uyguristan olarak da adlandirilan bolge.
(#729719)
sevgili "bağımsız" devletimizin hükümetlerinin, ve dahi o çok cesur akepe yönetiminin
çin halk(?) cumhuriyeti(??) tarafından aldıkları "uyartı"lar** sebebiyle yapılan katliamları o "çok namuslu" medyamıza yansıt(tır)madıkları bölge.
o insanlara yapılan işkenceler arasında pazar yeri bombalamak, zorunlu kürtaj, soğuk su testi ve aklınıza gelebilecek bilumum çin işkencesi yer almaktadır.
halkının çin tarafından sürekli nüfusunun azaltıldıgı bölgedir. çok çocuk yapmak orada yasaktır. ve bunu engellemek için çin iğrenç yöntemler uygulamaktadır. hamilelerin zorunlu kürtaj olması yada başka yöntemler. çin bunu nüfus yoğunluğu nedeniyle yaptığını söylemektedir. fakat kesinlikle safsatadır. çünkü doğu türkistan toprakları çok geniştir ve nüfusa ihtiyaç vardır. tamamen asimilasyon politikası güdülmektedir.
(bkz: esir türk yurdu)
(bkz: çin misak-ı milli sınırları içinde doğan herkes çinlidir)
(bkz: ne mutlu çinliyim diyene)
"altay dağı kadar türk hira dağı kadar müslümanım" tipik ülkücü sloganı, ama sadece slogan. bu sloganı atanlar- ağzında geviş hesabı yuvarlayanlar, doğu türkistan da kıyım yapan çin devlet başkanı ziang zemin e "devlet liyakat nişanı" verdiler. bu "kardeşim ziang, orada yapmış olduğun kıyımdan çok memnunuz. yapmış olduğun icraatlar dan dolayı bu nişanı, çam sakızı çoban armağanı olarak kabul etmeni rica ediyoruz" demek olur herhalde.

bunların birde "müslümanoid" tipleri var. onlar içinde bir peygamber uyarısı var. "doğuda bir müslüman kadın esir düşerse, batıda ki müslüman erkeğin üzerine o kadını kurtarmak farz olur" *
Günümüzde Çin Halk Cumhuriyeti'nin yönetiminde bulunan; 1.828.418 km2 yüz ölçümü ile Asya'nin merkezinde yer alan Doğu Türkistan'da, 1990 yılında yapılan ilmi bir araştırmaya göre, 26 milyona yakın özbeöz Türk yaşamaktadır.

Doğu Türkistan'ın bu tarihi ve coğrafî adı; 1876'daki Çin-Mançu istilâsindan sonra müstevlilerce, 1884'de "Yeni Toprak" anlamına gelen "Sinkiang = Sincang" olarak değiştirilmiş, ve 1949' da vuku bulan Kızıl Çin işgalinden sonra da 1955 yılında "Sinkiang Uygur Otonom Bölgesi" adıyla bugünkü idarî statusu kazandırılmıştır.
Doğu Türkistan'ın jeopolitik ve stratejik konumu, fizikî coğrafyası, tarihi geçmişi, etnik yapısı, kültürel değerleri ve dini inançlarıyla Türk-islâm dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır.
Bütün Çin'de mevcut olan 148 çesit madenin 118 çesidinin Doğu Türkistan'dan çıkarılıyor olması, bölgenin zenginlik derecesini ortaya koymaktadır.
Kısacası Doğu Türkistan; dünyanin zengin ülkelerinden
biri olmasına rağmen halkı en fakir olan bir ülke konumundadır.
Çin'in "nükleer merkezi" ve "atom deneme alanı'' Doğu Türkistan'in
Lobnor bölgesindedir.

1964'den bu yana 11'i yer altı olmak üzere toplam 44 nükleer deneme, yapılmıştır. Hiçbir koruyucu tedbir almaksızın yapılan
bu denemeler sonucunda resmi kayıtlara göre 210 bin insan hayatını
kaybetmiştir.

Radyoaktif yayılma sonucu; çevre kirlenmekte, tabiat ve ürünler tahrip olmakta, başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara
yakalanmakta, çocuklar ise sakat doğmakta veya ölmektedir.

