bugün
- icardi1905 silik olsun kampanyası38
- anın görüntüsü18
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı36
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım10
- kekeme olan biri doktor olurmu8
- türkiyede çok abartılan arabalar16
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler19
- sözlük kızlarının don renkleri20
- kanınıza rengini verir misiniz15
- uzağı göremeyen insan8
- aristoteles'in orta yolu10
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz12
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri15
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak16
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı19
- akrep burcu9
- bik bik moderatör olsun15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- patiswiss14
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- ali erbaş11
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi9
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği10
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
insanların inançları konusunda serbest olduğunu, hiçbir dış müdahele ve zorlamaya tabi tutulamayacağını belirten tamlama. Din insanların kendi dünyasında yaşamış olduğu bir inançtır. Aynı şekilde herhangi bir dine inanmak veya inanmamak insanın vicdanına kalmıştır. Hiçbir kimse insanların dini yaşamını kısıtlayıcı kurallar koyamacağı gibi, zorla bir inancı dikte etme hakkı da yoktur. Bu yüzden din ve vicdan özgürlüğü kişilerin sahip olması gereken insani bir haktır. Bu hakkı üzerinde yaşamış olduğumuz ülke bir güvenceyle sağlamalıdır. Bu yüzden sistemine bazı kurallar koymalıdır. Bu kurallar din ve vicdan özgürlüğünün bir sigortası olmalıdır.
Türkiye'miz adına laiklik gibi bir sistemle sağlanmak istenmiştir. Atatürk'ün getirmiş olduğu laiklik anlayışı tam da din ve vicdan özgürlüğüne hitap etmekteyken, ilerleyen yıllarda bu laiklik anlayışı özünden saparak dini baskı altına alma şekline dönmüştür. Tabi bu gelen yönetimlerin(özellikle de darbelerin)hatasıdır. Günümüz laiklik anlayışı gerçek laiklik anlayışından bir hayli uzaktadır. Din ve vicdan özgürlüğünü sağlayamamaktadır.
Din ve vicdan özgürlüğü toplumların huzur içinde yaşamasını sağlayan bir hak olmasının yanında, devletin bu hakkı gözetmesi ve koyduğu kanunlarla bunu desteklemesi insanoğlunun en büyük ihtiyacıdır.
Türkiye'miz adına laiklik gibi bir sistemle sağlanmak istenmiştir. Atatürk'ün getirmiş olduğu laiklik anlayışı tam da din ve vicdan özgürlüğüne hitap etmekteyken, ilerleyen yıllarda bu laiklik anlayışı özünden saparak dini baskı altına alma şekline dönmüştür. Tabi bu gelen yönetimlerin(özellikle de darbelerin)hatasıdır. Günümüz laiklik anlayışı gerçek laiklik anlayışından bir hayli uzaktadır. Din ve vicdan özgürlüğünü sağlayamamaktadır.
Din ve vicdan özgürlüğü toplumların huzur içinde yaşamasını sağlayan bir hak olmasının yanında, devletin bu hakkı gözetmesi ve koyduğu kanunlarla bunu desteklemesi insanoğlunun en büyük ihtiyacıdır.
uygulamada rastlanması zor, sadece kitaplarda gördüğümüz tanımlama. açılımı ise , başkalarının özgürlüklerine dokunulmadığı ve kamu düzenini tehdit etmediği sürece, herkesin inancında ve kanaatlarında özgür olmasıdır.
laiklik ilkesinin en temel değeridir. herkesin, dilediği şekilde inancını yaşama ya da yaşamama hakkına sahip olmasıdır.
Türkiye de laiklik ilkesiyle beraber en çok sömürülen, belli ideolojilerin maşa olarak kullandığı istismar malzemelerinden biridir. ülkemizde kırıntısı bile yoktur.
doğduğumuz anda kimliğimize yazılan din kısmıyla aslında hiç var olmadığını kabullendiğimiz durumdur..
çünkü dinimiz de ortak vicdanımız da babadan oğula geçer..
kişini ne tek başına hür bi vicdanı olabilir ne de kendi seçtiği dini..
nitekim Türkiye Cumhuriyetinin %99 müslüman değil midir..
