ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular

görsel
görsel
görsel
görsel

istanbul’da, 2015 yılında karın ağrısıyla kaldırıldığı hastanede dalak ameliyatı olan 35 yaşındaki Fatma Soylu’nun karnında, organları ayırmaya yarayan cerrahi mala unutuldu. Soylu'nun açtığı dava 6 yıl sonra sonuçlandı.

https://www.ntv.com.tr/sa...di,H2c79DiiBkOEG2Uo1gspsA

Iste böyle olmasın diye ameliyat öncesi ve sonrası muhakkak aletler tek tek sayılır, spanclar kompressler tek tek sayılır, masadaki hemsire sayım tamam deyince batın kapatılır.

insanın hasta olası bile gelmiyor işte bu yüzden.

Sivami yapmişlar kadinin mideye.

Geçmişte apandisit ameliyatı oldum. Aklıma şimdi apandisit ameliyatı olmaya yatarız kağıtlar karışmıştır hatayla karaciğeri falan alırlar diye geldiği için ameliyat masasında doktora "hani şimdi ben apandisit ameliyatı olacağım ya" diye başlayan sorular sormuştum eğer bir karışıklık falan olduysa farketsinler diye. Nemelazım herşey olabilir...

Ameliyatı şantiyede mi yapmışlar.

Cana geleceğine mala gelsin demiş.

Tamamen hemşirenin sorumsuzluğuymuş olay. Cerrahla alakası olmayan durumlar.
Cerrahın işi ameliyatı yapıp çıkmak. Sayım doktorun görevi değil.
82 bin lirayı kim ödedi merak ettim doğrusu. Tahminimce ciddi bir kısmı hemşireye ait.

Her şey kanla kaplandığı için olası bir durumdur.

ortada bir vaka var.
eldeki deliller sabit, konu insan sağlığı canı-hayatı.
yaşananlara bakıp tüm bu sürecin, hasta karnında mala unutulması, mahkemenin 6 yıl sonra karar vermesi ve tazminatında 82.000 lira olması bir hukuk devletinde rezaletin ötesinde bir durum.

neresinden tutarsanız, nereden baksanız rezillik.
peki ya bu hasta 6 yıl içinde yanlış tedavi-operasyon sonucu ortaya çıkacak komplikasyonlarda ölmüş olsaydı?

davanın 6 yıl sürmesi...
acil serviste çalışan pratisyen hekim kontrolü ile istenecek basit bir ultrason-röntgen görüntülemesiyle ortaya çıkacak bir durum.
yok yani, uzman hekimler prof'lardan oluşan bir kurul-araştırma, inceleme heyeti ile laboratuvarlarda 3-4 yıl sürecek bir gözlem araştırma değerlendirme yapılması durumu da yok.
en fazla 5-6 ay içinde çıkacak karar.

6 yıl süren dava ve bu davada verilen 82.000 lira para cezası-tazminat bu davaya bakacak-çalışacak avukatın 6 yıllık ücreti bile değil.

bu 82.000 lira para hasta olan kadının 6 yıl boyunca çektiği acıların sıkıntının korku ve telaşın tüm bu süreçte yaşadığı travmanın karşılığı bile değil. gidin avukata böyle bir dava açacağım en az 6 yıl sürecek, benden kaç lira istersiniz diye sorun. tazminat olarak ödenen bu para avukatın sizden isteyeceği para yanında bahşiş parası kalır.

hasta olan kadının bu yaşanan rezalet sonucu 6 yıl boyunca evinde aile olma, eşe ve çocuklarına karşı görevinde aksaklıklar yaşaması, çalışmasa, bekar olsa bile bir kadının evinde yaptığı ev işlerini yapamama ile kaybettiği zamanının mahkeme kapılarında uğraşmasının, aynı şekilde eşinin, bekar olsa anne-baba ebeveynlerinin iş ve zaman kaybının karşılığı değil.
6 yıl boyunca mahkemelere avukata gel-gitler, yaşanan psikolojik durumların karşılığı 82.000 lira olamaz.

bir insanın hayatı 82.000 lira.
ameliyatta operasyonda olan doktor hemşire ortalama 4 kişi sorumlu diyelim, biri unuttu öteki görmedi, beriki dikti, falanca malzemeleri saymadı diyelim. 82.000 lirayı sağlık bakanlığı bu personelden tahsil etti diyelim. adam başı 20.500 lira.
bir kişinin canına kast etmeniz, görev sorumluluğu hissetmemeniz, insan hayatına sağlığına değer vermemeniz neticesi ortaya çıkan ölümcül hatanın bedeli 20.500 lira.

