bugün

(bkz: anne)
hala dizitv de gösterilen dizi.
Maxim Gorkinin Çarlik Rusyasindaki sosyalist hareketlenmeyi cahil ama fedakar bir ananin gozunde anlatan klasik olmus romani
anne nin öztürkce hali. gorki nin basyapıtı. babamın karısı.
bir ahmet telli şiiri;

Kayıp duruyor bakışları
duvardaki resme ve kapıya
oğul mu beklediği, sevgili mi
Belli ki yaşıyorlar hala
uzun uzun yaşıyorlar belli ki
bırakıp gittikleri anılarıyla
Çıkıp gelirler bir gün belki
Üşümüştür çünkü toprağın
soğuk yalnızlığında birisi
Öteki arkasında parmaklığın
maksim gorki'nin mutlaka okunması gereken kitaplarından biri
Mehmet Ali Erbil'in agzindan dusmeyen, sasirma efekti verebilen, tonlamaya gore cesitli anlamlarda kullanilan sozcuk "annaaa!!!!"
"anaaa bu da ne"
-"anaconda"
All Nippon airways ( Japon hava yollari'nin kisaltmasi, ucaklarin kuyrugunda Ana yazar)
Gorki'nin başyapıtı olan kitabın ismi
anaların bir damla göz yaşında bir şehir bütün kirlerini yıkar...
gorki'nin romanından sinemaya sovyet yönetmen mark donksoy tarafından uyarlanmış. yönetmen, gorki'nin üçlemesinde yaptığı gibi romanın zengin ve canlı içeriğini telef etmiş. ana'yı oynayan vera kuzmina, romandaki imgesine yakın bir yüzle hakkını vermiş işinin ama yönetmen ayrıntılardan ziyade hikayeyi önemsediğinden propagandif olmanın ötesine taşıyamamış filmi. yine de izlemeye değer, hele son sekans gayetle etkileyicidir.
Ana gibi yar olmaz, istanbul gibi diyar.
bu aralar sabaha karşı 3:00 te Star da tekrarı yayınlanan komik bir türk dizisi *
çocuklar duymasın dizisindeki haluk karakterinin gözlerini pörtleterek söylediği şaşkınlık ifadesi.
pearl buck'un aynı isimli romanı.
nobel ödüllü amerikalı kadın yazar (bkz: pearl s buck) ın eserlerinden birisi.

kesinlikle okunası bir kitap olup, aklımda kaldığı kadarıyla, kitapta inanılmaz kısıtlı sayıda kahramanla
(ki bunların hiç birinin ismi yoktu!) Çin'de yaşayan heykeli dikilesi bir annenin öyküsünü işlemiştir.
anaerkil toplumlarda yani eski insanlarda aile ve akrabalık kavramları bizimkinden farklı olarak gensel, kansal bağı olmayanları bile kapsıyor. örneğin bizde sadece çocuğu doğuran kişi 'ana' olarak kabul görürken, bir çok kadın hatta dişi bebekler bile 'ana, anne' olarak görülmüştür. bizde kadın doğurmadan anne olarak görülmez fkat ilkel toplumlarda 'analık' dişinin toplumsal işlevidir yani tüm kadınlar annedir ve çocukların korunmasından aynı derecede sorumludurlar.

arunta yerlilerinde çocuk kendisini doğuran kadına 'mia' diye seslenirken, küçük bir kıza da aynı kelime ile hitap etmektedir. bu avusturya yerlileri için de geçerlidir. fiziksel analığın önemi yoktur.
en kutsalım. kıymetlim. sırtımda dünyanın etrafında yirmi tur attırsam azdır.
American Numismatic Association' ın kısaltmasıdır. ANA, eğitim amaçlı, kar amacı gütmeyen, yapısında değişik uluslardan çok sayıda para koleksiyonerini (nümismatı) toplayan, dünyanın en geniş ve etkin nümismatik örgütüdür ve merkezi Colorado Springs'tedir. ANA, 1891 yılında kurulmuştur ve ABD'nin değişik eyaletleri ile dünyanın değişik ülkelerinden 30.000'in üzerinde üyesi bulunmaktadır
--spoiler--
Bir başkaldırı ve umut romanıdır Ana; Dayak ve yoksulluktan insanlığını unutmuş bir kadının, sosyalist dünya görüşünü benimsemiş genç bir işçi olan oğlunun tutuklanmasından sonra, dünyanın değiştirilebilir olduğunu keşfetmesinin hikâyesidir. Toplumcu gerçekçi edebiyatın ilk örneği ve başyapıtı sayılan Ana, Gorkiy tarafından 1906 yılında Amerika da kaleme alınmış, aynı yıl New York ta yayımlanmıştır. Bütün dünyada büyük yankı uyandıran roman, iki yıl gibi kısa bir süre içerisinde pek çok dile, hatta bu arada Türkçeye çevrilmiş, Tanin gazetesinde 1908-1909 yıllarında tefrika edilmiştir. Gorkiy romanında Rus köylülerinin ve işçilerinin ağır yaşam koşullarını öfkeyle ve ustalıkla betimlemekle kalmaz; burjuva-aristokrat sistemin karşısında en eylemli ve en ilerici güç haline gelmekte olan sosyalist hareketin ilk filizlerini de gösterir. Romanın başkişisi Pelageya Vlasova, gerçek bir Rus devrimcisinin yaşamından esinlenilerek çizilmiştir.
--spoiler--
maksim gorki'nin klasik olmuş en iyi eserlerinden birisidir. bir annenin devrime giden yolda hiçbişey bilmeden, oğlu için yaptıklarını anlatan muhteşem bir baş yapıt. okumayanlara şiddetle tavsiye edilir.
maksim gorki'nin bir romanı. roman çarlık rusya'da olan bolşevik devriminin bir aileyi nasıl etkilediğini ve bu ailede nelerin değiştiğini anlatır. romanın asıl anlatmak istediği ise bir annenin çektiği çeşitli zorluklar ve yaptığı fedakarlıklar anlatılmaktadır.
"anaya bak anaya değer üç beş babaya" diye şarkısı olan dizi *
maksim gorki'nin harika romanı. özellikte sonları fazlasıyla çarpıcıdır. mutlaka okumması gerekir. özellikte pavel ve andre karakterleri etkileyicidir.
bir kere olsun izlemedigim ama bir sekilde aklımda kalan bir dizi. ben kucukken gosterimde oldugu icin sadece muzigiyle aklımda kalmıs bir dizidir de ayrıca. yanlıs anladıgım muzigiyle...
* anaya bak anaya, deger uc bes babaya...
-
* anaya bak anaya, hemen kış kış babaya...

(bkz: yanlis anlasilmis sarki sozleri)