bugün
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız15
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim18
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın12
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- hamas bir terör örgütüdür11
- sözlük kızından gelin olmaz16
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- şehirler arası aşk yaşamak8
- vatandaşlık farkı alan otel21
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- bik bik'in balona binmesi34
- anın görüntüsü13
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- bir kadının yemek ısmarlaması14
- ideal duş alma sıklığı14
- futbolcu ismiyle nick almak10
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi15
- icardi190524
- artificialintelligence15
- icardi1905 silik olsun kampanyası17
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- yol bitimindeki kuytu mekan8
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- erkeğe ne hediye alınır31
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- uzağı göremeyen insan9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım18
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı15
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
entry'ler (49)
Kendisini "zalim istanbul" adlı dizideki doktorlara yönelik kelimelerle tarif edilemeyecek ahlaksızlık ve karaktersizlik dolu skeci rahatlıkla oynadığını gördüğüm ana kadar severdim. Malesef karakter duruş efendilik falan artık sadece beyni tuvalet kiri kadar olan senaryo yazarının bile satın alabileceği birşey olarak tatihte kaldı memlekette... yazıklar olsun sana ucuz mahlukat.
satış temsilcilerinin yalanla dolanla kart sattığı banka. karta ait olmayan özellikler kartınmış gibi anlatılıyor, sonra kartla rezil olunuyor.
konuyla ilgili şikayet açıldığında da hiçbirşey değişmiyor. yani 15 yıllık müşterisinin memnuniyeti umrunda değil. dolayısıyla gönül rahatlığıyla terk edeceğim bankadır.
konuyla ilgili şikayet açıldığında da hiçbirşey değişmiyor. yani 15 yıllık müşterisinin memnuniyeti umrunda değil. dolayısıyla gönül rahatlığıyla terk edeceğim bankadır.
Ülkemin şu saman tadında tekdüze tek sesli zamanlarında en çok özlediğim insanların başında gelir. Bu renksiz toplumun yani sizlerin tahammül edemediği, bir dinle yahu diye ikna ettiğim akrabalarımın en sıkıcı üyelerinin bile birşeyler öğrendiği övgü sıfatı yerine sadece var olduğu için takdir edilesi insandı Türkiye için. O benim abimdi ulan, hiç tanışmadık ama, o kadar şey öğrendim ki ondan. Şiiri, soru sormayı, mantıksal sorgulamayı, farklı olmayı, dobra ve dürüst olmayı... bir üniversite hocamdan daha çok şey öğretti yeri geldi. Bugünlerde o kadar özlüyorum ki, konuşacak kimse yok, olsa da cesareti yok, seni hayallere götüren yok... bir gün inşallah geri dönersin.
Seninle büyüyen adamlardan biri.
Seninle büyüyen adamlardan biri.
212 avm şubesine asık suratlı türbanlı ablaları doldurmuş, eskiden sevdiğim, kaybettiği kalitesi ve duruşuyla bir daha pek uğramayacağım giyim markası. Markette bile hoşgeldiniz iyi günler derler. Yazık
ykm grubuyla birlikte aynı satış politikasına sahip firma. bunların mağazalarına resmen girmek istemiyorum bu politika yüzünden. o da şu: satışın belirli bir yüzdesi tezgahtara gidiyor. dolayısıyla tezgahtar da ürün etiketinin üzerine kendi kod numarasını yazmaya çalışıp duruyor.
ilk başta 'aman canııım çocuklar da kazansın' mantığıyla bana da iyi gelmiş ancak sonradan işin bokunun çıktığını gördükçe bu mağazalardan alışveriş bir strese dönüşüyor.
tabi süper akıllı türk tezgahtarlar da işin en kolayını bulmadan etmemiş. sizi izliyorlar iki saat orada model bul dene çıkar git tekrar al götür getir kan ter içinde kal en son beğenmeye yakın yanınızda bitip 'bu nasıl oldu abi beğendin mi?' gibisinden satışı sahiplenme heveslerinin anlaşılmadığını düşünmeleri de cabası. ya da herşeyi yine kendiniz yapıp kasaya doğru giderken 'abi verin siz onları ben kasaya bırakayım' diyip yolda etikete kodunu yazmak falan gerçekten aciziyet. modern zamanların aleni yalancılığı işte. yüzüme bakarak abi kodumu yazabilir miyim? dese yemin ediyorum samimiyetinden yaz koçum dersin. ama bu kuntizlik bu sahtekarlık ayıp be.gerçekten haksız kazanç kardeşim bu yapmaya çalıştığınız. beni de mağazalarınızdan iğrendiriyor artık, girmek istemiyorum. haberiniz ola...
