mezun kalmak

aslında bir yandan güzel, bir yandan kötü.

tüm sene boyunca rahat çalışma, konuları geniş geniş yayma imkanın var. konu eksiği diye bir olay olmuyor mezuna kalındığı zaman. ders çalışmak için bir sürü zamanın var, haftanın 4 gününde dershane 3 gününde boş. hedefinizde olan yer için sıkı çalışıldığında ve bu boş zamanlardan güzel bir şekilde faydalanıldığında güzel sonuçlar ortaya çıkabilir.

gelelim kötü yanlarına.

sizinle yaşıt arkadaşlarınız üniversite ortamlara akarken, siz dershane köşelerinde kendinizi bulabilirsiniz. en çok adama bu koyuyor. şahsen bende böyle olmuştu. ama bir zaman sonra buna da alışıyor insan, hem üniversite ortamını az biraz da olsa arkadaşlarınız sayesinde görmüş oluyorsunuz. işin güzel yanlarından biri de bu aslında- veya kendimi böyle kandırdım ben-.

gelgelim ikinci kötü aşamaya;sınav sıkıntısı. bu daha da felaket olay sanırsam. ikinci yılınız ve 2 senedir dershane-okul-ev üçgeninden kurtulamadınız. yaşıtlarınız üniversitede, siz hala sınavda. ''bu sene olmazsa ne bok yicem'' düşüncesi insanı zaten bitiyor cidden. ama bu da atlatılıyor .

benim fikrimce arkadaşlar, baktınız ki puanınız kötü. hedefleriniz var.

o zaman siktir edin boktan bir üniversitede boktan bir bölüm okumayı;kalın mezuna.

insana çok şey katıyor, hem de daha iyi bir hazırlanma olasılığı oluyor sınava.

edit: dokuz eylül ile ilgili kafasında soru olan varsa bir mesaj kadar uzağındayım.