13.12.2009 yazar olduğumu unuttmusum yazmış olduğum entryi görünce ayıldım.

nefret yasaları ya da diğer adıyla önyargı yasaları, ırk, din ve köken kavramlarını içerecek şekilde ilk olarak 1980'lerde amerika'da kabul edilmiş, zamanla avrupa'lı devletlere de yayılmıştır. amerika'da nefret yasalarının yürürlüğe konmasının ve nefret suçlarının en ağır şekilde cezalandırılmasının başlıca nedeni amerika'nın etnik, dini, kültürel farklılıklardan oluşmasıdır. bir göçmen ülkesi olan ve amerikalı üst kimliği oluşturarak toplum içi uzlaşmayı ve düzeni sağlamaya çalışan abd'nin başını ağrıtan başlıca sorun ülkedeki ırkçılık ve ayrımcılıktır. nefret yasaları 1990'larda cinsel suçları da kapsayacak şekilde genişletilmiştir.1997 yılında en ağır suclardan biri olmuştur.

yeni türk ceza kanununda nefret suçuna karşılık gelen maddelerden en yakın olanı 216 maddedir madde 216 1 halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 2 halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 3 halkın bir kesiminin benimsediği dinî değerleri alenen aşağılayan kişi, fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması hâlinde, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. http://www.tbmm.gov.tr/kanunlar/k5237.html

araba surmesini öğrenen hayvanın ilk eylemi olarak tanımlanan cümle.

(#2578592)

(bkz: kurtlerin bu ulkeye verdikleri) başlığı ile birleştirilmesi gereken bir başlıktır. zaten olay burdan cıkmamışmıdır tıplı cocuklar gibi oyuncağımı kırdı bende onun oyuncağını kıracam. veya oyuncağımı kırdı ben onun anasını sikecem. başka açıklaması varmıdır zerduşlar. bi siktirin gidin masturbasyon yapın film seyredin uyuyun. unutmayın klavye masturbasyon aleti değildir.

kim bilir belki doğrudur. bilem kaç şehit, bilmem kaç mikyar dolar ama vermedikleri ve yapmadıkları bişey biliyorum ben klavye başına gecip bu ülkem için, bu anam içim bu babam, için diyip spiderman lik taslayıp örümcek beyinlilik yapmamıştırlar.

anan güzel mi?

"mükemmel ötesi servis ağına sahip türkiyenin göz bebeği teknoloji merkezi" bu cümleyi söyleyen birine denk gelseniz aklınıza hemen iki şeyin gelmesi lazım ya bu adam ya hesap makinası bile olmayan bi ülkeden geliyor yada vestel ile taşşak geciyor. yetkili servis ile mücadelerim de * hep şu cümleyle karşılaşıyordum "işte efendim bölge müdürümüzle konustuk haberler iyi şöle olacak böle olacak". bir kaç seferden sonra kim bu bölge müdürünüz diye soru cümlesi çıktı ağzımdan; x bey telefonu varmıdır, vardır alabilirmiyim telefonu tabi neyse lafı uzatmadan telefonu alan ben işyerime doğru yürümeye başladım yolda şu x beyi bi arayayım da yetkili servis'in benden sakladığı bi durum olay mı var diye düşündüm aklıma bin bir türlü şeyler geliyor uzaylılar ürünlere izleme cihazı mı yerleştirmiş, olayın farkına varan nasa ürünlere el mi koymuş. bunun gibi bin türlü teori üreterek işyerime vardım. ahizeyi kulağıma götürdüm ve beni bölge servis müdürüne bağlayacak sihirli numaraları çevirdim. bölge servis müdürü ile aramızda geçen diyaloğu bire bir aktarayım,

