bugün

Sınıfta öğretmen sormuş: Dalda üç kuş var, birini vurdum kaç tane kalır? Çocuk cevaplamış: Hiç kalmaz örtmenim. "Olur mu oğlum" demiş öğretmen, "2 tane kalır." "Olmaz öğretmenim" demiş çocuk, "siz birini vurunca diğerleri aptal değil ya sesten ürküp kaçarlar..." Öğretmen şaşırmış ve " Aferin oğlum, cevabın yanlış ama düşünce tarzını beğendim." demiş. Sonra çocuk, "Öğretmenim, ben de size bir şey sormak istiyorum: Karşıdan üç tane bayan geliyor, üçü de dondurma yiyor, ama biri yalayarak, biri ısırarak, diğeri de emerek yiyor dondurmayı. Sizce bunlardan hangisi evlidir? " Öğretmen kızmış ama, cevap veremedi dedirtmemek için belli etmemiş, "Emerek yiyen evlidir" demiş. Çocuk, "Olur mu öğretmenim ne alakası var, parmağında yüzük olan evlidir" demiş, "Ama düşünce tarzınızı beğendim."
h-hoca ö-ögrenci
h -evladım tahtada yazan kelimeyi oku.
ö -hocam ben ingilizce bilmem.
h -evladım 4 yıldır boşa mı anlatıyoruz.
ö -hocam ben 18 yıldır türkçeyi öğrenmedim.
öğrencinin bu cevapı üzerine hoca tokatı patlatır.
blok ders yapmaya karar veren hocanın dersinde sıkılan kız:
- bir ara versek mi hocam ya.
+ sen bana bir ara verirsen ben de sana bir ara vericem anlaştık mı kızım?
kız mosmor.
Matematik dersinde fonksiyonlar işlenmektedir.
öğrenci:hocam doktor olursam fonksiyonlar ne işime yarayacak?
hoca: fonksiyon bilmeden doktor olacağını mı sanıyorsun?
din dersinde sınıfın kara behlül ü çok konuşmaktan tahtaya sözlü için kalkar:öğretmen söyle bakalım kb insan bunalıma ya da depresyona girince ne gibi yollara başvurmalıdır.ipucu vereyim 5 vakit yapılır
kb:içki ve sigara içebilir
öğrt:otur salak herif 0
kb:naptım ben yha mal garı yine bana taktı.
öğrt:ne dedin sen
kb:doğru cevap neydi diyorum kendi kendime
öğrt:delimisin sen
kb:(içinden)he deliyim oç garı.
ne için gülüyorsunuz söyleyinde biz de gülelim.
sınav esnasında:
- Uğur nedir o elindekiler?
-hocam vallahi dün gece çalıştım ordan kalmış hemen sileyim.
fen ve teknoloji dersi(1)

-yunus ne yapıyorsun sen orada?
-sosyal bilgiler ödevimi yapıyorum öğretmenim.
-ders sosyal bilgiler mi oğlum_
-hocam sosyal öğretmenimiz ödevimi yapmadım diye hep beni dövüyor.
-aşk olsun yunus benim verdiğim ödevleri yapmıyorsun, sosyal öğretmenin dövüyor diye onun ödevlerini yapıyorsun!
-siz de dövün sizin ödevlerinizi de yapayım hocam.
not1: öğretmen şok içindedir ama çabuk atlatmıştır. sebebi;
not2: bu çocuk menenjit geçirmiş ders ile alakası olmayan bir çocuktur.

fen ve teknoloji dersi(2)

Furkan: -hocam ya fen kitabım yok!
- Furkan! o kitap senin miydi?
-??!
-ben o kitabı az önce merdivenlerden aşağı koşarak inerken gördüm. bilseydim senin kitabın olduğunu durdururdum.
-öğretmenim gerçek mi ya?
-??
not: gerçekten inanıp ders boyunca dövündü bu öğrenci.

fen ve teknoloji dersi(3)

