bugün
- vatandaşlık farkı alan otel24
- suriyeliler suriye'ye dönsün11
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- icardi190525
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü14
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- hamas bir terör örgütüdür14
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- futbolcu ismiyle nick almak12
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- artificialintelligence12
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız12
- uzağı göremeyen insan9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım16
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
zaman zaman karanlık, her zaman kasvetli filmlerin şairi. ölüm, yaşlılık, tanrının suskunluğu, sevgi, aşk, cinsellik onun en sevdiği akraba temalardır. bu temalar filmlerinde diyalektik bir ilişki çerçevesinde işlenir. tysnaden / sessizlik'te biri insan arzularını, birisi mantığı temsil eden iki kardeşin zıt özellikleriyle birbirlerini kıskanmaları, persona'da hemşire ve aktrist olan hastası bir bütünün parçası, bir kişiliğin bölünmüş hâli olması hep bu ilişkiye örnektir.
filmlerindeki insanlar, bildiğimiz insanlardan biraz daha farklı davranırlar. ansikte mot ansikte / yüz yüze'de liv ullmann'ın canlandırdığı başrol karakteri, kendisine tecavüz teşebbüsünde bulunanların başarısız olmasına hayıflanır. scener ur ett äktenskap / bir evlilikten sahneler'de kadın kendisini aldattığını açıklayan kocasına kızar ama tabak çanak fırlatmaz, boşandıktan sonra bile birbirlerinden vazgeçemezler.
tanrının varlığına dair derin bir umutsuzluk, ele aldığı temaların en üstünüdür. benzer bir hakikat arayışı içinde olan tarkovski'yle arasındaki farkın, tarkovski'nin bu arayışta daha umutlu olduğu yorumları yapılır.
filmlerinin bu kadar etkileyici olmasını sağlayan ele aldığı temalar kadar da favori oyuncularıdır sanırım. bu oyuncular içerisinden en çok öne çıkanlar ise max von sydow ve aynı zamanda favori oyuncum liv ullmann'dır. ansikte mot ansikte'de delirme krizleri sahnelerinde, höstsonaten / güz sonatı'ndaki isyankar ve depresif hâllerindeki performanslarıyla tüyleri diken diken eder, neden hollywood'da böyle bir oyuncu yok diye hayıflandırır.
genelde en iyi filmleri arasında det sjunde inseglet / yedinci mühür ve smultronstallet / yaban çilekleri gösterilir ama şahsi ilk beş bergman filmim şunlardır, sinemayla ilgilenen herkese tavsiye edilir:
1. viskningar och rop / çığlıklar ve fısıltılar
2. ansikte mot ansikte / yüz yüze
3. höstsonaten / güz sonatı
4. persona
5. en passion / anna'nın tutkusu
filmlerindeki insanlar, bildiğimiz insanlardan biraz daha farklı davranırlar. ansikte mot ansikte / yüz yüze'de liv ullmann'ın canlandırdığı başrol karakteri, kendisine tecavüz teşebbüsünde bulunanların başarısız olmasına hayıflanır. scener ur ett äktenskap / bir evlilikten sahneler'de kadın kendisini aldattığını açıklayan kocasına kızar ama tabak çanak fırlatmaz, boşandıktan sonra bile birbirlerinden vazgeçemezler.
tanrının varlığına dair derin bir umutsuzluk, ele aldığı temaların en üstünüdür. benzer bir hakikat arayışı içinde olan tarkovski'yle arasındaki farkın, tarkovski'nin bu arayışta daha umutlu olduğu yorumları yapılır.
filmlerinin bu kadar etkileyici olmasını sağlayan ele aldığı temalar kadar da favori oyuncularıdır sanırım. bu oyuncular içerisinden en çok öne çıkanlar ise max von sydow ve aynı zamanda favori oyuncum liv ullmann'dır. ansikte mot ansikte'de delirme krizleri sahnelerinde, höstsonaten / güz sonatı'ndaki isyankar ve depresif hâllerindeki performanslarıyla tüyleri diken diken eder, neden hollywood'da böyle bir oyuncu yok diye hayıflandırır.
genelde en iyi filmleri arasında det sjunde inseglet / yedinci mühür ve smultronstallet / yaban çilekleri gösterilir ama şahsi ilk beş bergman filmim şunlardır, sinemayla ilgilenen herkese tavsiye edilir:
1. viskningar och rop / çığlıklar ve fısıltılar
2. ansikte mot ansikte / yüz yüze
3. höstsonaten / güz sonatı
4. persona
5. en passion / anna'nın tutkusu
güncel Önemli Başlıklar