bugün
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge29
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim12
- memesi küçük olmak9
- sözlük erkeğinden damat olmaz17
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı9
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- fatih terim'in yuhalanması10
- crop giyen erkek11
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar11
- vatandaşlık farkı alan otel26
- nazar değdi sözlük12
- çabuk vazgeçen insan8
- sözlük kızından gelin olmaz22
- hamas bir terör örgütüdür23
- güne bir şarkı bırak10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi14
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- icardi190531
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır25
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- futbolcu ismiyle nick almak10
- anın görüntüsü10
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim22
- sabah aç karnına içilen bira12
- alınan en güzel iltifat14
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- ideal duş alma sıklığı14
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
avrupa kupalarında genelde maç sonrası atamayana atarlar diye ağlayan biz türk taraftarların şeytanın kafasını kırdığı efsane maç... maç boyunca pozisyona girmeyen ve anca 3-5 atak yapıp da kazanan bir galatasaray, 90 dakika boyunca psikopat gibi saldırıp ziani, ahamada, armand, quint ve dalmat ile 1500 tane gol kaçırıp da anca havayı alan bir nantes.
takımların o zamanki hallerine genel olarak bakıcak olursak;
fc nantes atlantique 2000-2001 sezonunun flaş takımıydı ve o sezonu fransa'da ligue 1'in şampiyonu olarak tamamlayarak şampiyonlar ligine katılmaya hak kazanmıştı. 2001-2002 sezonunda ise ligde rezil kepaze işler yapmasına rağmen, avrupa'da bir farklı oynuyorlardı ve zaten aldığı skorlarla da bunu gösteriyorlardı.
ilk maçta psv'yi fransa'da 4-1'le bozguna uğratan "kanaryalar", ikinci maçında ss lazio gibi bir takıma roma olimpiyat stadı'nda 3 tane birden sallıyordu (1-3).
galatasaray ise 1-2 sene öncesine göre oldukça güç kaybeden teknik kadrosuna rağmen(okan-emre-hagi-popescu-jardel) avrupa'nın takımı olduğunu göstermeye kararlıydı. ilk maçında a.s.y'de lazio'yu ümit karan'ın golüyle 1-0 yenerken, ikinci maçında arnhem'de psv'ye, iyi mücadele etmesine rağmen 3-1 mağlup oluyordu.
fazla uzatmadan maça geçersek, bu maçta "atamayana atarlar" kuralından yanan takım ev sahibi nantes oldu ve tek kale oynayıp, sayısız pozisyon yakaladıkları maçın 79. dakikasında bizim adamların şutlarının üstüste 2 kere kaleciden dönüp de (ümit karan-flerquin) 3. seferde sergen yalçın'ın gelişine sol yarım voleyle golü attığı pozisyon sağolsun 1-0 mağlup oldular. hele daha hemen başta dalmat denen adamın kaçırdığı bir gol vardı ki, kaleye giden şutta hepimiz televizyon başında donup kalmışken (kaleci mondragon dahil) top direğin belki de 1 santim yanından auta gittiydi. bu pozisyon nice insana kalp krizi geçirtmiştir kanımca...
evet avrupa'daki nadir deplasman galibiyetlerinden birini almıştık ama maç boyu nantes ataklarında gözlerimizi kapadık, maç esnasında türkiye'de kaç kişinin kalpten gittiği belli değil, yemişim böle galibiyeti di mi.
iç sahada bu kadar baskılı oynayıp da dandik bi şekilde yenilmenin nasıl bir şey olduğunu aynı sezon 19 mart 2002 gecesi ali sami yen'de oynanan barcelona maçında anlayacaktık.
takımların o zamanki hallerine genel olarak bakıcak olursak;
fc nantes atlantique 2000-2001 sezonunun flaş takımıydı ve o sezonu fransa'da ligue 1'in şampiyonu olarak tamamlayarak şampiyonlar ligine katılmaya hak kazanmıştı. 2001-2002 sezonunda ise ligde rezil kepaze işler yapmasına rağmen, avrupa'da bir farklı oynuyorlardı ve zaten aldığı skorlarla da bunu gösteriyorlardı.
ilk maçta psv'yi fransa'da 4-1'le bozguna uğratan "kanaryalar", ikinci maçında ss lazio gibi bir takıma roma olimpiyat stadı'nda 3 tane birden sallıyordu (1-3).