öğretmen yeni gelmiştir ve ders boyunca susmayan öğrenciyi tahtaya kaldırarak şöyle der:
-ders sonuna kadar şurada psikolojini dayak yemeye hazırla.
dersin sonunda öğretmen öğrenciye dönerek sorar: -psikolojin dayak yemeye hazır mı?
-hayır öğretmenim.
öğretmen zilin çalması üzerine tüm öğrencileri sınıftan çıkarır. cezalı öğrenciyi yanına çağırır.
-hazır mı psikolojin?
-hayır öğretmenim.
-bak madem psikolojin hazır değil seni dövmeyeceğim. ama arkadaşlarına öğretmen beni dövmedi demeyeceksin tamam mı?
-tamam öğretmenim.
Not: arkadaşlarına öğretmen beni dövdü diye anlatmış.
ilkokul 1. sınıf öğrencisi alnını çarpmış ağlıyordur.etrafındaki yardımsever, çığırtkan arkadaşları koşarak nöbetçi öğretmenin yanına gelirler:
-öğretmeniiimmmmm,öğretmeniiiimmm!!!
-emre çok ağlıyoooo, alnı böyle ciğer gibi kıpkırmızı olmuş.
öğretmen emrenin yanına gider ve sorar:
-oğlum ne oldu anlat bakalım.
-öğretmenim ben şimdi böyle koşarkene bi baktım ki duvara çarpmışım.
öğretmen:
-oğlum görmedin mi karşında koskoca duvarı?
emre:
-ya öğretmenim duvarı gördüm ama duramadım ki toslayıvemişim.
-sen söyle oğlum neymiş, anladın mı?
+ben, anlamadım hocam
-dinledin de mi anlamadım
+dinlemedim hocam
-yapmaaa
mesajlaşarak diyalog kurmak daha bir zevkli ve ihtiras doludur.
lisede pikniğe gidilme sözkonusudur

öğrenci; hocam yer kalmamış ben de gelmek istiyordum.
hoca; dert etme oğlum bagajda gene gidersin.
ö; hocam sizin bagajınızda mı ?
h; yok ben seni benim vites topuzunun üstünde götüreceğim !
Ankara hukuk fakultesi 3. Sinif.

Arkadaslar hangisi karisimdir?
Tuz, seker, su, tuzlu su.

- hocaaaa bu ne simdi!
yıllar önce lisede yaşanmıştır.

--boş ders--

-siz ne tartışıyorsunuz evladım?
+hocam 11 eylül olayları ekimde oldu diyor arkadaş!
-(gayet ciddi ve kendinden emin)o da amma atmış be. 11 eylül olayı temmuz ağustos gibi olmuştu.

--boş ders--

--bir matematik dersi--

-hocam şunu bir tokatlayın allah aşkına!
+gümüşhanelesek olmaz mı xxx?* (sınıfta iğrenme belirten sesler vardır)
-hocam en iyisi siz malatyalayın onu. (sınıftan hayvani kahkahalar yükselir.)

--bir matematik dersi--
saat 22.10 olmuştur ve hoca hâlâ bırakmamıştır. öğrencilerden biri* haykırır.

ben: hıaaaoooof.
hoca: what was that voice? * *
ben: the voice of getting bored.
hoca: what can i do?
ben: sometimes.

bu da böyle bir anımdır sözlük o zaman daha komiktir sadece paylaşmak istedim.
**
lise 2 de zil çalmıştır derse geç kalınmıştır
-nerdesin sen?
-tuvaletteydim hocam..
-zil çaldı duymadın mı?
-yarım mı bıraksaydım hocam

hoca hariç herkes yerlerdedir.
Lisede hocalara trip atardım. Çok tatlıydim ya.

- Passionate...
* hocam
- Xxx neymiş?
* yyy ymiş hocam.
- Dersi dinlemiyorsun ama
* ama çok önemli bi şey var
- Neymiş o
* soylenmez
- o zaman teneffüste konuşun
* ( hayır ama bakışı)
- Gel sen hadı buraya otur
* hocam hep beni ayırıyorsunuz
- Küsme ya
* küstümmm
- Gel hadi öpeyim barışalım

--

Tarih hocamız yazik adamcagiza yapmadıgimiz kalmamışti
Hep gülüyordu bakıp. Aşık olcak duruma gelmisti zaten.

- Passionate konuşma arkadaşinla
* sizle mi konuşayim hocam
- ( ellerini bağlar, güler) dersi dinle hadi
--

( bi gün derste yemek yiyorum)

- Passionate
* hocammm
- Napiyosun
* ders dinliyorum
- Yemek yeme derste
* ama çok açıktım hocam. Siz de yiyin nolur çok güzel. ( çatali uzatırip: ister misiniz)
- ( yine hoşuna gitti, yine güldü)

Böyleydi işte. Hepsi beni çok severdi.

