bugün

grup yorum parçasıdır
(bkz: pablo neruda)
(bkz: grup yorum)
(bkz: haziranda olmek zor)
bir anlamda ölmemektir...
öldükten sonra milyonlarca doğmaktır...
ba su ba d el mevt
sözleri kızılırmak ın ölen üyesi tuncay akdoğan a , bestesi kemal sahir gürel e ait grup yorum şarkısı...

lay lay laaay la la la
aziz nesin in bir şiiri.. nerden biliyorum lamn ben bu şiiri; hii.. ne demişler dostunu yakın düşmanını daha yakın tut..

gittikçe artıyor yerçekimi
çek elimden
kurtarsın yerçekiminden
aşkın çekimi

akıyorum aşağılara sızım sızım
duyuyorum içimdeki derinlikleri
öpe öpe çek çıkar
soluğunla dirilt beni

kumsaldan nasıl sızarsa sular
çöküyorum en dibe azar azar
dağılıp parçalanıp ayrılıyorum
topla beni tut beni

yağmurca gözyaşlarınca
aşağı aşağı çizgilerim
al avuç avuç fırlat gökyüzüne
yeniden yarat beni
Gittikçe artıyor yerçekimi
Çek elimden,
Kurtarsın yerçekiminden
Aşkın çekimi...

Akıyorum aşağılara sızım sızım
Duyuyorum içimdeki derinlikleri
Öpe öpe çek çıkar,
Soluğunla dirilt beni..

Kumsaldan nasıl sızarsa sular
Çöküyorum dibe azar azar
Dağılıp parçalanıp ayrılıyorum
Topla beni tut beni...

Yağmurca gözyaşlarınca
Aşağı aşağı çizgilerim
al avuç avuç fırlat gökyüzüne
Yeniden yarat beni...

AZiZ NESiN
ing.resurrection.
turgut özakman'ın büyük beğeni toplayan şu çılgın türkler kitabından sonra, çanakkale savaşı ile ilgili topladığı bilgilerini, belgelerini sentezleyip okuyucuya roman tadında sunacağı diğer bir eseri.
turgut özakman'ın 8 ay eve kapanarak ortaya çıkardığı çanakkale savaşı anlatısı.
turgut özakman'ın yeni kitabı...

bugün bursa kitap fuarı'ndan aldığım bir kitap...

fiyatı 22 ytl...

tam adı "diriliş çanakkale 1915".

şimdiden 108. baskıyı yapmış...

nasıl oldu anlamadım ama şimdiden korsanı çıkmış...

kitabın önsözünü okudum...

bana "şu çılgın türkler" izlenimi verdi...

yakın zamanda okuyup yazacağım inşallah...
(bkz: turgut özakman)
her baharda tabiatın yaşadığı olay.
http://www.hurriyet.com.t...ar/8625610.asp?yazarid=39
resimli roman.
turgut özakmanın çanakkale deniz ve kara savaşlarını; muhtelif kaynaklardan destekleyerek, belgeleyerek belgesel- roman tarzında yazmış olduğu roman. kitabın belgesel kısmını oluşturvn kaynakları; günlükler, dönemin gazete ve mecmuaları, resmi yazışmalar ve mektuplar. roman kısmını oluşturan ise yazarın kurgulamaları, hamasi satırları ve kendi yorumudur. kitabın önsözünde çanakkale savaşlarına bu zamana kadar olan yaklaşımı ele alarak yapmış olması kitap için okuyucuda ilgi uyandırsada diğer sayfalarda bu ilgi dağılmaya, yazarın tarafsız bir araştırmadan ziyade feci halde taraflı kurgularla romanını devam ettirdiğini görmekteyiz. yazar; önsözde belirttiği çanakkale savaşlarına yaklaşımı üç şekilde
sıralamış;
1- çanakkale savaşlarını M. Kemal atatürksüz düşünen, onun adını dahi almayan gurup.
2- ç.kale savaşlarında m.kemal atatürk'ün görevlerini küçümseyen gurup.
3- mucizeler ve kerametlerle savaşın kazanıldığına inanan grup.
şimdi önsözde okunan bu tespitlerden sonra az çok anlaşılıyorki kitap hamasetten uzak, kurgulamalar kesinlikle belgelerin doğruladığı şekilde devam edecek; ve belli bir kesime de hayır öyle değiil böyle, hatta ezber niteliği bozacak türden vesikalarla ispatlanarak bu büyük savaşın hurafelerle değil salt bir inanışla kazanıldığı ortaya konacak.
Kitap ilerledikçe işte bu ümitler yerini tedirginliğe bırakmaya başlıyor zira yazarımız kitabı hamasetten bir türlü uzaklaştırıp konunun can alıcı yerlerine getiremiyor. kitapta çok dikkat çekici bir diğer noktada türklük kavramını ve türkçülük ideolojisini bu savaşla ortaya koyuyor olmasıdır. zira biraz araştıran bilirki bu fikir 1800 lü yılların başında osmanlı aydınını etkilemiş, yine aynı yüzyılın ikinci yarısında da başta istanbul olmak üzere anadolununn büyük vilayetlerinde halka kadar inmiştir. bu tarihi şaşırtmacayı kitabın her bölümünde bulmak mümkündür.
Başlarda anlamsız bulunan dönemin kadın hareketleri ile ilgili konular sayfalar ilerledikçe osmanlıda kadını gayet güzel ancak mübalağlı anlatılmış, avrupa kadınlarından örnekler verilerek te kurgulanan dönemin kadın hareketleri günümüz siyasi gündemini eleştirel bir hale sokmuştur. yazarın bu konuda ki bilgi eksikliği hemen göze çarpmaktadır zira kadının çalıştırılmasına izin verilmediği, kadının askeri güç olarak kullanılmadığını düşünmesi ancak bilgi eksikliğinden kaynaklandığı düşünülebilir. nedir bu bilgi eksikliği yada eksik olan bilgi; çanakkale savaşlarında takım ölçüsünde keskin nişancı olarak görev alan kadın askerleri yazmamış olması ve dünyada ki belkide ilk toplu kadın iş sözleşmesinin osmanlıda yapılıyo oluşunu atlamış olması * *
anlatımın çok akıcı olan dirilişte; M.Kemal atatürkün bu savaşlarda neleri nasıl yaptığını teferruatlıca anlatması bakımından yazarın önsözde yaptığı birinci ve ikinci yaklaşımı ile bu savaşı ele alanlara güzel bir cevaptır ancak bu cevabı vermeye çalışan ve oldukçada başarılı olan yazar bu savaşta yer alan diğer kahramanları biraz ihmal etmiş bir kaç kurgu ile önemli isimlere değinmiştir.
sonuç olarak diriliş; diğer çanakkale savaşlarını ele alan roman, araştırma ve makalelerden tek farkı yazarın şu çılgın türkler isimli ve oldukçada başarılı romanının kredisini kullanarak satıyo oluşudur. ezber bozan,vay dedirten hiç bir paragrafa veyahut tespite yer vermemiş olan yazar birazda kendi ideolojisinin etkisinde kalmış görmezden gelemiyeceği konuları kısa bilgiler halinde kurgulayarak değil belge niiteliğinde vermiştir. şu çılgın türkler kadar şart olmasada meraklısı için her kitaplıkta bulunmalıdır.
sezai karakoç tarafından çıkarılmış ve bir çok şairin şiirleri ile nam salmasına olanak vermiş dergi. ayrıca aynı adla bir yayınevide kurmuştur sezai karakoç.
hristiyan bayramıdır. paskalya bayramı diriliş bayramı olarak da geçer. noel bayramının doğuş bayramı olarak geçmesi gibi...
kendinizi savaş alanında siperlerde barut kokusu içinde hissettiren turgut özakman kitabı.
bursa'da kendi imkanları ile müzik yapmaya çalışan ve bugünlerde "kaan" isimli arkadaşı ile "asla durma" adında bir albüm çıkaran rapçi