ilk başta 'aman canııım çocuklar da kazansın' mantığıyla bana da iyi gelmiş ancak sonradan işin bokunun çıktığını gördükçe bu mağazalardan alışveriş bir strese dönüşüyor.
tabi süper akıllı türk tezgahtarlar da işin en kolayını bulmadan etmemiş. sizi izliyorlar iki saat orada model bul dene çıkar git tekrar al götür getir kan ter içinde kal en son beğenmeye yakın yanınızda bitip 'bu nasıl oldu abi beğendin mi?' gibisinden satışı sahiplenme heveslerinin anlaşılmadığını düşünmeleri de cabası. ya da herşeyi yine kendiniz yapıp kasaya doğru giderken 'abi verin siz onları ben kasaya bırakayım' diyip yolda etikete kodunu yazmak falan gerçekten aciziyet. modern zamanların aleni yalancılığı işte. yüzüme bakarak abi kodumu yazabilir miyim? dese yemin ediyorum samimiyetinden yaz koçum dersin. ama bu kuntizlik bu sahtekarlık ayıp be.gerçekten haksız kazanç kardeşim bu yapmaya çalıştığınız. beni de mağazalarınızdan iğrendiriyor artık, girmek istemiyorum. haberiniz ola...
çevrelerinde değişen şey sadece saat olduğundan olsa gerek, her bikaç anonstan birinde :
- günün ikinci yarısının ilk saatinden herkese merhaba!
- ayın son cumasının bu muhteşem öğleden sonrası ne şukela değil mi ?
- sabah yayınımızın ikinci yarısının son 15 dakikasına girmiş bulunuyoruz
- yağmurlu bir çarşamba öğleden sonrasının* akşama bağlanan üçüncü çeyreğinden...
tarzında sonsuza uzanan gereksiz ve beyin yoran tespitler yapıp durmalarıdır. gerçekten beyin yorar. sanki sen o zaman dilimini en ince ayrıntısına kadar tanımladın da n'oldu? başın göğe mi erdi? dedirtir
- günün ikinci yarısının ilk saatinden herkese merhaba!
- ayın son cumasının bu muhteşem öğleden sonrası ne şukela değil mi ?
- sabah yayınımızın ikinci yarısının son 15 dakikasına girmiş bulunuyoruz
- yağmurlu bir çarşamba öğleden sonrasının* akşama bağlanan üçüncü çeyreğinden...
tarzında sonsuza uzanan gereksiz ve beyin yoran tespitler yapıp durmalarıdır. gerçekten beyin yorar. sanki sen o zaman dilimini en ince ayrıntısına kadar tanımladın da n'oldu? başın göğe mi erdi? dedirtir
Dışı güzel içi pek bir kof ama konsept siteler yapan şirket. Bir kaç gün önce haliç nef sitesine taşındım. Şu an içerisindeki ankastrenin dandikliğine mi şaşırayım derken oda lamba düğmesi elimde kalıyordu. evdeki sorunlar için çağırdığınız kendi teknik servisleri bile kullanılan malzemenin kalitesizliğinden yakınıyor. Her dairede başka bir sorun var, kimisinin sıcak suyu yok. Pay ölçer sistemiyle yaktığını ödeyeceksin dediler ortak ücret çıktı.ha güzel yanları yok mu var : anlaştıkları taşıma şirketi on numara. Buradan kendilerine teşekkürü borç bilirim. Lakin ytong ve kartonpiyer duvar, ayarı bozuk pencereler, elektrik sorunları, ha son olarak şu an internet yok sitede, ve ne zaman geleceği belli değilmiş... Taşınmayı düşünenlere bir spoiler olsun. Teşekkürler nef.
hakkında pek az* entry görünce şaşkınlıkla karşılaştığım belki de senenin en iyi konserlerinden birisidir. maçka küçükçiftlik parkta olacaktır ancak bu durumda sözlük temsilcisi falan gibi bir durumda kalacağım sanki.
