(bkz: farkmaz)
albert camus'nun yabancı romanından uyarlanmış, başarılı bir zeki demirkubuz filmidir. yine de roman daha iyi tabidir tabi.
yazık olmadı,yazık ettin.
sen tarafından bitirildik biz.

http://www.youtube.com/watch?v=tzVZpGSRk80
Konuşacak fazla şeyim yoktur o yüzden susarım demişti, 'Musa.Bu Musa'nın 'Yazgısıydı'.
kendi içinde değerlendirildiğinde dönemine göre iyi bir film sayılabilir. amma velakin,

bu filmin yanında albert camus nun yabancı sından uyarlama ibaresi yapıştırıldığı anda kalitesi üç dört gömlek düşmektedir. zira baş karakterin meursault un kitapta anlatılan varoluşsal yabancılığı ile uzaktan yakından ilgisi yoktur. hikaye de türk kültürüne kaynaştırılmaya çalışılırken geride saçma boşluklar bırakılmıştır.
vurdumduymaz musa'nın dikkat çeken bir karaktere sahip olduğu film.

cezaevi müdürü ile filmin son bölümünde gerçekleşen diyalogda müdürün etkin kullanmadığı beden dili ve kullandığı tonlamasız cümleler ile son derece itici gözükmekle beraber izleyiciyi müdürün konuşmalarının kağıttan okunuyormuş hissine kaptırdığı da bir gerçektir.
Bir albert camus eseri olan yabancı'nın türk sinemasına uyarlanmış hali olsa da, türkiye şartlarında inandırıcı değildir. Ana karakter musa'nın, annesinin ölümünü umursamaması, yüzeysel tanıdığı ve sinemada yiyiştiği iş arkadaşıyla sırf o istiyor diye evlenmesi, sinirleri alınmış gibi her şeye "farketmez" demesi, karısının onu patronuyla aldatmasına tepkisizliği... böyle bir adam türk erkeği profiline tamamen aykırıdır. Lümpen entel heriflerde bile böyle genişlik olacağını sanmıyorum. Yine de farklı konusu, replikleri ve zeki demirkubuz'un hatrına izlenir.

Serdar orçin'in donuk ve ifadesiz tavrı karaktere cuk oturmuş. Engin günaydın'ı çok beğendim, filmdeki en gerçekçi karakterdi diyebilirim. Küfürleri de çok doğal.
Zeynep tanış pek iyi değildi sanki. Yavan bir oyunculuğu vardı. Belki o da karakterin içine giremedi. Savcı rolündeki şehsuvar aktaş harikaydı. Tiyatro bölümünde Doktora yapmış, akademisyen bir oyuncu olarak nasıl oynaması gerektiğini biliyor. Sakin tavrıyla ilgimi çekti. Kısacası özgün ve sıradışı bir film.
izlemeye değer bir filmdir.

baş karakter musa'nın hayata karşı olan ilgisizliği ve ne hissediyorsa onu söylemesi ilk başlarda izleyeni ürkütürken ,film bittikten sonra film üzerine düşündüğümüzde ,aslında musa'nın herkesten bir nebze koparılıp oluşturulan bir bütün olduğu sonucuna varıyoruz.Musa tipi ilgisizlik hepimizde bir parça olsun vardır. bazılarında çok bazılarında az, ama muhakkak vardır.
Masumiyetten sonraki favori Demirkubuz filmim. Lakin beğenmeme rağmen o musa karakterinin vurdumduymazlık leveli beni benden almadı değil.
Bir Zeki Demirkubuz filmidir.
Güzel bir zeki Demirkubuz filmi

- Herkes ben suçluyum diyebilir ama kimse ben suçsuzum diyemez.
1)kader anlamına da gelmektedir.
2)kadın veya erkek fakat çoğunlukla kadın ismi olarak kullanılır.
3)2001 yılında yapılmış ''yazgı'' isimli bir de film bulunmaktadır.
2001 yapımı demirkubuz klasiklerinden.
Fimden söz etmeyr çok gerek yok sanırım adam sanatsal filmler çekmeyi iyi başarıyor.

