bugün

Gagavuz Türkleri adları ve yerleşim yeri adları tarihten gelerek Gagavuz, Gag oğuz, Gök oğuz gibi yazılmakla beraber bal kaş gölü yakınlarında yaşayan bir Türk topluluğudur.
Yine isimleri zamanla "uzların bir boyu" "hakka bağlı kalan oğuz" "ağa oğuz", "büyük oğuz" gibi zamanla ise "kanga uz" olarak dahi adlandırılmışlardır.
Tarihin derinliklerinde çok ciddi saldırılara maruz kalsalar da birlik beraberlik olmadan kaynaklanan güç ile uzun yıllar Ruslara ve yine uzun yıllarda Moldavanlara direnişleri takdire şayandır.
Gagavuzlar halen Moldova'nın bucak bölgesinde Komrat kasabası olarak tanınan Türk soydaşlarımız tarafındangagauziya olarak adlandırılan bu yerleşim yerinde yaşamaktadırlar.
Yaşlı ve genç hemen hemen tamamının ana dili olan gagauz Türkçesi ana dilleri olup resmi olarak moldovanca ve Rusça konuşulmaktadır.
140.000 bin nüfuslu gagauz yeri komrat'ta yaşayan türk soydaşlarımız ilk kurdukları çadır ve orak köylerinin dışında 1770 yılından bu güne kadar kurdukları Dezginca,Kazayak, Baurçi, Tatar_Kıpçak, Valkaneş,Beşalma, Balboka,Taşpunar, Kiriet, Yeniköy,Avdarma, Çal tay, Tomay, Satılık-Hacı, "Aleksandırovka"Dimitrovka, Baş köy ve bolgarlika gibi yerleşim yerinde yaşamaktadırlar.
1600 kişilik bir grup olarak geldikleri komratta nüfusları şu an 200.000 olan gagauzların bir kısmı ise Bulgaristan Varna, Yunanistan keserya, romanya'nındobruca, Ukrayna ve Kazakistan’ın Taşkent,fergana, aktyubinsk, semipalandisk ve 1995 yılından sonra artan önemli bir sayı ise Türkiye' de yaşamaktadır.
Tarih boyunca Ruslara ve Bulgarlara hatta Romenlere karşı bir milli direnç göstererek bu günlere kadar gelmişlerdir.
Bu güçlü direnişleri sayesinde 5 Mart 1995 yılında yapılan bir referandum ile özerkliklerini kazanmışlardır.
19 ağustos 1990 tarihinde başkenti komrat olan bir devlet kurdular.
Moldova'nlar bu gelişmeyi infial içinde karşılasalar da Gagavuzların yaşadığı bölgeye saldırı girişiminde bulunmaları Gagavuzların dik ve onurlu milli mücadeleye girişmeleri sonucunda araya Rusya ve Türkiye'nin girmesi ile olaylar yatışmıştı.
23 Aralık 1994 yılında Moldova anayasasına eklenen 113. maddeyle gagauz yerinin özerkliği resmen kabul edilerek adı komrat olan kasaba gagauziya olarak kayıtlarda yerini aldı.
Kültürel faaliyetlerini şuan komratta kurulu GRT adlı TV. Nin Gagavuz Türkçesi ile yaptığı yayın ile birlikte TRT int yayıları ile devam etmektedir. Bizim aydınlık ve yeni ay isimli TV kanalları ise daha çok rus dili ile yayın yapmaktadır.
Gagauziyanın tek yüksek öğretim kurumu ise 1991 yılından beri eğitim veren komrat devlet üniversitesidir. 2500 öğrencisi bulunmaktadır.
Türkiye'nin Kon gazda açtığı Süleyman Demirel Lisesi ise Türkiye Türkçesi ve Gagauz Türkçesi ile eğitim vermektedir.
Türkiye temsilcisi TiKA verdiği özel imkânlarla desteklediği Ana sözü, Gagavuz sözü, Saba Yıldızı gibi yayınların çıkmasını sağlamakla beraber son yıllarda Türk haber web sayfalarında yazan fedor zanet (tudor Zanet) in verdiği Türkçe konuşma ve yazma çabası açıkça göze çarpan önemli bir gelişmedir.

http://farm3.static.flick...704835_ce0d122eda.jpg?v=0

Gagauzya (Gagavuzya) adı verilen özerk devletin yüzölçümü 1,832 km2 civarında. Yüzölçümü bakımından pek büyük değil ve topraklar da pek verimli değil. Halkın gelir düzeyi orta seviyede. Moldova Lirası (ML) geçerli para birimi olarak kullanılıyor. Kurak iklim ve verimsiz topraklar nedeniyle tarım pek yapılamıyor; fakat hayvancılık ve şarap üreticiliği ekonomide önemli yer tutuyor. Gagauzya'da yaşayan Türkler, milliyetlerine çok bağlı insanlar ve çoğu Türkiye Türkleri'ni oldukça seviyor.

Gagauzlar'ın en dikkat çekici özellikleri, kuşkusuz Hristiyan olmalarıdır. Bugün dünyadaki bütün Türkler'in büyük kısmı Müslümandır. Gagauzlar ise, Altay, Tuva, Çuvaş, Yakut Türkleri gibi Müslüman değillerdir. Bu konu, geçmişten beri çok tartışılmıştır. Günümüzde sığ düşünceli bazı kimseler, " (bkz: Müslüman olmayan Türk olamaz)" gibi söylemlerde bulunmuşlardır. Bu uydurma sözlere inanmak, gözümüzü dünyaya kapatmak demektir. Türkçülerle Türk - islam sentezcileri arasında tartışmalara neden olan Gagauzlar, ne yazık ki bu tartışmaların gölgesinde kalacak kadar ilgisiz bırakılmıştır. Hatta hep "Müslüman bir ülke ile Gagauzlar savaşsalar, hangisine yardıma gidersiniz?" diye bir soru sorulur. Bu soru, Türklüğü ve Türkçülüğü yaralamaktan başka amaç taşımayan, özünde Türkçülükten" çok ümmetçiliki benimseyen kişilerce ortaya atılmış düşüncelerdir. Böyle bir durumda, gerçek bir Türkçünün kuşkusuz "Gagauzlardan" yana olması gerekir. işte bu tartışmalar nedeniyle dinleri yüzünden eleştirilen Gagauzlar, gereksiz ve anlamsız saplantılar dolayısıyla ilgisiz bırakılmışlardır.