bugün

10. madde ve bütçeyi cumhurbaşkanı'na sınırsız tahsis etmeye evet diyebilmektir.
eğitim sistemsizliğiyle okuduğunu anlamayacak hale getirilmiş,

güvensiz ortam yaratılıp okumaya ihtiyaçsız hale getirilmiş,

işsiz bırakılıp okumaya gereksizlik olarak bakacak hale getirilmiş,

kutuplaştırılıp paramparça bölünüp okumaya tahammülsüz hale getirilmiş bir seçmen kitlesinin yapabileceği iştir.

anayasa ve sistem değil kişiler çok ön planda.

referandumda sandığa ne için gidildiğini bilmeyen birinin

-tabiki "şu kişiye oy vereceğim" demesi çok trajikti ve dayatılan anayasayı tamamını okuma ihtimali olanaksızdı.

not; yeni anayası kimler yaptı isimleri öğrenmek bu milletin hakkıdır.
okuyupta evet diyenin art niyetli olduğunu gösteren mevzudur. okumadan evet diyeni söylemeye gerek yok..

insanlar bunları particilikten söylediğimizi yazdığımızı zannediyor ama alakası yok. körü körüne iş yapmayın hem zaten oylanacak olan anayasa değil başkanlığa geçiş. anayasa olsa bile evet denilmez okuduktan sonra. bir ülke düşün ki takım tutar gibi parti tutan milyonlarca insandan oluşsun ve ülkesinin tüm geleceğini tek bir adama altın tepsi içerisinde sunuyor olsun.

hep yazıyorum bu malum şahıs öldüğünde yerine gelecek olan aynı yetkiler ile gelecek. en basitinden bunu düşünün sizin düşündüğünüzün tam tersi düşüncede birisi gelirde bu yetkilere kavuşursa başınıza neler gelebilir bir düşünün. hadi bizim muhalifler genelde sebat sahibi insanlar haksız yere hapislerde yatıyor binlercesi ama ayaklanmıyorlar şimdiki iktidarın destekçilerini en basitinden 15 temmuz gecesi gördük bir çoğu gözleri kapalı şiddete başvurmaktan çekinmeyen tipler hemde haklı haksız ayırt edemiyorlar o sinirle. öylesine bir baskı altında kalırlarsa şimdiki muhalifler gibi sebatta gösteremezler..
evet diyecek olanların ortak özelliği zaten okumamak olduğundan, onlara hitap etmeyen sorunsaldır.
ülkenin geleceğini zerre umursamayan, tayyip ve kabinesi tarafından kandırılmış kişilerdir. hani pkk hayır diyor ya, senin partin atatürk havalimanı'na kürdistan bayrağı çekti.

görsel
Ben bunu eniştelerle tartıştım. Eniştenin tarafı muhafazakar bir kesim. Kendine göre haklı sebepleri var. Anlatmaya çalıştım. Güzel bir tartışma ortamında neyin nasıl olması gerektiğini onun kelimeleriyle düzelterek söyledim. Anladı, hak verdi, ama. işte bu aması önemli.

Normalde iki başlılığın ortadan kalkması ve başkanın yaptıklarının sorumluluğunu alması iyi bir şey. Denetleme mekanizması olduğu sürece ve bu denetleme mekanizmasının atanmasında güçler ayrılığı ilkesi uygulandığı sürece. Bunlardan bahsettim hak verdi dediğim gibi. " Ama " noktasına gelelim şimdi.

Bildiğiniz üzere mağdur edebiyatına girmeyeceğim ama bu oldu. insanlar bunu yaşadı. Bunu yaşattılar kimse de inkar edemez. Başörtülü bir kesimin bilerek ve isteyerek, hem üniversitede derslere giriş olsun hem de çeşitli alanlara giriş olsun, önleri kesildi. Eniştenin bana dediği şey şu ; Benim annemin, kız kardeşimin kapalı gezemeyeceğini savunan zihniyetin hiç bir zaman yanında yer almam.

Nasıl ben şeriattan korkuyorsam ve ona oy vermiyorsam, o da laik sistemin getirilerinden korkup oy vermiyor. Tartışmanın sonucunda bir yere varamadık. Ben hayır vereceğim, o evet verecek. Eniştenin bakış açısı ve zannımca da çoğu insanın bakış açısı bu. Sevdiği için oy vermiyor, oy veriyor çünkü onun bireysel özgürlüğünü kısıtlayacak bir bakış açısı yok. Hayır verince laik sistemin kazanacağını düşünüp bir daha başörtülülere bu muamele görüleceğini öngördüğünden hayır vermiyor.