Edit: bi matematik hocam vardı çok iyiydi adam ya yine.
Bi gün ben sınavdan düşük almıştım üzüldüm baya. 55 miydi neydi.
- Passionate noldu
* hocam çok üzüldüm notuma bakın
- Çalışmadin mi
* hocam çalışiyorum olmuyo.
- Üzülme yahu. Bakarız çaresine
* hocammmmm( gülücük)

- Passionate gel
* geldimmmmm
- Şimdi bakalım.. Surdan iki puan daha versek.. Burda beş vermişim. Çok vermişim de, hadı altı yapayım onu
* hocam bi tanesiniz yaaa
baştan söyleyeyim komik diyaloglar değildir.
+ben
-öğrencim

+selin gelip bir şeyler söyledi senin hakkında doğru mu?
-hocam valla yalan söylüyor, zaten okulda adı çıkmış!
+ulan sana ne! sen çok düzgün adam mısın ulan!
-hocam!!!
+söyledikleri doğru mu değil mi?
-hocam....
+olum konuşsana lan!
-hocam el kadar etekle geziyo o suçlu değil de biz mi suçluyuz?
+şimdi senin pantolonun yıtrılsa götün gözükecek, sikmem mi lazım seni oğlum?
-hocam böyle konuşmasanız olmuyo ama!
+yapma ya gücüne mi gitti!
-evet gitti!
+boruna gitsin!

ağız burun girdim ardından, iyice bir dağıttım tabi hakkımda soruşturma açıldı, para cezası falan aldım ama o iti okuldan attırdım.
bu diyalogların geçme sebebi nedir derseniz, eteğini uzun tutmayı öğretemediğim ve okuma derdinde olmayan bir kız öğrencimin bacaklarının fotoğraflarını çekiyorlar. tabi elden ele geziniyor resimler. rezalet! tabi kulağıma geldi, kızın onuru incinmiş haklı olarak müdahale etmek durumunda kaldım, öğrenciyle aramızda geçen diyaloglar yazdığım kadarı ile değil, öğrencinin mimiklerini hal ve hareketlerini görmeniz gerekli. neyse içimde ukte kalmadı kırdım kafasını. canıma değsin. haksız mıyım?
inkilap tarihi dersindeyiz okulun ilk haftaları.

Öğretmen bi soru sorar.(soruyu hatırlamıyorum)
bi arkadaş kalkar ve söyler:
-Kurtuluş gazileri var, kore gazileri var hocam.
Hoca farklı cevaplar arar. Diğer arkadaş kalkar.
-Kore gazileri var hocam.
Hoca: Hönk!?
+ günaydın hocam.
- günaydın evladım.
*
din dersiydi. o esnada ezan okunduğu için hoca ders anlatmayı bırakıp susmuştu. en önde oturan kıza şöyle demişti;

- kızım, ezan okunurken bacak bacak üstüne atmaya utanmıyor musun?
+ hocam siz benim bacaklarıma bakmaya utanmıyor musunuz?
(bkz: south park sessizliği)
-hocam sınavda ne sorucaksınız?
-soru..
hoca kitabını yere düşürmüştür, almaya uğraşır bir türlü muvaffak olamaz..
-ohooo hocam iki elinizle bi kitabı kaldıramadınız.
-zamanında ben iki elimle neler kaldırdım, bunu mu kaldıramıycam!
-...eoo...(peki)
amcamın ilkokuldan bir hatırası:

4.sınıf öğretmeni istanbul'a gidip gelmiş öğrenciye sorar:

öğretmen: ee anlat bakalım ahmetciğim, arkadaşlarınla paylaş, istanbul'da neler gördün?
öğrenci: arabalar gördüm öğretmenim.
öğretmen: başka neler gördün ahmetciğim?
öğrenci: binalar gördüm öğretmenim!

öğretmen: ilginç neler gördün ahmetciğim?
öğrenci: arabalar gördüm öğretmenim.
öğretmen: anlatılacak neler gördün demek istiyorum?
öğrenci: binalar gördüm öğretmenim!
öğretmen: ...??

o kadar çok araba ve bina var ki, başka bir şey dikkatini çekmeyi başaramamış çocukcağızın..
Evet hocam uyuyakaldım, evet hocam kapısız yerden çıktım, evet hocam komik bişey var ama size söylemicem, evet hocam ben çok biliyorum, evet hocam sınava çalışmadım, evet hocam ödevlerimi yapmadım, evet hocam defterimi unuttum ama kendimi unutmadım.