öyledir ya da değildir..
beni ırgalamaz..herkes istediği dini de benimser ona da sözüm yok..
sonsuz saygı duyarım..
ama maalesef sözde kalan bir uygulamadır..
nitekim aksini iddia etmeniz toplumdan dışlanmanıza, hor görülmenize ve hatta abartıyorum linç edilmenize sebebiyet verebilir..
güzel ülkemde bütün özgürlükler gibi cümle içinde kullanılmaktan öteye gidemez..
çünkü dinimiz de ortak vicdanımız da babadan oğula geçer..
kişini ne tek başına hür bi vicdanı olabilir ne de kendi seçtiği dini..
nitekim Türkiye Cumhuriyetinin %99 müslüman değil midir..
öyledir ya da değildir..
beni ırgalamaz..herkes istediği dini de benimser ona da sözüm yok..
sonsuz saygı duyarım..
ama maalesef sözde kalan bir uygulamadır..
nitekim aksini iddia etmeniz toplumdan dışlanmanıza, hor görülmenize ve hatta abartıyorum linç edilmenize sebebiyet verebilir..
güzel ülkemde bütün özgürlükler gibi cümle içinde kullanılmaktan öteye gidemez..
(bkz: anlamlı sozler)
kur-an'da da olan özgürlüktür. bzılarının ısrarla yanlış yorumladığı "senin dinin sana, benimki bana" ayeti din seçimi ile alakalıdır. din seçiminde zorlama yoktur, başka dini yaşayan insanların kendi dinini yaşama şekillerine de karışma hakkı yoktur kişinin. herşey tamamen saygı ve hoşgörü çerçevesinde hallolmalı.
kim ne derse desin türkiyeye uğramamıs olan hede...
"din, bir vicdan meselesidir. herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. biz dine saygı gösteririz. düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamağa çalışıyor; kaste ve fiile dayanan taassupkâr hareketlerden sakınıyoruz. gericilere asla fırsat vermeyeceğiz."
Mustafa Kemal Atatürk, 1922 yılında ortaya koyduğu bu tanımlamalarla, günümüze ışık saçmış, fakat kimi kesmin gözlerini korkutan bu ışık, onları karanlık bir körlüğe hapsetmiştir.
günümüzde de bu hapisliğin meyveleri olan ifrid ne yazık ki her yere yayılma eğilimi göstermektedir.
Mustafa Kemal Atatürk, 1922 yılında ortaya koyduğu bu tanımlamalarla, günümüze ışık saçmış, fakat kimi kesmin gözlerini korkutan bu ışık, onları karanlık bir körlüğe hapsetmiştir.
günümüzde de bu hapisliğin meyveleri olan ifrid ne yazık ki her yere yayılma eğilimi göstermektedir.
laikliğin ülkemizdeki en büyük getirilerinden biridir. düşünün arkadaşlar bu ülke de hiçbir arap ülkesinde olmayan kadar cami var, hiç kimse oruç tuttuğu için hor görülmüyor, hacca gitmek için yarışıyorlar zaten, zekat vermek için onlarca stk var.
hangi biriniz ben dinimde emredilen şu özgürlüğümü yaamıyorum diyebilir, türban mı kim takmıyor bugün, başbakan eşi mi, cumhurbaşkanı eşi mi, bakan eşi mi, milletvekili eşi mi? üniversiteye mi gidemiyor, işte o da oluyor hem de din ve vicdan özgürlüğü bahane edilerek laikliğe rağmenç
şu anda yayınlanmakta olan cevzikabuğu programında konuşan bir zat var, mazlumder başkanı, anlatıyor, "izmitte 147 haftadır türban eylemi yapılıyor, bu bir rekordur" diye. hangi ülkede böyle bir eylem yapılabilir, iran da başı açıkar aynı eylemi yapabilir mi, ya da arabistan da, yapamaz... neden? din ve vicdan özgürlüğü yok da ondan, neden yok, islam hoşgörü dini değil mi, öyle...
ama bu adamların elinde değil, arap zihniyetini ülkemize yereştirmeye çalışan bu insanların elindeki islam dini hoşgörü dini değildir...
