bugün

maymun dul kadınların fuhşuna alet olur

16. yüzyılda istanbul'da maymun soykırımı yapılmıştı...

ilginç değil mi?
istanbul, maymun, sokırım falan filan.

durun anlatacak tengir abiniz...

işte istanbul'daki maymun katliamı ve bu katliamın müsebbibi maymunkeş abdülkerim efendi'nin hikayesi.
görsel

***
malum osmanlı 3 kıtada hüküm süren, akdeniz'i bir türk gölü haline getirmiş, hint okyanusunda, atlas okyanusunda, kara kıta afrika kıyılarında yelken basan korsan ve gemicilere sahip bir koca devlet idi.

maymunlar da iş bu gemilerde vazifeli birer memurdular.
adeta bir miço gibi gemilerde çalıştırılır maymun mahlukatı, gemi direklerine çok kolay tırmanmalarından ötürü de verdikleri hizmetlerde yararlı olurlar vesselam.

tabi bu gemiler zaman zaman istanbul kıyılarına gelir, beraberinde getirdiği ganimetleri satar sonra yeni maceralara yelken basarlardı.
iş bu gemilerimiz tarafından getirilen ve pek bir talep gören "mal"(!) kalemlerinden biri de maymunlardı.
bizim coğrafyamıza yabancı olan bu mahlukatlar payitahtta büyük alakaya mazhar olmuşlardı.

gemicilerin getirdiği maymunlar köle pazarlarında kapış kapış satılıyordu.

derken yıllar içinde istanbul'da maymun mahlukatının nüfusu hızla arttı. esnafa, halka zararları dokunmaya başladı. maymunlar ile ilgili şikayetler gelmeye başladı.

işte bu şikayetler üzerine dönemin rumeli kazaskeri abdülkerim efendi bir tahkikat başlattı. kendisi de bir olaydan dolayı bu maymun mahlukatından muzdarip olan abdülkerim efendi, istanbul'da maymun varlığına son vermek amacındaydı.

bu maymun mahlukatına pek alaka gösteren guruplardan biri de istanbul'un özellikle dul kadınlarıydı.
rivayet olunanlara göre istanbul'un genç ama dul dilberleri bu maymunlar ile cinsel ilişki kuruyorlardı ve bu durum halkın ağzına sakız olmuş, dilden dile dolaşmaktaydı.

maymunlardan kaynaklanan bu tip şikayetler ve ahlaka mugayir bu durum üzerine abdülkerim efendi bir cuma günü fatih camii'nde verdiği vaazda ateşli bir konuşma yapar, maymunların verdiği zararlardan bahsederek, üzerine bir de
"kadınların bu maymunları fena işlerde kullandığını" anlatarak cemaati gaza getirir.
galeyana gelen cemaati müslimin derhal azapkapı ve galata'daki maymun tüccarlarını basar ve olaylar gelişir.

takip eden günlerde rivayet odur ki, istanbul'da dalında maymun asılı olmayan tek bir ağaç kalmaz...

abdülkerim efendi maymunları bizzat kendi elleri ile asar, hatta iri olanları için istanbul'da darağaçları kurulur.

iş bu katliamdan sonra da abdülkerim efendi, "maymunkeş" lakabını alarak, "maymunkeş abdülkerim efendi" adını alır.

işte böyle hanımefendiler, beyefendiler.
görüldüğü üzre din yanlış kişilerin elinde adeta bir kıyım makinesine dönüşüyor.
şüphesiz ki maymunkeş abdülkerim efendi de bunlardan biri idi...