bugün

yanlış bir durum, fikir, bakış açısıdır. çünkü başörtü asla özgürlük olamaz. bir bayan nasıl olurda başını kapatmaya "başını örtme özgürlüğü" anlamı yükleyebilir anlamak mümkün değildir.

(bkz: özgürlük bunun neresinde)
(bkz: kişisel tercih)
doğru bir durum, bakış açısıdır. (dostum bakış açısı demişsin, ama başkalarının bakış açsına bile karışıyorsun?) çünkü başörtüsü de tıpkı başını açabilme özgürlüğü kadar özgürlüktür. bir bayan nasıl başını açmaya "başını açma özgürlüğü" anlamını yükleyebiliyorsa, pekala, başka bir bayan da başını kapatmaya" başını örtme özgürlüğü" diyebilir.
inanca saygı duyulmayan bir ülkede nasıl rahat edilebilir ki?
Anadan üryan dolaşılınca mı laik olunuyor.
Gidin bakın o laik kızlarımızın(azımsanmayacak kadar fazla) dünyadan haberleri yok.
Halbuki 'özgürlüğü kısıtlanan, eğitim hakkı elinden alınan başörtülülerde' ne cevherler var...
Yeter artık rahat bırakın.
Siz konuştukça onlar yara almazlar aksine daha fazla direnirler davalarında.
(bkz: yok öyle bir şey)
birtürlü buna neden karşı çıktıkları anlaşılamayan özgürlük modelidir. kimse kimseye benzemek yada aynı kalıba girmek zorunda değildir bu fikri özümseyememiş insan modelidir. bırakın nasıl rahat olduklarını düşünüyorlarsa öyle kalsınlar. kimisi inancından kimisi gelenek olarak öyle yaşadığından kapanır her ikisi için de 3. bir kişinin neden diye sorma ya da engelleme hakkı yoktur, olmamalıdır. ha üçüncü olarak siyasi simge olarak başörtüyü tercih olayı kusura bakmayın ama kimse 40-45 derece sıcakta siyasi görüşü a yada b diye rozet, broş yerine eşarp takmayı aklının ucundan geçirmez, bunu siyasi simge olarak görüp takanında akıl noksanlığı vardır, ona da bir diyecek yoktur bana kalırsa böyle bir insan modeli de yoktur. karşı çıkanların uydurduğu bir kılıftır yalnızca. kişi özgürlüğünü bir başkasının özgürlünü kısıtlamadığı sürece yaşar yasalarda bu böyledir. fakat kapalı bireyler kişisel hak ve özgürlüklerinden mahrum edilmektedir. mahrum edenler başaörtüyü özgürlük olarak görmeyenlerdir.
kendi heves ve arzularına esir olan kimselerin anlayamayacağı, özgürlük tabirini başıboşluk ve başıbozukluk safsatası olarak anlayanların ise 'böyle de özgürlük mü olur' diyerek;başını örtenlerin hususi hayatlarına müdahale etme münasebetsizliğinde bulunduğu durum.
çıplak dolaşmakla nasıl özgür laik olunmuyorsa başını kapatıp kıçını açmakla da başörtüsü özgürlüğü olmaz şeklinde düşünmüşlüğüm vardır.
başörtülü insanların, başı açık insanlar hakkında ileri geri konuşmayı ve komplo teorileri üretmeyi bıraktığı anda, şiddetle savunacağım özgürlük.

not: yaptığım genelleme, zihni ve kalbi açık dinibütün insanları kapsamamaktadır. sonradan görme, beyinleri yıkanmış yobazları kastediyorum.
(bkz: ikinci sınıf insan olma özgürlüğü)

erkeğin hevası coşmasın diye cüzzamlılar gibi sarınıp sarmalanmak ikinci sınıf insan olmayı kabûl etmek değilse üçüncü, dördüncü sınıf insan olmayı kabûl etmektir.
genelde "kamusal alanda başörtü kullanılmasına karşı çıkan insanların" çırılçıplak gezdiğini düşünen, yahut çırılçıpak gezilmesini hoş göreceğini zanneden bazı muhteremlerin tepki göstermesine şaşırmadığım bir garip özgürlük.

