bugün

özellikle üniversite gençliği içinde fark edilen. akp yi sevmediğini söyleyip neden sevmediğini açıklayamayan bir yığın hımbıl bu vaziyetin ayaklı kanıtıdır. en fazla "ülkemiz üzerine oynanan kirli oyunlar" dan filan bahsediyorlar. gerek de yok aslında açıklama yapmalarına. akp yi sevmediğin sürece açıklama yapmak zorunda değilsin. sonuçta akp nin "kaka" oluşu kanun. her türlü deney ve gözlemle doğruluğu onaylanmış. seviyorsan ya da nötürsen orda başlıyor problem. neden sevmeyen olmadığını açıklamak, bi yerde akp yi savunmak zorundasın.
işsizlik,
zamlar,
borçlar,
din sömürüsü,
pkkya karşı net tavır koyamama,
ülke satma,
ülke bölme
gibi olaylarla doğru orantılı olabilecek moda.
forward mailleri okuyarak bilgi sahibi olanların modası. kendileri hiçbir konuda bilgi sahibi değildir ama fikir sahibidirler. saçmalıklarını açıklamaya kalksan, vodafone ingiliz'e satıldı ey halkıııım diye feryad ederler*.
hiçbir halt bilmeden körü körüne de beğenmiyorlarsa da iyi bir şey yapıyorlar boşver.

bir çin atasözü demişki, bilinçi yuvarlanmaktansa, bilmeden ayakta durmayı yeğlerim. böyle bir atasözü yok takdir edileceği üzere, hee kıçım.
eğer bu bir modaysa, türkler modayı takip etmiyor.
beğenmiyorlar ama %41'le sandıktan çıkıyor adamlar. *
(bkz: bu ne perhiz bu ne lahana turşusu)
bunu moda olarak gören ama ülke gidisatini göremeyen aciz insan deyimi.
kimse sorsan ben vermedim diyor..ama her 2 kişiden birinin oy verdigi maalesefki iktidarımız olan parti.
verdiği meyvelerin gdo'lu olduğu düşünülürse vermesin daha iyi. moda olmasının nedeni eskiden sadece ileri görüşlü olanlar akp'nin yapacağı hataları görürken şimdi beş yaşındaki çocuklar bile görmektedir.
zaman, star, yeni şafak triosundan çıkıp gelmişçesine bir yazarcık başlığı. bu gazeteler çok güzeliz, enflasyon neredeyse sıfır, halk böyle iktidar, böyle başbakan görmedi göremez önbaşlıklarıyla sürekli haber yaparlar. nerden biliyosun demeyin ben hepsini okuyorum gazetelerin internet diye bişey var. bakalım neden beğenemedik bu iktidarı biz. şimdi kardeşim sen üşenirsin okumazsın da ama en özet şekliyle bi anlatalım ülke durumunu. var mısın 30 sn'de türkiye konjonktürüne bi göz atmaya??

-cemaatçi olmayan ama iki dil bilen üniversite mezunlarının aylarca işsiz gezmesi gibi örnekleri olan günden güne artan işsizlik, enflasyon, yerel paranın sürekli değer kaybetmesi.

-en düşük oyu alan ama akp kanadına daha yakın olan öğretim görevlilerinin sürekli yök tarafından rektör atanması. kadrolaşmaya daha nasıl örnek verilir bilmem.

-yıllar önce belediye başkanıyken tayyip bey'in bi bakın ne kadarmış serveti şimdi ne kadar?? o gemileri oğluna 8 bin liralık maaşıyla mı aldı?

-ifade özgürlüğü, temel kişisel haklar hepsinin türkiye'de artık birer tanımlanamayan ibare olması. şu an ergenekon'la bağlantınız var iddiasıyla içeri alınabilir ve aylarca tutuklu yargılanabilirsiniz. telefonlarınız dinlenilir, şantaj yapılır, everything is possible yani.

-tüm kamu kuruluşlarının yabancılara satılması. neyimizi bıraktılar söylesenize akp taraftarları? elin fransızına, arabına, yahudisine gitti herşeyimiz. sömürülmek nedir sizin lugatınızda, nasıl başlar. hani önce içe sızılır yerel kaynaklar ve başındakiler ele geçirilir falan hadi hadi geliyo galiba bişeler.

