bugün

murat boz' un o göbekle türkiye' nin en yakışıklı erkeklerinden biri olması. amk ben günde 500 mekik çekiyorum ünüm aşağı mahalledeki bakkal akif dayının dükkanından öteye geçmez. çekilecek derdimiz varmış emmoğlu.
Her sabah uyandığında.
uzun süredir uğraştığınız bir işin aleyhinize sonuçlandığı ve haksızlığa uğradığınız anlardır.
Sınava günler kala, çizim yetiştirilicekken boynumun tutulması.
rakı şişesiyle göz göze geldiğiniz her andır.
Satırlarca mesaj yazdığınız kızın, mesajınızı peki diyerek cevaplaması.
edward makaseller'i* izleyip biter bitmez yaktığın sigaradan ilk nefesi çektiğin andır. ulan amk böyle hayatın da, dünyanın da, sevginin de.
genellikle ellerinin arasına başını almış, saçlarını sıkan insanın ağzından dökülen cümledir.

genellikle yumruklarını sıkmış, şakaklarından ter akan insanın ağzından dökülen cümledir.

genellikle bir lokma boğazında düğümlenmiş, gözleri dolu dudakları titreyen insanın ağzından dökülen cümledir.

genellikle.

genellikle hayatınızın her anında, içinizde biraz bulunan cümledir.
dudakta uçuk çıkması harbi çok kötü bir durum ya.
can sıkıntısı.
bu ülke için her gün desek doğru olur. ikilemler ülkesi olduğundan, her daim yeni bir kaygı daha ekler beynimize..hiç birşeyden tam lezzet alma keyfini yaşatmayacak dayatmalarla büyüdüğümüzden, birşeyler iyi bile gitse acaba şöyle olur mu? böyle olur mu diye kendimizi sorgularız. hep kaygı hep kaygı.. amına kym boyle hayatın!!
bu ülke için her gün desek doğru olur. ikilemler ülkesi olduğundan, her daim yeni bir kaygı daha ekler beynimize..hiç birşeyden tam lezzet alma keyfini yaşatmayacak dayatmalarla büyüdüğümüzden, birşeyler iyi bile gitse acaba şöyle olur mu? böyle olur mu diye kendimizi sorgularız. hep kaygı hep kaygı.. amına kym boyle hayatın!!
o mesajın geldiği an.
bugün nerdeyse ağzımdan çıkacak kelimedir. görev yerimin istanbuldan iç anadoluya alındığını öğrendiğimde içimden adamın suratına saymak istedim bunları.
avrupa da insanların kaza sonucu ölmesi,benim ülkemde kaza ile yaşaması.
ikindi vakti evde kimse yokken sıkıntıdan oturup arkadaşsızlıktan ağladığın anlardır.
hayatının aşkı seni terketmişse ve üstünden 8 ay geçmesine rağmen kendine gelememişsen, her gün biraz daha yalnızlaşmışsan, üniversite ile ilgili hayallerin sen istanbul'da oturuyorken bursa'nın çıkmasıyla bitme seviyesine gelmişse ve yaz bitmişse.. bir kış mevsimine daha hüzünlü giriyorsan ve en sonunda bugün etrafında kimsenin kalmadığını anlamışsan,işte o andır..
çirkin kızların güzel adamları götürdüğü anlar.
isyeaaaan
asansörün tadilata alındığı bir günde 8 kat aşağıya indikten sonra cep telefonu ve cüzdanınızı yanınıza almadığınızı fark ettiğiniz andır.
futbol milli takımının içler acısı durumunu izlerken yedek kulübesindeki taş gibi adamları gördüğün an bunlardan biridir. bu kadar da sığım mk. yazık ya, vallahi yazık.
(bkz: şu an)
Onunla gectigimiz yerlerden tek basina gectigim anlar.
bir sene hazırlık okuduktan sonra final, yaz okulu, butunleme ve muafiyet sınavlarından geçemeyerek bir sene daha hazırlık okumak. itiraf ediyorum intiharın eşiğindeyim.
saçlarının eski sevgili gibi kokması.
ayak küçük parmağının sehpa köşesine vurulduğu an.