hangi biriniz ben dinimde emredilen şu özgürlüğümü yaamıyorum diyebilir, türban mı kim takmıyor bugün, başbakan eşi mi, cumhurbaşkanı eşi mi, bakan eşi mi, milletvekili eşi mi? üniversiteye mi gidemiyor, işte o da oluyor hem de din ve vicdan özgürlüğü bahane edilerek laikliğe rağmenç
şu anda yayınlanmakta olan cevzikabuğu programında konuşan bir zat var, mazlumder başkanı, anlatıyor, "izmitte 147 haftadır türban eylemi yapılıyor, bu bir rekordur" diye. hangi ülkede böyle bir eylem yapılabilir, iran da başı açıkar aynı eylemi yapabilir mi, ya da arabistan da, yapamaz... neden? din ve vicdan özgürlüğü yok da ondan, neden yok, islam hoşgörü dini değil mi, öyle...
ama bu adamların elinde değil, arap zihniyetini ülkemize yereştirmeye çalışan bu insanların elindeki islam dini hoşgörü dini değildir...
kemalistlerin karşı çıktığı şakirtlerin abarttığı özgürlük.
var olandır.
din bir devletin veya topluluğun değildir.her insanın kendisine ait bir inancı vardır.din insan içindir! ve inançların hesabını da sadece allah sorabilir. hiç kimse de allah olmadığı için konu kapanmıştır.kendini allah sanan varsa cehennemde en önden bilet almıştır.
din bir devletin veya topluluğun değildir.her insanın kendisine ait bir inancı vardır.din insan içindir! ve inançların hesabını da sadece allah sorabilir. hiç kimse de allah olmadığı için konu kapanmıştır.kendini allah sanan varsa cehennemde en önden bilet almıştır.
istisnasız herkes için geçerlidir.
isteyen istediğine tapar. budraya tapanla allaha yapan arasında fark yoktur.
isteyen istediğine tapar. budraya tapanla allaha yapan arasında fark yoktur.
belirtisiz isim tamlamaması... ya da sıfat... ama belirtisiz sözlük, anladın sen onu...
şeriat ile yönetilen ülkelerde en güzel şekliyle yaşanandır:
orada bir kişi ailesi müslüman olduğundan müslüman muamelesi görür. bunu değiştirmeye kalkarsa kuran-ı kerim'de yazıldığı gibi mürted olur ve öldürülmesi gerekir.
alın size en güzel ahlâk.
orada bir kişi ailesi müslüman olduğundan müslüman muamelesi görür. bunu değiştirmeye kalkarsa kuran-ı kerim'de yazıldığı gibi mürted olur ve öldürülmesi gerekir.
alın size en güzel ahlâk.
kimse bilmez hatta reddeder ancak güvencesi (sigortası) laiklik ilkesidir.
Laiklige aykiri bir kavramdir. Hem de herkesin cok iyi bildigi gibi.
müslümanların baskı gördüğü bu ülkede bu kavramdan bahsetmek havanda su dövmeye benzer.
kızlarımız, ablalarımız üniversitelere başları kapalı diye alınmıyorlar ve kamu alanlarında çalışamıyorlar, bu nasıl özgürlük, kimse kendini kandırmasın.
kızlarımız, ablalarımız üniversitelere başları kapalı diye alınmıyorlar ve kamu alanlarında çalışamıyorlar, bu nasıl özgürlük, kimse kendini kandırmasın.
ateistlerin baskı gördüğü bu ülkede bu kavramdan bahsetmek havanda su dövmeye benzer.
kızlarımız, ablalarımız üniversitelere kıçları açık diye alınmıyorlar ve kamu alanlarında çalışamıyorlar, bu nasıl özgürlük, kimse kendini kandırmasın.
kızlarımız, ablalarımız üniversitelere kıçları açık diye alınmıyorlar ve kamu alanlarında çalışamıyorlar, bu nasıl özgürlük, kimse kendini kandırmasın.
Sadece inanmak ibadet etmek dininin gerekleri yerine getirmek değil, aynı zamanda inanmama özgürlüğüdür, inanmayanlara baskı yapılmaması, kimsenin inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanmamasıdır.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar