bugün

Maşallah diyorum. Nasıl kapattığını ben de anlamadım.
Bunu yaparken aydın doğan gibilerinin 4,9 milyarlık vergi borcunu 949 milyon a da düşürdü.
Benim kredi kartı borçlarımı da ödemesini beklediğim hükümettir kendileri.
Vermek hükümetimize mahsustur. En son 29 tl lik ilacı ssk sayesinde 21 tl ye aldım ya, başka ne isterim.
Muayene masraflarımı eczanelere yansıttıkları için de ayrıca teşekkürü bir borç bilirim.
Ulaşım zamları ile de iett güzel bir kar ederse bu kar ile imf ye olan kalan borcu öderiz.
Edit: başlığı açan arkadaş kaçmış, kaldık ortada iyi mi.
Edit2: Arkadaş ne eksilediler ya.. Ben olanı yazdım sanki yalan söylüyorum, çamur atıyorum.
imf bizzat kan emici değildir çünkü imf'nin verdiği borcun faizi çok düşüktür. ama imf bu paranın karşılığında uluslararası şirketlerin ülkenin kanını emmesini kolaylaştıracak politikalar uygulamanı şart koşar. bu politikaları zaten uyguluyorsan, ha imf'ye borcun varmış ha yokmuş, farketmez. ayrıca devletin dış borcu ile ülkenin dış borcunu birbirlerine karıştırmamak lazım. özel sektör dışarıdan borçlanır, bununla içeride harcama veya ithalat yapılır ve devlet bundan vergi alıp dış borcunu azaltırken ülkenin toplam borçluluğu da artıyor olabilir. ki zaten dış açık veren bir ülke her zaman için dışarıya borçlanan bir ülkedir, böyle bir ülkenin devletinin dış borcunun azalması bir şey ifade etmez hatta kötü bile olabilir çünkü ilk olarak devlet her zaman özel sektörden daha düşük faizle borçlanır. ikincisi bir kriz olur da borçlar ödenemeyecek duruma geldiğinde devletler malesef kar amaçlı özel şirketlerin borcunu da kamusallaştırıyorlar. bu olacağına daha en baştan borcun faydasının da zararı gibi halka kalması daha iyidir. şöyle düşünün: bir ülke bankaları dışarıdan borçlanıp halka mortgage kredisi ile ev sattırıyor. gün geliyor banka borçları ödenemeyince bankaları kurtarmak adına devlet zararı üstleniyor. o güne kadar edilen kar da bankaların yanına kalıyor. oysa daha en başta çok tasvip etmeyeceğim ve gerek de olmadığını düşündüğüm bir yol olsa bile* halk, devlet tarafından dışarıdan borçlanılıp ev sahibi yapılsa, bu işin faydasını da gören maliyetini de üstlenen halk olacaktı. (bkz: 182 milyar dolar borç ile 463 milyar tl gelir)
Borç tamamen bittiğinde bu iyi ekonomiyi halka da yansıtacak olan hükümettir.
evdeki halıyı, beyaz eşyayı satarak borç ödenmeyeceği gerçeğidir.sonra soğuk betona basar hasta olursun,kirli elbise giymek zorunda kalırsın.çok basit bir şekilde anlatığımı düşünüyorum.iyi olan ekonomide zamlar peş peşe gelmez.
(bkz: tayyip ten masallar)
ekolünden geldiği siyasi akımların veya eski hükümetlerde de bakanlık yapmış yeni bakanların bıraktığı borcu ödüyordur. bu 47 senede bildiğim hiç bir sol parti tek başına iktidara gelmedi, geldi diyen varsa beri gelsin.
90 yıllık ülkenin son 10 yılda şahlanmasıdır. ama bazılarıda inanmıştır görmezler kalpleri mühürlüdür onların.
Akp hükümetinin başarılı olduğu tek nokta ekonomi olmuştur. Ancak ekonomide ölü diriltilmedi sadece hasta iğleştirildi.
bizim oralarda tarla takka satan adama onursuz gözüyle bakarlar. çoğu insana miras olarak kalmıştır. ama adam borca girer ödemez tarlaları birer birer satmaya başlar. tarla satan adamı halk onurunu yitirmiş olarak görür. arazi, tarla, takka şereftir bizim oralarda.
velhasıl zaten benzinden zarttan zurttan ebesinin amı kadar vergi alan, devletin malını mülkünü arazisini birer birer satan, zaten bozuk olan gelir dağılımının amına koyan hükümet imfye olan borcu ödese bana ne ödemese bana ne arkadaş?
ütopik hükümettir. en azından türkiyedeki mevcut hükümet değildir.