haber kaynağı hürriyettir. çarpıcı olansa videonun yaklaşık 1. dakikasında olay yerini sanki hiçbirşey yokmuş gibi terkeden montofondur efendim. bakın videoya şaşırın kalın. memleket bu halde.
http://webtv.hurriyet.com...n-gence-boyle-carpti.aspx
http://webtv.hurriyet.com...n-gence-boyle-carpti.aspx
cam çerçeve kampanyası yaptığını beyan edip gitmeme neden olmuş, ancak bir başka esnaf kurnazlığı yapmaya çalıştığı 1. dk da anlaşılıveren, ekstra olarak cerrahpaşada bulunan şubesindeki saygısızlık seviyesizlik ve ukalalık diz boyu olan optik mağazalar zinciri.
sen ben diye konuşmayı meziyet sanan ve kibarlığı 10 sn süren insanlar zincirinin işletmelerinin bir başkası. kampanyaysa zaten fiyasko. SGK nın reçetelerinde geçersiz, kendi koydukları saçma sapan fiyatlarda geçerli. sıradan cam sıradan çerçevede geçersiz vs vs.. vakit kaybı sinir kaybı, gidin görün sizde bolsa.
özetle,
(bkz: hadi canım)
sen ben diye konuşmayı meziyet sanan ve kibarlığı 10 sn süren insanlar zincirinin işletmelerinin bir başkası. kampanyaysa zaten fiyasko. SGK nın reçetelerinde geçersiz, kendi koydukları saçma sapan fiyatlarda geçerli. sıradan cam sıradan çerçevede geçersiz vs vs.. vakit kaybı sinir kaybı, gidin görün sizde bolsa.
özetle,
(bkz: hadi canım)
öyle anlatıldığı kadar da matah olamamış güzide okul, fakülte. her bölümde farklı bir hoca ordusuyla karşılanırsınız, her stajda önce onlara alışırsınız. lakin huyuna suyuna gitmekten benliğinizi kaybedersiniz, durduk yere gün sonunda sigara yaktırırlar insana.. zaten bu ego savaşlarıdır şu anki hükümetimizin doktorlara kastının temellerini atan.
içtenlikle söyleyebilirim, bu düzeni bu saçma politikaları hak etmişler zamanında. üstelik hala bu anlayışta devam ediliyor ya orası da çok anlamsız. yazdıklarımdan tüm hocalara salladığım anlaşılmasın. bilakis bizlere öğretenler ve işlerini en iyi yapanlar yine onlardır haklarını ödemek zordur, lakin madalyonun diğer tarafını da artık görmüş olmalarını bekliyorsunuz, ama hala birçoğunda bu içgörü yok malesef...
içtenlikle söyleyebilirim, bu düzeni bu saçma politikaları hak etmişler zamanında. üstelik hala bu anlayışta devam ediliyor ya orası da çok anlamsız. yazdıklarımdan tüm hocalara salladığım anlaşılmasın. bilakis bizlere öğretenler ve işlerini en iyi yapanlar yine onlardır haklarını ödemek zordur, lakin madalyonun diğer tarafını da artık görmüş olmalarını bekliyorsunuz, ama hala birçoğunda bu içgörü yok malesef...
istanbul tıp fakültesi* da bulunan, kaplıca vb paramedikal işlerle uğraşan, aslında uğraş alanı zevkli olan bölüm. lakin bu fakültedeki asistanların bölümü biraz yanlış anlamış olacak ki, genelde pek de insancıl olmadığı görülmektedir. yazık.
aradaki farklar için:
(bkz: tıbbi ekoloji)
(bkz: ekoloji)
(bkz: ekosistem)
(bkz: vahşi yaşam)
aradaki farklar için:
(bkz: tıbbi ekoloji)
(bkz: ekoloji)
(bkz: ekosistem)
(bkz: vahşi yaşam)
köprüde trafik diye link veren, haber ekibini oralara gönderip kayıt aldıran ama köprünün baya aktığı videonun yer aldığı bok püsür dolu site.
