alice in chains

kesinlikle grunge'ın ve seattle'ın babalarıdır.

ama uludağ sözlük'te nirvana hakkında 7, kendi çapında grunge yapan duman adındaki grup hakkında 21 sayfa vardır...

kötü şarkısı bulunmayan baba gruplardan.

en sevdiğim grup diyebileceğim grup.
albümüne sahip olduğum tek yabancı grup.

http://zamanolduren.blogs...chains-mtv-unplugged.html adresinde mtv unplugged albümleri üzerine bir kritik okuyabileceğiniz tanrısal grup.

(bkz: rooster)
deli gibi dinlerim, dinletirim. dinleyip de beğenmeyeni döverim.

yerin yedi kat dibine sokar bu grubu dinlemek. dinlemekten vazgeçer miyim? elbette hayır.

pearl jam ve nirvana ile birlikte grunge'ın en önemli gruplarından biri.

albümleri hakkında subjektif görüşlerim ;

facelift: daha tam oturmamış, acemi bir tarz görülür lakin man in the box ve love hate love gibi sağlam parçaları bulundurur.

dirt: bence grunge tarihinin en iyi albümlerinden birisi. tam anlamıyla oturmuş bir tarzla rooster, junkhead, would gibi daha nice şaheserleri barındıran bir albüm.

alice in chains: dirt albümünün izinden gidilmiş, aynı tarz bir albüm. her ne kadar dirt kadar efsane olmasa da gayet hoş bir albümdür, özellikle heaven beside you bu albümden favori parçam.

jar of flies: bu albüm biraz daha yumuşak bir tarzla dikkat çeker. zaten parçaların çoğunda akustik gitar ön plandadır. ve bence dirt'ten sonraki en iyi alice in chains albümü. özellikle rotten apple sırf bas riffleri için bile dinlenir.

black gives way to blue: bu albümde ise tarz biraz sertleşmiş gibi. ama aradan geçen onca yıldan sonra çıkmış olan albüm alice in chains'in ölmediğini kanıtlar nitelikte. all secrets known, when the sun rose again, your decision gibi parçalar dinlenilmesi gereken parçalardır.

artık canlı performanslarının beş para etmediği grup.
istisnası elbette var ki o da kashmir coverlarıdır. öylesine hakkını vermişler ki, duvall öylesine altından kalkmış ki. söylenecek söz yok yani.

The Devil Put Dinosaurs Here isimli yeni albümleri çıkmıştır. hayırlı uğurlu olsun. çok birşey beklemeden dinleyin efenim. en azından bundan önceki albümlerinde olan "your decision" gibi ağza dolanan bi parça olaydı iyiydi.

(bkz: eek the cat) çizgi filmden sonra yayınlayan aynı yapımcıların yaptığı dinozorlu çizgi filmine müziklerini vermişlerdir. bakınız http://www.youtube.com/watch?v=0wfuz7FfM-I (bkz: the terrible thunder lizards) mış

dünyanın 8. harikası olan layne staley gibi bir sesi kaybettiği halde hala yollarına devam etmeye çalışarak çok büyük hata yapmış grup.

bir zamanlar seattle grunge hareketinin temelini oluştururlarken, günümüzde esameleri okunmaz. konserlerinde sadece eski parçalara eşlik edilir.

düşünün ki zamanında bu grup için mookie blaylock yani günümüz adıyla pearl jam sahne açmıştır.

neyse.

"Them bones" şarkısını tavsiye ederim.

man in the box'ıyla unutulmayacak olan grunge grubu.

Layne staley öldükten sonra maalesef müzik hayatına devam eden ve bu yüzden değeri düşen grup.

onları nutshell ile tanıdım.

http://www.youtube.com/watch?v=N3tiz7oyX5A

If i could, would?

(bkz: them bones)

hayatımın bir bölümünde, önemli bir bölümünde çok sağlam iz kazımış olan gruptur.

iyi ki tanımışım dediğim gruplardan biri.

şu an dinlerken yine sözlükteki başlığını açıp okuduğum grup.

2-3 sene öncesi dinlediğim şu sıralar nadiren dinlediğim gruptur. Facelift albümü çok sağlamdır.

grunge müziğin en iyi temsilcilerinden biri olan gruptur. canınızın çokça sıkkın olduğu bir günde dinlemek, canınızı daha sıkkın bir hale sokabilir.

layne staley sonrası aslında bitmiştir ama fiilen devam etmektedir.
köklü grunge grubu, thomas abimiz vokalde iken heaven beside you ve man in the box gibi harika parçalara imza atmışlardır.

seattle grunge camiasının en iyi grubu. sonra da pearl jam gelir. nirvanayı hala sevmiyorum.

(bkz: mad season)

"i'd like to fly but my wings have been so denied" diyebilmiş insanlar. layne staley olmadan devam etme çabalarını ise anlamsız buluyorum. zirvede bırakmalıydılar bence.