Kısaca izahı bu. Sen ne kadar anlatsan da herkesin kendi doğrusu var. Görmek istediği doğrular var bunları değiştiremiyorsun. Sırf bilinçsiz seçmen diye bakmamak lazım. Bilinçli seçmende böyle yani. Hakeza Bu bilim dünyasında da böyle. illa bir anayasa evet/hayır seçimi olmasına gerek yok.
okuduğunu anlamadığının ya da çomar olduğunun göstergesidir.
Bundan sonra hayata koyun olarak devam edeceği kesinleşen mahlukattır .
okumadan hayır diyenler mi, okuyup da evet diyenler mi çoğunlukta, kararsızım.
sanki biraz şeyliktir.
anayasa hukuku konusunda eğitim almayan hiçkimse bu taslaktaki tuzakları göremez. bu durumda iki yola başvurur; ya bu işten anlayanlara kulak vermek ya da "reisin takasına" binmek. umarım ikinci yola başvuranlar azınlıkta kalır.
yav tamam amk evet deyin heee evet deyin de sonumuz suriye gibi afganistan gibi olsun.
konuya hakim değilse mazur görülebilir.

yeterli hukuk bilgisi ve temyiz kudretine rağmen evet deniliyorsa tercih denebilir.

bunun ileride doğuracağı sonuçları görüp kabul ediyorsa art niyettir.
--spoiler--
hayır diyenlerin 1982 anayasasını canhıraş biçimde savunmalarını izah etmesi gerek.
--spoiler--

hayır diyenler 82 anayasasını savunmuyor; 82 anayasasından bile geriye gitmemize engel olmaya çalışıyor. anayasa hukuku eğitimi almış bir sözlük yazarı olarak şunu rahatça söyleyebilirim; 82 anayasasının sorunu parlamenter sistemi öngörmesi değil; temel hak ve özgürlükleri baskılayıcı maddeler içermesidir. parlamenterizm o anayasadaki belki de tek olumlu özelliktir.
yeni düzenlemeler o kadar kötü ki,darbecilerin yaptıgı anayasayı savunur hale geldik.
cumhurbaşkanımıza güven ve sevgileri sonsuz olduğu için bu yetkileri en iyi şekilde kullanacağına inanıyordur. kendisi bu kadar istediği için ondan sonra gelecekleri de düşünmüştür herhalde diyordur.

yukarıdaki düşünceye sahip olmaktır. şahsen babam olsa vermem... insanlar nasıl bu kadar güveniyor anlamıyorum.
Onun bunun makalesine gerek yok. Açın tasarıyı açın 2907 nolu kanunu koyun önünüze kelime kelime inceleyin. Sonra imza atılan uluslararası kanunları inceleyin. Bu değişikliğe değil sosyal demokrat en aşırı sosyalistler bile hayır diyemez. Gönül rahatlığı için bir tek Saadet partisi Hayır der o kadar.
Biyat ediniz kıymetlimisss.
Hayırci olmayanlarin vereceği cevaptır.
Okuduğunu anlayamama rahatsızlığı olabilir. Anlayarak onaylıyorsa da muhtemelen ya art niyetli ya da aşırı biatçıdır.
Hic kibar ve saygili olamiycam. Teklif edilen maddeleri okuyup anladiktan sonra evet diyorsaniz ya ailenizde yesil sermaye zenginligi var ve cikarcisiniz ya da tam bir embesil.
beyinsiz insanlarin yapacagi sey.
düşündürücü eylemdir.
(bkz: Düşünmeden Evet diyoruz)
ülkemiz, yeni anayasayla birlikte cumhurbaşkanının iki dudağının arasında olacaktır.

yeni anayasa madde 10: "...teşkilat yapısı ile merkez ve taşra teşkilatlarının kurulması cumhurbaşkanı kararnamesiyle düzenlenir."

yeni anayasa madde 16: "...123 üncü maddenin üçüncü fıkrasında yer alan "ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak" ibaresi "kanunla veya cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle";..." şeklinde değiştirilmiş.

madde 123 neymiş bir bakalım..

MADDE 123. – idare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir.

idarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır.

Kamu tüzelkişiliği, ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulur.(değiştirilen madde. yeni halini bir kez daha vereyim, "...123 üncü maddenin üçüncü fıkrasında yer alan "ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak" ibaresi "kanunla veya cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle";...")

karar sizin