her fırsatta laikliğe saldırırsınız, biz de güzel orta açıyoruz aslında siz gibilere. ne diye böyle başlık açarsın kardeşim, adamlar anında çıplak gezinen laikler saçmalığını ortaya koyuyor. başı kapalı olupta ne idüğü belirsiz olan bir çok hanım yok gibi sanki...
bir insan kendini vicdanen nasıl rahat hissediyorsa öyle giyinmesi,
en temel insan haklarındandır.
2013 yılında hala tartışılması ayıptır, ayıp. bir insanın özellikle bir kadının nasıl giyineceğine karışmak zamanın dünyasına göre değil. olmamalı. kapanmalı artık bu mevzular.
Her özgürlüğü kısıtlanan insan, hakkını almalıdır. Başörtüsü, azınlık hakları vs. vs.. Bu konularla uğraşmaktansa, kendi gelişimimizi tamamlamak için, zamanı değerlendirmek daha iyi olur. Türban ya başörtüsü, ne denirse densin özgürlük herkesin hakkı.
düşünce özgürlüğü olan bir ülkede özgür olmayan bir düşünce. yazık onları anlayamayan fikirsiz zihniyetlere.
bu konu hakkında sosyoloji profösörlerimizden kadir cangızbay ne demiş: "Türbanın yasaklanması laikliğe aykırıdır."
(bkz: http://www.sendika.org/20...angizbayla-soylesi-aksam/)
özgürlükten anladıkları herkesi kendileri gibi yapabilme özgürlüğü olduğu için, turban baskılarını arttıracağından olmaması gerekendir
intihar etmeninde bir özgürlük olduğunu düşünürsek. Kabul edildi.
Özgürlük kelimesinin anlam bulduğu son yerdir. Başörtüsünü savunanlar başka herhangi bir özgürlük hakkına duyarlı olmaktan son derece uzaktır. Birnevi tutsaklığa özgürlük getirdikten sonra muhtemelen özgür olacak ve her türlü üzerine oynanacak olan şey tutsaklığın kendisidir.
başörtüsü ve özgürlük çelişen iki kavramdır zaten.
kardeşim, özgürlük bu değildir.
Bir taraf istediğini yaparken diğer tarafın yapmaması değildir.
Açmak bir özgürlükse Kapanmakta özgürlüktür. Kişisel tercihlere saygılılıktan bahsediliyorsa karışılmamalı.
başörtüsü takan kadınları rahat bırakmak. görüntü kirliliği diyeni duydum, yemin ederim!
siz gidin porno sitelerinde koca popolara bakın onlar daha şirin nasıl olsa.
kafası baş örtülü diye daha oturaklı olması beklenen, daha az saygın daha mesafeli gözüyle bakılan kadınların iş yerlerinde tercih edilmesi zordur. belli bir kesim -bu düşünceye yakın olan bazı iş yerleri- normal görsede sıradan insanlar sürekli onları başkalaştırıyorlar.
bizler ve sizler oluyoruz. kendimizi ifade ederken onlar diyoruz. biz aydın onlar geri kafalı, biz uyum sağlayan onlar çıban başı,bizim hakkımız onlar hakkını eliyle iten kesim, biz buyuz onlar.... işte asıl sorunumuz biziz. sadece kendi düşünecemizin ne kadar doğru olduğunu ispat etme telaşına düşüyoruz.
askeri hastaneye başörtülü kadının girememesi sorun değil. başörtüsüyle girmeye çalışması sorun oluyor. kamuda başörtülü kadın çalışmaması değil, çalışmak istemesi problem ediliyor.herkese eşitiz adaletliyiz diyoruz ama adalet bizim çarkımıza dönüyor. başını kapatan ucube, biz okumuş aydın oluyoruz. bu kızlarımız geri kafalı biz çağa ayak uyduranız. onlar sorun çıkaran biz olması gereken genç nesiliz. nasıl oluyorda giyim kuşam zevkleri yada inançları herkese eşit mesafede olduğu söylenen bir memlekette girip/girememe hakkını doğrudan etkiliyor?
nasıl olur her dine barışık laik demokratik bir ülke istediği dinin esaslarını uyguluyor diye işine gelmeyen kesimin siyasi simge yakıştırması ile karşı karşıya kalır? bir örtü nasıl olurda bir genç kızın eğitim ve çalışma hayatına mal olur? nasıl olurda ya başörtün ya okul yada iş, birisinden birisini seçmek zorundasın zorlaması herkese normal gelir? nasıl olurda hak arayışında mini etek giyen örnek gösterilince örümcek kafalı, başörtüsüne laf edince yenilikçi çağdaş olunur?

ve nasıl olurda bunları en çok erkekler konuşur?

bu kararları erkekler verir. benim saçımı kapatma hakkım neden onların elindedir? bu gün açık olan başım yarın kapandı diye neden kariyer telaşı duymak zorunda kalayım? ayşe teyzem başı kapalı diye neden illaki x partli olsun?

neden kendini başkalarına daha az gösteriyorlar diye propagandacı olsunlar. bu gün hukuk fakültesi okuyanlardan kaç tane sağcı çıkar. orada siyaset yok mu?

bu yazdıklarıma karşı çıkanlar ilk cümleden sonrasını okumayacaklar. çünkü nasıl olsa kafası yıkanmış beyni karışmış birisinin yazdıkları okumaya değmez.

siyasetten anlamam. kafam basmıyor.başörtülü değilim. olmayıda düşünmüyorum. pelin batu gibi ''tarafı olmadığımız düşünceleri desteklemek daha büyük cesarettir'' vb. kendini yüceltme güdüsüyle entel düşüncelerimde yok. annem başörtülü ama onunla da ilgili değil bu söyleyediklerim. insan / kadınım ben.