şırnak ili, idil ilçesi kaymakamı. yüzsüzlüğün son göstergesi. artık kimin ne baskısına görevini ve haysiyetini sattıysa, üç tane vasıfsız yurt görevlisinin işten çıkarılması sorununu çözemeyip koca okulun kapanmasına ve 150 kızcağızın köylerine geri dönmesine göz yummuş şahsiyettir. vebali boynuna...
kaynak : hürriyet
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/19697700.asp
kaynak : hürriyet
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/19697700.asp
"herkes renkleri aynı mı alıgılıyor?"
"eğer evrimsel geçmişinizle alakalı bir renkse onu çoğumuz aynı, ancak kişisel deneyimlerimiz (sevinçli, üzgün olduğumuz anlarda seçtiğimiz ve kullandığımız renkler gibi) ile ilgili bir renk ise onu farklı algılıyoruz. burası kesin."
yıllardır kafamdaki bu soruyu birinin yanıtlamasına çok sevindim, ancak yine bir ingiliz dölünün yanıtlaması beni üzdü ...
(bkz: bbc)
"eğer evrimsel geçmişinizle alakalı bir renkse onu çoğumuz aynı, ancak kişisel deneyimlerimiz (sevinçli, üzgün olduğumuz anlarda seçtiğimiz ve kullandığımız renkler gibi) ile ilgili bir renk ise onu farklı algılıyoruz. burası kesin."
yıllardır kafamdaki bu soruyu birinin yanıtlamasına çok sevindim, ancak yine bir ingiliz dölünün yanıtlaması beni üzdü ...
(bkz: bbc)
türkiye'nin yüz karası öğretmenevlerinden birisidir. şöyle ki,
güzelim şehrimiz bursa'da bir gece kalmam gerekti ve yılların aile geleneği öğretmenevinde kalayım dedim. hay o fikrime tüküreyim.
bahsettiğim sene 1998 falan değil sözlük, iki hafta öncesi. asansör her katta kalıyor, resepsiyonda görevine yanlışlıkla gelmiş telefonda ve yüzyüze bile sizinle kavga edecekmiş gibi konuşan bayanlar* ve en önemlisi elbette odalar. tarifi pek mümkün değil, gidip görün diyeceğim ancak ne gidin ne de görün. şehrin göbeğinde hala 30 yıl öncesinin servis ve hizmet anlayışı.
sonuç : bursada sokakta yatın ancak burada kalmayın. müdür de istifa etsin, limon falan satsın. lütfen.
güzelim şehrimiz bursa'da bir gece kalmam gerekti ve yılların aile geleneği öğretmenevinde kalayım dedim. hay o fikrime tüküreyim.
bahsettiğim sene 1998 falan değil sözlük, iki hafta öncesi. asansör her katta kalıyor, resepsiyonda görevine yanlışlıkla gelmiş telefonda ve yüzyüze bile sizinle kavga edecekmiş gibi konuşan bayanlar* ve en önemlisi elbette odalar. tarifi pek mümkün değil, gidip görün diyeceğim ancak ne gidin ne de görün. şehrin göbeğinde hala 30 yıl öncesinin servis ve hizmet anlayışı.
sonuç : bursada sokakta yatın ancak burada kalmayın. müdür de istifa etsin, limon falan satsın. lütfen.
son olarak adalet bakanlığı sınavında yine işini eline yüzüne bulaştırıp hala hatayı başkalarının üzerine atan, bir özür dilemeyi bile beceremeyen terbiyesiz ve vicdansız kurum.
o yaptığınızı işten dolayı kazandığınız paralar size nasıl helal, nasıl çoluğunuza çocuğunuza yedirebiliyorsunuz anlayabilmek güç.. iş-görev ahlakını, meslek onurunu geçtim salt insan olduğunuzdan ötürü bir onurunuzun olması gerekmez mi acaba sayın ösym.
o yaptığınızı işten dolayı kazandığınız paralar size nasıl helal, nasıl çoluğunuza çocuğunuza yedirebiliyorsunuz anlayabilmek güç.. iş-görev ahlakını, meslek onurunu geçtim salt insan olduğunuzdan ötürü bir onurunuzun olması gerekmez mi acaba sayın ösym.
where are you going morning morning?*
ülkemizde kritik durumdaki hastalara sağlanan psikolojik desteğin eksikliğinin aşağı yukarı malesef tam göstergesidir.