b : ben
bsm : bölge servis müdür

b: x beylen mi görüşüyorum
bsm: evet ben x bey
b: ben falanca yerden falan kişisi 2 aydır serviste bekleyen monitörlerim var onunla ilgili sizi şey ettirdim.
bsm: evet dinliyorum sizi ( sanki haberi yok )
b: (yüce zeus yardım et bana anlata anlata dilimde tüy bitti mına koyim) peki sizede anlatayım x bey benim şu an falan yerin servisinde bekleyen iki adet 17" monitörüm var bu ürünlerden bi tanesinin 6 gelişi, diğerinin de 2 gelişi ve her gelişlerinde en az 1 ay beklediler. bu iki monitörün kartları değişti tüpleri değişti renk kartları değişti düğmeleri değişti ve bir kaç parçası daha değişti aklıma gelmiyor servis fişlerine bakmam lazım . tabi bu değişti dediklerimden neyin değişip neyin değişmediğini bilmiyorum servisinizin bana dsöylediklerimden ve elimde olan servis fişlerinden yararlanarak size söylüyorum en son anakartları değiştirilip teslim edilecekti ki yine bi arızası çıktığı söylenip ürünlerin değiştirilmesi gerektiğini sizin onayınız alındıktan sonra değiştirileceği söylendi 2 hafta gecti halen görüşmeleri devam ediyor herelde sizinle.
bsm: biz öyle kafadan değişim yapmıyoruz arızası ile ilgili net sonuc bildirilmemiş henüz bana.
b : peki bu benim sorunum mu
bsm : siz nerden aldınız bu ürünleri ( adammın içini okuyabiliyorum nerden bulaştın lan bu markaya samsung, philips dururken ne bok yemeye vestel diyor sanki)
b: falan yerden
bsm: falan yer vestel mönitör mü satıyor ( ne dediğini bilmyenen servis müdürü senin o müdür koltuğuna sokayım)
b: ne alakası var şimdi nerden nasıl alındığı
bsm: alakası var
b: neyse sonuc ne olacak ve ne zaman olacak
bsm: ben servis ile bi görüşeyim seris sizi bilgilendirecek.

evet şimdi bu konuşmadan sonra kalakaldım ortada ürünleri aldığım yerin konu ile alakasını, elimde garanti belgesi var faturaları nerde şimdi işin yoksa uğraş dur. size tavsiyem uzak durun şu markadan cidden malları kalitesiz ve dandik bi servis ağları var en önemlisi yetkili kişilerin yetersiz olmaları. bölge müdürü resmen servisini bana şikayet ediyor ürünlerin arızları bulunamadı diye.

(bkz: siktim öldü)

(bkz: gabi yerli)

ikinci öğretim ağırlıklı ev ise

sabah kahvaltısı ( 1:30 civarı) rafadan yumurta
öğlen yemeği ( 4:30 civarı) tavadan yumurta
akşam yemeği ( gece 3 civarı ) karışık yumurta

sanal ortamda en fazla zaman gecirdiğim oluşum, yürüyen aksamında pek sorunu olmayan ama teknik aksamı baya bi hırpalanan. bir aya yakın bir suredir serviste, olup bomba gibi dönecek sözlüktür.

dengesiz topluluğun piyonları imiş böyle buyurdu zerduş.

(bkz: dervisin fikri neyse zikri de odur)

uludağsozluk ahalisi olarak yeni bir tesbit ile karşı karşıya bulunmaktayız. daha açık bir ifade ile dengesiz olduğu beyan edilen topluğumuz kürtler. sorarım size ey ahali geri zekalı olan bireyin başka bireye "lan bu gerizekalı demesi nasıl birşeydir. *

mavigeceler : tuttuğunu sikeceksin mına koyim

entryme başlarken ilk önce zeus, tanrı, ra aklıma gelen gelmeyen bütün tanrılar beni affetsin. şimdi kime yanarsın ey okuyucu gazatenin böyle bi haber yapmasına mı ? bu gazateyi alıp okuyana mı? bu manşeti buraya taşıyana mı? yoksa benim gibi salağın bu başlığı okuyup dellenmesine mi. cevap veremiyorsun dimi okuyucu. nasıl geliştiği ordakiler haricin de bilenin olmadığı bu olayı sırf traj uğruna mındar eden vatan gazatesi genel yayin yönetmenin kellesine şaplağımı patlakmak isterim ama, işte elimde ve muktelif diğer organlarımda patlaması ihtimalini göz önüne alarak susuyorum.

yaşam standartlarımızla ters orantılı durum olsa gerek. katagorize etmenin dayanılmaz hafifliğinden dem vuran olursa ben demlenmişim ağabey derim çıkarım işin içinden. asgari ücretle çalışan amcadan bahsedelim akşam eve dönüşte sömürülmüş bi halde, pazar önünden geçerken eve götürmesi gereken müktelif gıdaları parasına göre elemektedir. tamamiyle maddi valıklardan da vuku bulan eylemler de değildir hani, vardır kültürümüz de küfürbazlık.