aynı zamanda myspace adresi "http://www.myspace.com/dirilis93 "
Çanakkale savaşını anlatmaktadır ben çok begendim tarihin en eski milletlerinden biri olarak ateşten geçtik bir çok kan döktük bir daha uyumamak benliğini unutmamak kandırılmamak sömürülmemek ezilmemek ve ölememek üzere diriliyoruz.Böle bir kitap işte * çok etkilendim.Okurken tüyleriniz diken diken olucak garanti verebilirim en kısa zamanda okuyun. (bkz: turgut özakman)
Orhan Gencebayın berhudar ol isimli albümüdeki enstrumantal şaheser...Tarih boyunca yolculuk ediyor insan bunu dinlerken. Atalarını hatırlayıp, Osmanlı Torunu olmakla gurur duyuyor, unuttuğumuz tarihimizi yeniden hatırlıyorum. Bir yandan da müziğin geçkileri, melodilerin coşkusu sarıyor, doyamıyor insan ve yeryüzünde Gencebay'dan daha büyük bir müzik adamı olmadığına inancım kesinlik kazanıyor...
orhan gencebay'ın "berhudar ol" isimli son albümündeki inanılmaz senfonisi.

evet gerçekten tam bir senfonik çalışma olmuştur. orhan gencebay bu şaheser parçaya kazak dombrası çalarak giriş yapmış ve daha sonra türklerin tarih boyunca boy gösterdiği adriyatikten çin seddine uzanan o büyük coğrafyadan ezgilerle türk müziğinin evrenselliğini gözler önüne sermiştir. parça özetle şunu anlatmaktadır: "biz türkler orta asyadan at nallarıyla çıktık anadolu, tüm arap yarımadası, kuzey afrika ve balkanlara gelip yerleştik ve bütün bu coğrafyalardan birşeyler aldık kendi özümüzle yoğurduk". işte gencebay'ın diriliş adlı parçasının kısa özeti.

ayrıca orhan gencebay bu parçayla dünya üzerinde yaşayan en önemli bestecilerden biri olduğunu kanıtlamıştır.
--spoiler--
'adın nedir senin?' diye soruyorlar. bir adım olduğunu sanıyorlar. oysa yoktur adım. hepsini attım; ne adım var, ne yurdum. ben varım yalnız. 'adın nedir?' insan. 'kaç yaşındasın?' saymadım. istesem de sayamazdım zaten. her zaman vardım, her zaman da olacağım çünkü.
--spoiler--
*
samsun sanat tiyatrosu'nun, turgut özakman'ın eserini sahneye taşımıştır. muazzam bir yapıt ortaya çıkmış. izlerken heyecanımınz doruktaydı. sarıkamış sahnesi'ndeki trajedi sağlam bir şekilde hazırlanmış. bunun dışında atatürk'ü canlandıran yaşar gündem'i de beğendim. aynı zamanda da yönetmenidir oyunun kendileri. arada giren belgesel tarzı kayıtlar da çok güzel hazırlanmış. kendilerini tebrik ediyor, başarılarını diliyoruz.