bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirmek

olayı aslında sadece kadın-erkek eksenine de indirgemek istemiyorum, çok yazacak bir şey de yok gece gece, özet geçip alakalı 3 bakınız vereceğim;

özet: (bkz: 4 s kuralı) & (ara: yan basmak)

(bkz: degerli oldugunu hissettirmek)
(bkz: asla vazgeçilmez olduğunu sanan tipler)
(bkz: bir kadına onu beklediğinizi hissettirmek)

oturma organının tavan yapmasına sebebiyet vermektir.

bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirirseniz ilk vazgeçilen siz olursunuz.

kimse vazgeçilmez olmadığından, hayali hisler ve hayali kavramlardır.

yapılan en büyük aptallıktır.

tekilanın yanına limon istemeyip onu istersen anlar o.

sevgi emektir olması gereken budur gibi teoride şık ve romantik gelen laflarla desteklerdim bu düşünceyi.. marx bile demiş , sevmiyolarsa seni suç sendedir demek ki sevilecek bi yanın yok diye.. ama marxın tüm teorileri gibi bu laflar sadece kağıt üstünde şıklar..

bi insana vazgeçilmez olduğunu hissettirsen o insan ancak 40ına filan gelince bunun değerini anlar.. ancak hayattan darbeler yedikten sonra kendini koşulsuz şartsız sevecek birinin özlemini duyar.. bundan önce , gerekli olgunluğa oluşmadan bi insanı sevgiye boğarsan o insan tam da deyimdeki gibi boğulur senden kaçar..

o sevgiye ihtiyacı yoktur çünkü o dönemde.. 22dir çok seksidir gençtir ya da öyle olduğunu hissediyodur.. senin ona verdiğin sevgi , çok manalı gelmez.. inanamaz ne bileyim şarkı sözü gibi gelir.. duyarsın ama dinlemezsin gerçekten melodide kaybolur gider..

işte o yüzden bi insana ancak o insan dibe vurmuşsa vazgeçilmezolduğunu hissettirin.. ancak o anlar değerini.. yoksa bu tırt liseli aşklarından bi bok olmaz.. götü kalkar en çabuk siz vazgeçilen olursunuz..

sevgi emektir ama sevgiyi anlamak ve vefa duymak da emektir.. tecrübe ister zaman ister..

sizden vazgeçmesine sebep olmaktır.

cama kristal muamelesi yaparsan kendini kaşıkçı elması asnır senin ellerini beğenmez...

en büyük hata budur işte.insanoğluyuz sonuçta kaybetme korkusunu yaşamadan var olamıoruz.

(bkz: götü kaldırmak)

"bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirirseniz ilk vazgeçeceği kişi siz olursunuz" özlü sözüyle nihayetinin belirlenebileceği eylem.

insanın kendi hayatına yapabileceği en büyük kötülüklerden biridir. onun vazgeçilmez olduğuna kendinizi de inandırırsınız hem de hiç farkında olmadan. sonra kişiliğin, seçimlerin, hayatın onun hayatının içinde erimeye başlar. kendi ellerinle hediye paketi içinde sun hayatını, bu anlama geliyor ve o da istediği gibi kullansın. ve kullanır da nitekim. eskitir, boşaltır ve geri verir. sen de bir süre boş boş yaşarsın ya da silkinip hayatına sahip çıkarsın tek başına. hiç kimsenin vazgeçilmez olmadığını kabul etmek buna göre yaşamak en iyisidir.

vazgeçilmez olan kimse yoktur. o yüzden yanlış bir şeydir vazgeçilmez olduğu hissine kapılmasını sağlamak bir kişinin. asla vazgeçemem dediğimiz bir çok kişiden vazgeçmedik mi şu zamana kadar ? kimse vazgeçilmez değildir. sadece sevgili olarak değerlendirmiyorum durumu. annesinden babasından bile vazgeçmiş insanları duymuyor muyuz hiç çevremizde. o halde ne bu melankoli durumları vazgeçilmez olduğunu hissettirme safsataları.

karşıdaki kişiye suçluluk duygusunu hissetirmek içinse amaç, yapılabilecek en politik harekettir.

başa bela almaktır... poponın kalkış süresi ve miktarı ile ortamdan uzaklaşma ihtimali doğru orantılıdır...
sen ki bir insana "sen benim hayatımın dikilitaşısın, anlam katanısın, sensiz yaşayamam" dersen o nasılsa gelecek peşimden düşüncesiyle hep gidecektir...
bu sıkıntılı durumdan mütevellit, kaçın... kaçın ki kovalasın itoğlusu. *

bugünlerde okuduğum bir sözü hatırlatmıştır; "birine vazgeçilmez olduğunu hissettirirsen ilk vazgeçeceği kişi sen olursun."
çok yerinde ve doğru bir sözdür. üstüne laf edilemez.

selam olsun azizim!

ipleri eline verdiğini hissettirmektir.sadece size zarardır. gereksiz bir eylemdir.

hissettirmek istersin ama olmaz işte için için yanarsın.

kimse vazgeçilmez değildir. böyle bir şey hissettirmek için zaman harcamak da en büyük zaman kayıplarından biridir. kimse kendinden daha değerli değildir, unutmayın.

neden bir insanı vazgeçilmez hissettirildiğinde hemen o kişini g.tünün kalkacağı kanısına sahibiz yada bana mı öyle geliyor...
olaylar platonik gelişiyorsa olacağı sonuç bellidir ama ya değilse...

ama bir insanın g.tünü kaldırdığınız hissine bir kere kapıldınız mı geri dönüşü yoktur o işin sonuçlanmalıdır.
-ya sünepe sünepe kuyruğunda takılırsın
ki kolay olan ve genelde yapılan, yapılmak zorunda kalınan sonuçtur.

hiçkimse vazgeçilmez değildir gibi çok doğru bir önermeyi iç ederek, yok yere unutturup, özellikle ikili ilişkilerde ipleri eline vermek anlamıyla yorumlanandır.

onu yalanların en büyüğüyle kandırmak olur. yazık.

bir süre sonra vazgeçileceğin gerçeğini doğurur.

Karşısındakinin poposunu kaldırmaktan başka bir işe yaramayan davranıştır.

--spoiler--
bir insana vazgeçilmez olduğunu hissettirdiğinizde ilk vazgeçeceği kişi siz olursunuz.
--spoiler--

(bkz: sigmund freud)

--spoiler--
mezarlıklar vazgeçilmez insanlarla doludur.
--spoiler--

(bkz: Charles de Gaulle)