- mına koyim domates değil altın sanki 2 tane yeter.
- vay anasını patlıcanın fiyatına bak tokiden ev alırım bunu alacağıma.
- miktiğim kabağına bakmak bile parayla lan.

pazarı gecip eve vardı üst baş değişimi yemek yeme ince ve kalın bağırsağı boşaltma işlemlerinden sonra tv karşısına geçirelim amcamızı

(dandik reklamlar üfürükten diziler ve full magazin sikerim ben işi anlatırken bile kufre sevkediyo insanı amcamızın tv hakkındaki yorumunu almaalım iyisimi.)

şimdi asgari ücerete az bişey demiyecem çok bişey zam yapalım mesela 6 kat atrılalım.

amcamız sömürülmüş ama emeğinin karşılığı almış bi durumda, tekrar pazar önünden geçsin.

-kolay geldis ustam nasılsın hele ver ordan iki kilo domates.
- yeğenim şu hormonsuz patlıcandan 1 kilo tartsana
- ( kabak lazım sorusuna) aslanım hanım kabak sevmiyor sen bize taza fasulye ver.

pazarı gecip eve vardı üst baş değişimi yemek yeme ince ve kalın bağırsağı boşaltma işlemlerinden tez elden bitirip bilgisayar kaşısına geçer sıkıldıktan sonra DVD keyfine bakar.

(bkz: ev adresini ver)

laetitia casta yılışıyor ben yüz vermiyorum.

"Bu attığım ikinci ve son şikâyet mesajım 1,5 aydan beri serviste bekleyen iki adet 17" siyah monitörüm var her arayışımda değişik sorunlar söylenip beklemem gerektiği söylendi. Çarşamba günü aramayıp kendim servise gittim. istenilen parçaların geldiğini büyük ihtimal ürünlerin akşama teslim edileceği söylendi. Bu gün cuma ürünler halen teslim edilmemiş. Olurda! Servis binası mı çöktü yolda kaza mı yaptılar merakından bu gün bi daha servise gittim ve başka parça isteneceği başka arızalarının çıktığı söylendi. Yapılan işe yabancı olmadığımdan power kabloları hariç bütün aksamların değişmiş olması gerektiğini bana söylenen arızalardan biliyorum." şasesini istedik geliyor kart istedik geliyor düğmeleri bozuk değişecek" akla gelebilecek her türlü arıza söylendi. Anladığım kadarıyla iki hafta daha sürer. vestel 'e ait hiç bir ürün kullanmak istemiyorum gerekli olan başvuraları bu gün itibari ile yaptım. gerek tüketici hakları gerek il hakem heyetine. Bundaki sebep beklediğim 1,5 ay değil. Şimdi ve daha önce muhatap olduğum yetkili servislerin tutumu ve ürünlerin kalitesizliği. Daha önceki yetkili serviste de 2 ay bekledim yetkili servis değişince vestel adına sevinmiştim. şu an serviste olan ürünler daha önce 2 ay beklediğim ürünlerle aynı olanlar son gidişiyle 6 defa servise girişi oldu ve 2 kere hiç bir işlem yapılmadan tamir edildi diye ürün servisleriniz tarafından bana teslim edildi. Dalga geçer gibi ki dalga geçiyorlardı.. Bütün bu gelişmelere rağmen halen sizinle muhatap olmam vestel in büyüklüğü değil benim vestel den daha büyük olmamdır."

yok kaletesi yok ihracaatı bilmem neyi sikerim ben böle televizyonu böle markayı böyle kaliteyi.

(bkz: ne diyem mahmut mu diyem)