galatasaray ise 1-2 sene öncesine göre oldukça güç kaybeden teknik kadrosuna rağmen(okan-emre-hagi-popescu-jardel) avrupa'nın takımı olduğunu göstermeye kararlıydı. ilk maçında a.s.y'de lazio'yu ümit karan'ın golüyle 1-0 yenerken, ikinci maçında arnhem'de psv'ye, iyi mücadele etmesine rağmen 3-1 mağlup oluyordu.
fazla uzatmadan maça geçersek, bu maçta "atamayana atarlar" kuralından yanan takım ev sahibi nantes oldu ve tek kale oynayıp, sayısız pozisyon yakaladıkları maçın 79. dakikasında bizim adamların şutlarının üstüste 2 kere kaleciden dönüp de (ümit karan-flerquin) 3. seferde sergen yalçın'ın gelişine sol yarım voleyle golü attığı pozisyon sağolsun 1-0 mağlup oldular. hele daha hemen başta dalmat denen adamın kaçırdığı bir gol vardı ki, kaleye giden şutta hepimiz televizyon başında donup kalmışken (kaleci mondragon dahil) top direğin belki de 1 santim yanından auta gittiydi. bu pozisyon nice insana kalp krizi geçirtmiştir kanımca...
evet avrupa'daki nadir deplasman galibiyetlerinden birini almıştık ama maç boyu nantes ataklarında gözlerimizi kapadık, maç esnasında türkiye'de kaç kişinin kalpten gittiği belli değil, yemişim böle galibiyeti di mi.
iç sahada bu kadar baskılı oynayıp da dandik bi şekilde yenilmenin nasıl bir şey olduğunu aynı sezon 19 mart 2002 gecesi ali sami yen'de oynanan barcelona maçında anlayacaktık.
bu maçın rövanşı sami yende 0-0 bitmiştir. peşinden galatasaray deplasmanda lazio ya 1-0 yenilip , sonra sami yende psv yi 2-0 yenmiş ve 10 puanla grubu ikinci tamamlayıp bir üst tura çıkmıştr.
galatasaray'ımızın kazanmaya alışık bir takım olması sayesinde kazandığı maçtır. inşallah bu ruhu geri yakalayabiliriz.
galatasaray'ımızın lucescu yönetiminde, sergen'in golü ile kazandığı maçtır.
Maçın ilk yarısında oyun çok fazla durmasına rağmen hakem sadece 1 dakika uzatma vermişti. Fakat ikinci yarı yanlış hatırlamıyorsam 7 dakika uzatma oynandı.
o senelerde esen nantes rüzgarını durdurduğumuz maçtır. gerçi o sene lazio gibi bir rüzgarı da durdurmuştuk ya neyse. sergen'in ilk 11'de başlamayıp 2. yarıda oyuna dahil olduktan sonra attığı gol ile 1-0 kazandığımız karşılaşma. hatta öyle oynamıştı ki sergen 2. golü de kaçırmıştı.
akıllara kazınan bir cümle ise bu maçla alakalı spiker sabri ugan'dan gelmiştir. o dönemin nantes, şimdilerde ise orduspor da oynayan wilfred dalmat için:
"dalmat... dalmat... o köşeden dalma."
akıllara kazınan bir cümle ise bu maçla alakalı spiker sabri ugan'dan gelmiştir. o dönemin nantes, şimdilerde ise orduspor da oynayan wilfred dalmat için:
"dalmat... dalmat... o köşeden dalma."
Galatasaray ın grupta deplasmanda kazandığı tek maçtır. Aynı Nantes ayrıca galatasaray ın iç sahada yenemedigi tek takımdı da.
aynı galatasaray bu guruptan çıktıktan sonra, bir sonraki gurup aşamasında liverpool, roma ve barcelona ile eşleşmiştir. ilk 5 maçında 5 beraberlik alınca gözler son maç olan ali semi'yendeki barcelona maçına dönmüştür. malesef kaybedilen maç ile çeyrek finale çıkma şansını kaybetmiştir. *
o dönemleri hatırlamayan arkadaşlar olabilir ''guruptan direkt ikili eleminasyona geçiliyor'' gibi serzenişlerde bulunabilir. o dönemlerde şl formatında çift gurup sistemi vardı.
o dönemleri hatırlamayan arkadaşlar olabilir ''guruptan direkt ikili eleminasyona geçiliyor'' gibi serzenişlerde bulunabilir. o dönemlerde şl formatında çift gurup sistemi vardı.
nantes" in kalesini mickael landreu" nun koruduğu ve sergen yalçın" ın volesini engelleyemediği maç. bu gol uzaktan da olsa sergen" in chelsea" ye beşiktaş forması ile attığı vole golünü anımsatmaktaydı.
güncel Önemli Başlıklar