-meclisten şehit yakınlarının kovulması ama pkklıların halaylarla, şenliklerle, zafer çığlıkları içinde apo posterleriyle karşılanmasına izin verilmesi ve demokratik saçılım başarısızlığı.

-her şeyin satıp savrulmasına rağmen halen yüzlerce milyar dolar bütçe açığının olması. açın bakın google amcadan, ben sallamıyorum, bunları zaman'da okuyamazsınız. tek taraflı düşünebilen, tek yönden bakabilen kapasitesi eşiktekiler ya da daha altındakiler sizi.
icraatleri ortada olan bir partinin kazandığı nefrete kılıf uydurma çabasıyla ortaya atılmış karalama. üniversite öğrencisi ortam için solcu olur sağcı olur desen bir nebze anlarım. işçiler, şehit aileleri, küçük esnaf ve memurdaki de mi moda merakı? 2012 de görüşmek üzere.
hükümete yaranmak için durduk yere baş örtüsü takan, fırçabıyık bırakan vs. vs. yapan insanların olduğu bir zamanda sadece ufak bir gülümsemeye neden olan iddia.
yanlış bir tespittir. ki bu gün moda, aslen liberal olup, sol jargonla konuşmak ve gecmişinde darbeleri alkışladığı bilindiği halde, suni darbe karşıtı olmak ve kıymeti kendinden menkul bir demokratcılık, özgürlükçülük oynamaktır. ve bunlara ciddi ciddi inanan var, evet.
ugg gibidir. zamanla geçer.
trendsetter olabilmektir.
şükür yarabbim.
aydınlanma ve bilinçlenme hareketinin moda olmasından kaynaklanır.
bu bi moda değil akıllı ve gerçekleri görebilen her insan akp den nefret eder.
Çanakkale savaşını japonlar'la yaptığımızı zannedecek kadar pek bir milliyetçi olan, ulusalcı toramanlar arasında moda olan eylemdir.
öyleki iş artık evlerden ampulleri sökmeye kadar geldi.
akp yi beğenmemek herkesin hakkıdır. ben de bu hakkımı özgürce kullanıyorum. ama başarılı olduğu alanlarda da haklarını yememek lazım. şu da bir gerçektir ki akp yi beğenmeyenlerin bir çoğu düşünerek değil, gerçekten türkiye de 'muhalifim, çünkü düşünüyorum' gibisinden saçma bir algının varlığına inandıkları için akp yi beğenmemektedir. oysa gerçekten düşünen insan akp nin izlediği bazı politikaların objektif olarak doğru olduğunu görebilir tıpkı izlediği bazı politikaların objektif olarak yanlış olması gibi. gerçi muhalefet bile sadece muhalif olmak için muhalefet yapıyosa muhalif halkın birçoğunun da bu tavrının çok görülmemesi lazım. son olarak söylemek istediğim de şudur ki bu şekilde yapılan muhalefetten hiç bir şey çıkmaz. ve eminim ki bir sonraki seçimlerde akp oyunu artırırsa bazı tipler yine çıkıp 'türk milleti şöyle düşüncesiz, böyle güdülüyor' gibisinden aptalca şeyler söyleyecektir. ben de diyorum ki siyasi partilerden halka kadar böyle saçma bir muhalefet yapıldıkça akp nin gitmesi için daha çok bekleriz.
(bkz: akp yi beğenmemenin akıl işi olması)
işsizik, boşrçlar, dini sömürme, sahtekarlık gibi pek çok nedenleri içinde barındıran durumdur.
(bkz: akp yalakalığının moda olması)
(bkz: su içmenin moda olması)

ülkeyi kurtarmak moda olmuş.
özellikle gençler için doğru bir tespittir. cem garipoğluna benzemek için kesik baş cinayeti işleyen bireyin bulunduğu toplumdan da bir halt beklenemezdi zaten *. bizim gençler kapüşonlu montları giyerek deniz gezmiş olacaklar ya(!), ne kiap okuma var ne de araştırma. direk dalıyolar şekilciliğin içine.

(bkz: hatırla sevgili dizisi)
güçlüye duyulan sempati sonucudur. milletin istemezük çemkirmelerine bakmayın sandık önlerine geldiğinde o çemkirenlerin tek tercihidir akp.