ya bunları bünyesinde barındıran hastane, bunları denetleme-kontrol yetkisinde olan sağlık bakanlığı suçu-cezayı çalışanına yıkıp sorumluluğum yok mu diyecek?
adalet bakanlığı "bak hak yerini buldu adalet gerçekleşti" mi diyecek?

sağlık bakanı ben olsam bu rezillik yüzünden hastaya mesaj atar "mala da bizden size hediye olsun" derim veya "aman canım, malanın ne önemi var? mala sizden daha değerli değil yaa" derim.
böyle rezalet olur mu?
bu yaşananlar bir avrupa ülkesinde amerika'da olsa sonuç ne olurdu?

avrupa amerika gibi gelişmiş ülkelerde bu tür yanlışlıklar yaşanıyor. en fazla tekstil ürünleri hasta karnında ameliyat bölgesinde unutuluyor. ameliyat esnasında kullanılan viskon ve nonwoven bazlı tekstil ürünleri en çok hastada unutulan tekstil ürünleri.
ameliyat esnasında sadece kullanılan pens, bistüri, ekartör, penset, hook, küret vb metal malzemeler sayılmaz. ameliyatta kullanılan tekstil ürünü olan yarayı temizlemede silmede kullanılan selüloz nonwoven bezler bile sayılır. kaç tane bu tekstil ürünü alınmış kaç tanesi kullanılmış, kaç tanesi atılmış onlar bile sayılır.

- doktor bey, ameliyatta kanımda pens unutmuşsunuz.
* aaa! rica ederim efendim, pens dediğiniz şey ne? sizden daha değerli değil ya... hastanemizden size hediye olsun.
- hülooooğg! allah devletimizden milletimizden razı olsun, bir de hediye verdiler.

yaşanan durum aynı bu şekilde güldür show da işlenmeli, espri konusu yapılmalı. durup dururken sorumluları sistemi eleştirip vatan hainliği yapılmamalı, değil mi?

ulan hadi bıçak, neşter, makas hadi hadi gazlı bez bile tamam da mala nedir lan...bildiğin inşaat malzemesi...çüş artık.

işin teknik kısmına gelirsek kim sorumlu tartışmasında herkes hemşireye yüklenmesi ya aptallık ya cehalet yüzünden olmalı.
ameliyatta kullanılan malzemeler, bu malzemelerin sayımı, tedariki, hastayı hazırlama, malzeme sterilizasyonu ve bohçalama, malzeme eksikliği, ameliyatta kullanılan malzemenin düzgün açılması vs vs bundan doktor hemşire sorumlu değildir.
bundan sorumlu olan ve ameliyathanede ameliyat esnasında bulunması gereken ameliyathane sorumlusu olan personeldir.

bu demek değildir ki ameliyatı yapan kesen diken malzemeyi kullananlar (doktor-hemşire) sorumlu değildir.
ameliyathane sorumlusu doktor hemşire değildir. ameliyathane sorumlusu gerçekleştirilen bir ameliyat öncesinde ve sonrasında ilgili cerrahi malzemelerinin sterilizasyonundan sorumludur. Bununla beraber diğer servislerin (ameliyathanede kullanılan) malzemelerinin sterilizasyonundan sorumludur.
görev kapsamında bulunan malzemelerin eksikliğinin giderilmesi ve yerine koyulmasından vb işlerden sorumludur.
ameliyathane sorumlusu bir bakıma tekniker diyebiliriz. ameliyathane personeli olabilmek için sağlık meslek lisesi mezunu olup (sınavsız geçiş yapmak için) üniversitelerin ilgili bölümlerinde ön lisans mezunu olmak yeterlidir. bu bölümler ameliyathane teknikeri, ameliyathane hizmetleri, cerrahi teknikerliği bölümlerinden birinden mezun olmak yeterlidir.

bunun için kalkıp hemşireyi suçlayıp hemşireyi günah keçisi yapmayın. üstelik hastanın son kontrollerini yapıp ameliyatı bitirme-dikiş kararı veren ve diken de hemşire değil ki unutulan malzemenin suçunu hemşireye yıkıyorsunuz.

aboooo, mala mı vurmuşlar !..

iyi baksınlar, bence anesteziyoloji uzmanını da unutmuş olabilirler. Parmak kadar spançı falan anlarım da, 43 numara ayakkabı kadar mala unutmayı nasıl becermişler?

Otelden çaldığı havluları bavuluna dolduran rus turist gibi yüklemişler zavallıyı..