bugün

''Zirvesine göz koyduğum dağlara bak
Koşup takıldığım çitlere bak...''
“Menzili çoktan geçtim ün saldı kayboluşum
Kendi kuytumda çalkıyor şerbetini ağzım.”
— Cahit Zarifoğlu
"yalnızlık kemik gibi ne yana dönsem batar." demiş şair.
isminin baş harflerinde kimliği saklı olan şair.*
yine bir ölüm yıl dönümündeyiz ve hala yaşamağın kıyısındayız.

büyük şair,güzel adam.
bugün ölüm yılının sene-i devriyesidir. mezarındaki anmaya elinde bazı döviz ve afişlerle giden kafayı da anlayamadık tabi.
ölümünün yıldönümü. ruhun şad olsun zarif insan...
Ahmet Arif 2 Haziran
Nazım Hikmet 3 Haziran
Ahmet Haşim 4 Haziran
Cahit Zarifoğlu 7 Haziran

Haziran'da ölmek zor...
Trt1 de şuan belgeseli yayınlanmakta.
yirmi yedi yıldır ölü olan şair. zarifoğlu'nu anmak için burada vıcık vıcık cümlelere hiç girmeyeceğim, dilerim sultanına kavuşmuştur ve mutludur. ben başka bir şeyden bahsetmek istiyorum, koskoca osmanlı'yı cumhuriyet eliti kendi elleriyle gömdü. roma'nın yegane varisi olan devlettir osmanlı. hepimizin olan bu mirası aydınlarımız kıraathanede okey oynamaktan beyni sulanmış hanzolara, ak sakallı şeyhlere sundu. zarifoğlu'nun türk şiirinin en büyük ozanı olduğunu söyleyemem, hatta kuru şiirleri de çoktur, ama beyefendi türk şiirinin en naif şairidir, aksini iddia edemez kimse. onun kadar güzel sevebilen bir adam daha bilmiyorum. şimdilerde kendi salak, avam ideolojilerinin entelektüel bir dayanağı olmasını isteyenlerin, osmanlı'dan sonra zarifoğlu'nu da yağmalamaları, sömürmeleri dayanılır iş değil. zarifoğlu'nu unutmayın sakın.
Sana zorsa bırak yanayım
Kolaysa esirgeme...

Diyen büyük şair, inşallah Allahın rahmetine kavuşmuştur.
? Soru işaretlerinden Biri
Zulumdur dinlenen başlarsa eğilmiş
Gömleğin üzerine kadar çıkmış kalbteki kara leke

Dikilsen dağların ötesini tutar elin
Bir iki tank çer çöp olmuş gözüne perde

Petrol ya da banker sellerinde boğuluyorsun
Külçe külçe dolar ya da sefalet secden olacak yerde

O eski kadim iklim kimbilir nerde sürer
Perişan birkaç evde kimbilir veliler dilinde

Oturup konuşalım şunu. Bulsun kelimem kelimeni
Eğer uyku daha aziz esirlik daha ehven değilse

Bir deli akıl çırpınıyor aramızda
Rızık korkusu can korkusu baş mesele

Çıplan dünyadan çıplan ve gövdenden
O büyülü çiçekleri yol arın bir kere

Başını eğmiş zalimleri dinlersin
Dersin 'lokmam ellerinde'

Filistin bir sınav kağıdı
Her mü'min kulun önünde

De gerçeği yaz: Hakikat şehitliğe koşmaktır
De isyan çağır yolun açılır cennet köşelerine
şöyle irice
bir kelime bul
ok atsın döş kemiğime.
Kitaplığımın en ön kısmında duran şiir kitabından siyah gözleriyle bana bakan şair. Keşfedilmeyi bekler gerçekten. Sürekli okunmalıdır o ismet özel gibi. Başka bakmıştır dünyaya, herkesten başka. 'Bir incelik gösterin incinmesin yüreğim' mısrasının yazarıdır. ince sevmiştir, düşünmüştür, yazmıştır. Zarif şair olarak bilinir. Kalpte yer verilir ona bir sürü sebepten. Keşke daha çok anlayabilsem kendisini. Elbet daha mutsuz olurdum ama getireceği mutsuzluk başımda tacımdır.
"öptüm sonsuz gidişinden" dizesi ile akıllara değil kalplere kazınmış üstad.
Öğretmen Liselerinin kapatılması ile beraber ismi bir liseye verilen usta şair.
Ya bu kez ölmeliysek,
Ya sen kus olup gitmeliysen bir trenle...
aklımdan çıkmıyorsun dedim,
başka türlüsünü yorgunum anlatmaya.
ismini sol çerçevede görünce bir anda bir hoş olduğum şair. zengin hayallerin peşinde koşan adam. içini bu kadar güzel tutabilen kişinin şair olması gerektir zaten. yoksa şairliği mi içini güzel tutmuştur bilmiyorum ancak sevgimiz çoktur. allah rahmet eylesin.
Seçkin bir kimse değilim
ismimin baş harfleri acz tutuyor
Bağışlamanı dilerim

Sana zorsa bırak yanayım
Kolaysa esirgeme

Hayat bir boş rüyaymış
Geçen ibadetler özürlü
Eski günahlar dipdiri
Seçkin bir kimse değilim
ismimin baş harflerinde kimliğim
Bağışlanmamı dilerim

Sana zorsa bırak yanayım
Kolaysa esirgeme

Hayat boş geçti
Geri kalan korkulu
Her adımım dolu olsa
işe yaramaz katında
Biliyorum
Bağışlanmamı diliyorum.*
insana, şiir sevdirendir.
Bir kalbiniz vardır onu tanıyınız.
Bir şehir kadar kalabalıktır bazıları
Bir dehliz kadar karanlıktır bazıları
Konuşurlar
isterler
Susarlar
Dinlememişsiniz nice yıl kalbinizi
Ev meslek iş para geçim diyerek
Düşünün şimdi bir de
Şehirlerde ve kasabada köylerde
Başını eğmiş kalbiyle söyleşen bir kişi olduğunuzu.
"ve bunları elbette çabucak geçelim sevgilim" diyerek sabırsızlığı en naif anlatan şairdir.
"adam, acı mümkün olduğu kadar kendi içine aksın diye yüzünü önüne eğmişti."
ve ellerin uçuşan yapraklar gibi
birden
nasıl yalnız olduğumuzu anladım
kimseler yoktu ikimizden başka birbirine bakan..