Radyoaktif etkilerin görülmesi üzerine Batılı ülkelerin Çin'den ithal ettikleri Doğu Türkistan menşeli ürünleri satın alınmasını durdurmuş olmaları, radyasyon oranının yayılma derecesini gösterir önemli bir kanıttır.

(bkz: barın katliamı)
(bkz: GULCA KATLiAMI)
33 milyon türk barındıran atayurdu.
türkiye'nin bugüne kadar harcanan çabanın belki yüzde biri kadarda gelişmesi için harcansa daha iyi olmaz mı diye düşündüren durum.
tamam ab içinde çaba harcayalım ama özümüzüde unutmayalım.
ekomomik açıdan

petrol, wolfram, altın, kömür, uranyum gibi stratejik hammaddelere ve sayısız yeraltı ve yerüstü zenginliklerine sahip bir ülkedir. Çin'de mevcut 148 madenin 118 çeşidi Doğu Türkistan'dan çıkarılmaktadır. Doğu Türkistan'da şimdiye kadar 5000 yerde maden ocağı işletmeye açılmış olup; Çin'deki toplam maden ocaklarının %85'ini teşkil eder. Yaklaşık 500 bölgeden "petrol", 30 bölgeden "doğalgaz" çıkarılmaktadır. Petrol rezervi 8 milyar ton olarak tespit edilmiştir. Her yıl 10 milyon ton petrol Çin'e taşınmaktadır. Çin'in kömür rezervinin yarısı Doğu Türkistan'dadır. Yıllık "altın" üretimi 360 kg. civarındadır. Uranyum, wolfram gibi stratejik madenlerle tuz ve renkli kristal taşları Doğu Türkistan'ın başlıca yeraltı ürünlerindendir. 150 bin km2 tarım arazisine, bir o kadar ekilebilen toprağa ve 12 bin km2 genişliğinde ormanlık alana sahip Doğu Türkistan yaylalarında 60 milyona yakın küçük ve büyükbaş hayvan beslenmektedir. Sanayi kuruluşlarında çalışanların %90'ını ve petrol tesislerinde çalışanların %99'unu bölgeye yerleştirilen Çinliler oluşturmaktadır.

kültürel açıdan; halkın % 50'si Uygur Türkçesi ile konuşmaktadır. 1000 seneden beri kullandıkları Arap Alfabesi Çin hükümeti tarafından 23.10.1969 tarihinde tamamen yasaklanmıştır. Onun yerine Çin fonetiğine uygun olarak hazırlanan Latin Alfabesi kabul ettirilmiştir 1980'li yıllarda Uygur aydınlarının hazırlamış oldukları, Uygur fonetiğine uygun Kiril Alfabesi projesi Pekin tarafından reddedilmiştir. Bunun yanında halkın büyük çoğunluğunun Türk olması sebebiyle Doğu Türkistan'da her şeye rağmen Türkçe konuşulmaktadır. Eski bir Türk yurdu olan Doğu Türkistan, Türklerin ilk yerleşik hayata başladığı yurtlardan biridir, Uygur mimarisi ise dünyaca meşhurdur ve Türk-islam mimarisi özelliklerini ihtiva eder. Yeni Uygur edebiyatı dönemi (XIX. yy. Uygur edebiyatı) Doğu Türkistan'daki Çin istilâ ordularını, Çin hakimiyetini ve onlara karşı yapılan mücadeleleri işleyen eserlerin çok olduğu bir dönemdir. Ortaya çıkan edebî eserler, Uygur Türklerinde meydana gelen yeni millî edebiyatın temelini oluşturmuştur.
saha yakut türklerinin yaşadığı özerk bir bölge.yıllardır çinlilerin sistematik soykırım yapmasına rağmen BM,AB ve ABD sessiz kalalarak adeta yapılanları onaylamaktadırlar.bir örnek:oradaki türk çiftlerin birden fazla çocuk yapmaları yasak.birden fazla çocuk yapma şerefine nail olmak için bir çinliyle evli olmak şart.olmayan bir olay olan ermeni soykırımı üzerine hayali senaryolar üreterek yasa üstüne yasa çıkartılan ve sahte kitaplar basmaktan geri durmayan bu uluslararası kuruluşların ve ABD nin bunlara seyirci kalması içler acısı ve trajedik bir olaydır.
1949'dan beri cin zulmu altinda yasayan turk yurdu. Yuzolcumu turkiye'nin 2 katindan daha fazladir ve dogal kaynaklar bakimindan oldukca zengindir.
Cin, uygur turklugunu yok etmek amaciyla bolgenin nufus yapisini degistiriyor. devlet imkanlari ile dogu turkistan'a yiginlar halinde cinliler yerlestiriliyor.
Turkler'in 2 den fazla cocuk yapmasina izin verilmiyor. zorunlu kurtaj uygulamasi yapiliyor.
Uygur turklugu'nun kendi kulturlerini yasatmalarina, kendi okullarini acmalarina, toplu olarak ibadet yapmalarina musaaede edilmiyor.
Hakli istekleri ve ozgurlukleri icin mucadele eden dogu turkistan ozgurluk savascilari toplu olarak idam edilyor. ve bu televizyonlardan naklen yayinlaniyor.
cin, dogu turkistan'da nukleer denemeler yapiyor. onumuzdeki 50-60 yil icinde bu sebebten yuzninlerce cocuk sakat ve yahut olu olarak dogacak.
Butun dunya uygur turkleri'ne uygulanan bu vahset ve soykirimdan ya habersiz ya da gormezden geliyor.
Cunku onlar turk, cunku onlar musluman. tibetli ve budist olsalardi sesleri duyulurdu.
Devletimiz dogu turkistan davasini daha fazla gormezden gelemez. uygur turkleri'ne kendi kulturlerini ve dillerini yasatmalari icin destek verilmeli, gerekirse dogu turkistan ozgurluk savascilarina her turlu silah ve muhimmat yardiminda bulunmalidir.
Dogu turkistan ozgur olmalidir.
ülkücüler tarafından unutulmayan kardeş ülkelerden biri.
nükleer denemeler de kobay olarak kullanılan.şerefli(!)türk basınının ne zaman konu edeceğini kara kara düşündüğüm.güzel insanların,kardeşlerimizin yaşadığı yer.
bütün dünya "tibet, tibet" diye ağlarken, artık siyaseten de sırası gelmişken, türkiye'nin el atması gereken konulardan belki de en önemlisi. hangi açıdan bakarsanız bakın, doğu türkistan meselesi gerek insanlık için, gerek türk milleti için, gerek dindaşlık için üzerinde durulması gereken bir meseledir.

bilhassa, ikinci dünya savaşı sırası ve sonrasındaki türkistan mücadelesinin bir parçasıdır. eğer isyan ve mücadele için örnek gerekiyorsa, "gerillalara" bir idol aranıyorsa bu kesinlikle osman batur ve arkadaşlarının, yani son asrın kürşat ve 40 çerisinin mücadelesi olmalıdır.

kızıl asya emperyalizmi zamanında "orta asya" denilerek türklüğe soğutulan türkistan'ın doğu kısmıdır. bilindiği gibi, türkistan, iki kanat halinde yönetilir. devletin hakanı, doğu'da oturur ve batı'ya hanedandan bir üye doğu'daki hakana bağlı olmak kaydıyla atanır. bu nedenle, doğu türkistan, türklerin anayurdudur ve 35 milyonluk türk ve müslüman nüfusuyla birlikte büyük bir güçtür.

bugün 1 milyarlık çin nüfusuna göre az olmasının nedeni, uygulanan nüfus politikalarıdır. o geniş topraklara nazaran, nüfus yoğunluğu son derece düşüktür.

eski zamanlardan beri var olan, atatürk zamanında sultan galiyev ile işbirliği içinde izlenen türkistan politikası, 1944'te inönü zamanından başlayarak terkedilmiş, bir ara canlılık kazanmaya başladıysa da, 1991'in zafer sanılmasıyla yavaşlamış, türk kurultayları'nın 1997'den sonra göstermelik haline gelmesi ile de etkisini tamamen yitirmiştir.

uygurların hanım lideri rabia kadir, bu haklı mücadelesinde neredeyse yalnız bırakılmıştır. bu dayanışmayı ırkçı tutum olarak sananlar sayesinde arka plana itilen türkistan ilişkileri nedeniyle, uygur türkleri artık amerika'dan yardım umar hale gelmişlerdir.

konuyla ilgili olarak, aşağıdaki birkaç haberi de takdirinize sunuyorum :
http://www.turkgundem.net...amp;id=4330&Itemid=37
http://www.turkgundem.net...&id=4376&Itemid=1
http://www.turkgundem.net...&id=4397&Itemid=1
Türkiyeden destek bekleyen kandaşlarımız.
Hükümetin el uzatması hatta en güzeli 20 milyon nufuslarından şöyle bir 5-6 milyonunu Türkiyeye getirip Türkiyedeki demogojik yapıyı sağlamlaştıması gereken insanlar.
türkiye'nin kürdistan kurulması korkusu yüzünden açıkca özgürlüğünü destekleyemediği bölge. abd ye ab ye bağımlı bir hükümetin buraya destek vermesini beklemek hayal olur.
dogu türkistandaki insanlık ayıbını kürtlerle bütünleştirmek, bunu koz olarak öne sürmek veya "onlar yüzünden bıdı bıdı" demek acizliktir, aymazliktir, zira;

dogu anadolu da "işgal" yoktur, orası bin yıllık türk yurdudur. doğu anadoluda kimse nükleer deneme yapmamaktadır, oradaki kürt kardeşlerimiz, türkiye sınırlarında özgürce dolaşıp mal-mülk edinebilmektedir.

yani;

doğu türkistanda bağımsızlığını ilan edebilecek "uygur devleti" ile "kürdistan" arasında dağlar vardır.

ama oraya türkiye "sosyo-ekonomik olarak kalkınmadan el uzatamaz, zira (#3146918).

"türkiye kürdistandan dolayı çekiniyor" şeklinde bir önerme aymazlıktır, zira çin'in oradan elde ettiği ve şu an sahip olduğu ekonomik güç, dünyanın bütün ülkelerini karşısında duramayacak şekilde ürkütmektedir.

çini karşıya alabilmek için ise sahip olmanız gerekenler; ucuz işçi, bol kaynak, düşük maliyet ve çinin avrupa pazarındaki yeri.

yineliyorum :
Allah Türk'ü Korusun, Sabret UYGUR, SAbRET CECEN, sabret yatan, uyuyan, atam... sabret... affet, gecikiyoruz...
keşke zamanında çinliler yerine ruslar elini çabuk tutsaydıda işgal etseydi şimdi bağımsızdı dediğim ata yurdu .
"gurbette anam, babam için ağlamadım, doğu türkistanlılar için ağladım"

çin'de okuyan bir arkadaşımın soydaşların durumunu anlatmak için söylediği cümle.
halk arasında gök bayrak olarak adlandırılan, çin'in zulmüne çaresizce hiç bir şey yapamayan yurdumuz *.
komünizm adı altında kapitalizm sistemine kurban giden ata topraklarımız, mavi ülke.

edit: seri eksi oy veren ibneye selam ederim. madem bu kadar hayranısın çin halk cumhuriyeti'ne git çin vatandaşı ol.
sözde kürdistan ile karşılaştırılması başlı başına bir hata olacak ülke. zira bu ülkede hiç bir kürdün üzerinde nükleer, kimyasal deneyler yapılmamış, garip tıbbi deneyler uygulanmamıştır.

(bkz: doğu türkistan soykırımı)
çin'in, camilerine yaptığı baskınlar ve öldürdüğü insanlar yetmemiş gibi, "din inananlarının geniş kapsamlı ibadet yapma yasağı" olarak "teravih"i yasakladığı; aç bırakmasına rağmen orucu bile yasakladığı ülke.

http://www.turkgundem.net...&id=5233&Itemid=1

başka şeylerle karıştıranlara selam ederim. namazınızı kılamıyorsanız, orucunuzu tutamıyorsanız söyleyin.