50000 euroluk otomobili türkiyede 180000 euroya satıp birde üstüne vergiler kaynak yaratmıyor diyen adamı çarpmayan tanrıya ayrıca sevgilerimi gönderiyorum...
ödediğimiz bunca ötv ve kdv yle bunu başaran hükümettir. yapması gerekeni yapmıştır. ondan öncekiler hiç bir şey yapmadığı için normal işlevini yerine getiren mevcut hükümet iyi gözükmektedir.
gelir gelmez gömü bulan hükümettir.
belki cebinden ödemiştir teyo.
(bkz: beyin terk başlıklar)
ülkeyi bölmeye çalışan hükümettir.
nasıl bittiğini merak ettiğim durum, nasıl bitirdiğini herkese açıklaması gereken hükümettir.

o kadar sikildik mi ki 10 sene de???? o kadar vergi ödedik demek. yahu adam benden aldığıyla, artislik yapıyor. malın biri de bunu yiyor. ne demeli ki?
kapanan borç vardır ama azalan borç yoktur. toplam dış borç son on yılda 100 milyar dolardan 600 milyar dolara çıkmıştır. ister devlete ait olsun, ister özel sektöre bu borç kamu borcudur. özel banka döviz getirdi, hazine bonosu aldı veya ev, tüketici kredisi olarak halka dağıttı . bunun adı sözde dış borç olmasa da özde dış borç.

haydut devlet değilsen ödeyeceksin, başka çaren yok. yok öyle özel sektör bizi bağlamaz deyip kenara çekilmek. herkes tüketimi oranında ortak oldu. özel sektör de malını bedava satmıyor. tüketirken sen de ona borçlandın.
hizmet/vergi oranı iyi olan bir hükümettir.
cici hükümet, tatlı hükümet, ooh, hanimiş ona hükümetidir.
(bkz: bi siktir git dedirten dinci zırvaları)
iktisadın "i"sinden haberi olmayan gariban cahil halkı kandırmak için oluşturulmuş beyanatlar.
imf'ye olan borcu bitirmiştir. ama bunun bizim dış borcumuz olmadığı, borcumuzun artmadığı anlamına gelmez.

hem madem borcumuz yok neden durmadan her şeye zam geliyor?
Bu olay Ricardo Quaresma ile tıpatıp aynı kanımca.

Adama bi bakıyosun, süper topçu. Onu geçiyo, bunu kanırtıyo, öbürünün şortunu indirirken senin tırnaklara manikür pedikür yapıyo. Ama nerede ? kağıt üzerinde. Sahaya bi atıyosun adamı rakibe çift dalıyo, sakatlanıyo, göbek bağlıyo falan. istenileni veremiyo yanı.

Hükümet 47 yıllık borcu 10 senede ödemiş. Çocuğa bir bakıyosun cebinde 5 lirası var yol 6 lira tutuyor dershanede kara kara düşünüyor, baba eve gelirken belkide 2. ekmeği alamıyor, memur ay sonu hesaplarına 15. günden başlamış.

Ustalar halkta refah olmadıktan sonra zeusla odine borcun olsa ne olur, imf' ye borcun sıfırlansa nolur, thor götünü sikse ne olur ?