bugün

liv ullmann ve erland josephson'un başrollerinde oynadığı 1976 tarihli ingmar bergman filmi. bir psikiyatristi canlandıran liv ullmann'ın zamanla kendisinin hastalarının durumuna düşmesini anlatır. dr. jenny isaksson'un (liv ullmann) kabus görüntüleriyle olsun, ullmann'ın kriz sahnelerindeki performansıyla olsun bergman'ın ve ullmann'ın en iyi filmlerindendir.
orijinali dört bölümlük bir dizidir, sinemada gösterim için bu dört bölüm biraz da kısaltılarak birleştirilmiştir.
izlediğim en iyi bergman filmlerinden birisidir. çocuklukta içe bastırılan duyguların dışavurumunu fazlasıyla iyi anlatmıştır film. ve film buram buram acı ile doludur. jenny'nin bir çığlık sahnesi vardır ki, insanın içi acı ile dolar taşar. liv ullmann'ın ne denli iyi bir oyuncu olduğu bu filmde anlaşılabilir zannımca.

filmde jenny intihar etmek için ilaçları içtikten sonra duvarda parmaklarını gezdirirken parmaklarının yavaş yavaş aşağıya düştüğü sahne fevkaladedir.

görsel

filmde jenny ve tomas arasında şu harikulade diyalog geçer:

"-Birinin küçük bir çocuğu dolaba kapatmasını anlayabiliyor musun? Sence ürkütücü değil mi?
+bence çok ürkütücü
+duygusal olarak yaşamının sonuna kadar çöküntü yaşamanın, duyguların sürekli olarak etrafında olmasının ve seni boğmasının ve dediklerini kimsenin anlamadığı bir çocuk olmanın nasıl olduğunu bilir misin?
+bilmem. inananlar için bir formül vardır.
-ne demek istiyorsun?
+bu formülü ezberledim.
-bana da verebilir misin?
+gerçek olduğumu hissetmem için birinin bana ulaşmasını bekliyordum. gerçek olup, bunu tekrarlamak istiyordum.
-"gerçek" demekle neyi kastediyorsun?
+bir insanın çıkardığı sesi duymak ve bu sesin sahibinin en az o ses kadar güzel olduğunu bilmek. birinin dudaklarına dokunmak ve saniyenin binde biri kadar sürede dudakların birine ait olduğunu bilmek."

görsel

filmin sonlarına yakın ise şöyle bir replik geçer, yine harikuladedir:

"kapıda durup iki yaşlı insanın birlikteliğine baktım. ayrılmaları gereken gizemli noktaya yavaş yavaş yaklaşmalarına. şerefi ve tevazuyu gördüm. bir an için sevginin her şeyi kapladığını fark ettim. hatta ölümü bile."

görsel