Aslında film kendini neredeyse tüm duygulardan yalıtmış gibi görünen olaylar karşısında kayıtsızlığı benimsemiş hiçbir toplum ve toplum değerine bağlı kalamayan kendini bohem bir hayata adamış nihilist bir kişilik olan musanın yaşam öyküsünü anlatıyor.

Musa tamamen güdüsel isteklerin yönettiği bir insandır.
Bir şeyler üzerinde çok az düşünme taraftarıdır.
Aslında yaşadığı dünyayla alakalı beklentilerini minimuma indirip Sakinliği ve dinginliği bir yerden yakalamıştır.
Dolayısıyla anlaşılmak isteği yoktur sadece kabul edilme isteği vardır.
Tıpkı kendisinin de yaptığı gibi.

Karakter üzerinde psikanalitik inceleme yapılmalı sonuçlardan çok sebepler saptanmalı çünkü zor bir karakter.
Ama tabiki adam az aklını kullanır kardeşim seninki zor bir varoluş mücadelesi.
gün gelecek hepimiz birer Musa olacağız.
Bu kadar durağan olmasına rağmen bittikten sonra yine kafamın takıldığı, düşündürücü zeki demirkubuz filmi.
Muhteşem bir zeki demirkubuz filmi. Zeki demirkubuz filmleri arasında ilk üçe kesinlikle girer.

Öncelikle film kitaptan (bkz: Albert camus yabancı) uyarlama. Fakat zeki Demirkubuz eklemeleriyle, konuyu evirip çevirmesiyle, bambaşka bir şey çıkmış ortaya. Hani adam gidip de kitabı kopyala yapıştır yapıp aynen filme aktarmamış.

Bunun bir çok örneği var mesela. Musa'nın ziyarette demir parmakların ardından karısına yakanı biraz açar mısın demesi, patronun karısıyla ilişkisini gördüğü halde hiç sesini çıkarmadan evi terketmesi...Şöyle söyleyebilirim ki kitaptaki mearsault'tan daha çok tepkisiz Musa. Daha nihilist. Mearsault en azından hapishanede, yaşamını, varoluşunu, içine düştüğü durumu gercekcilikle sorguluyordu. Musa'da ise sadece tepkisizlik var.


Filmin en çarpıcı sahnesi, savcı ile Musa'nın konuşması. aynı odada, karşı karşıya iki insan. Fakat dünyaları o kadar farklı ki, bir evren var aralarında aslında.

Peki gerçekten savcı mı haklı, yoksa Musa mı ? insan olmayı gereğinden fazla mı abartiyoruz ? insan olmanın bütün yükünü Musa gibilerin omuzlarına mı bırakıyoruz ?

Filmde güzel bir söz var:

" bütün sanıklar, yaptıkları eylemler dolayı suçlanırlar ancak yaptıkları eylemlerin toplumsal ve ahlaki anlamları yüzünden cezalandırılırlar"

Güzel filmdi. Gerçekten güzel.
izlerken insanı kanser edebilecek kadar soğukkanlı, amaçsız, ruh hastası bir karakter barındıran kubuz filmi.
Zeki demirkubuz, camus nun yabancı kitabından uyarladığı bir musa nın hikayesidir yazgı. Etrafında olan bitenlere tepkisiz kalan musa nın annesinin ölümüyle evde cansız bedeniyle birlikte kalma sahneleri muhteşemdir.
Arapça : kader.
bir teoman şarkısı. düzenlemesini en beğendiklerimden. öyle ki müziğin son kısımları dramatik bir filmin finalinde kullanılacak kadar güzeldir.

bahsettiğim kısım 3:45ten itibaren;

https://www.youtube.com/watch?v=hUeKTF0wItw#t=3m45s
filmdeki musa gibiyim bu aralar.
--spoiler--
+benimle evlenmek ister misin?
-benim içim fark etmez. Eğer sen istiyorsan evleniriz.
+peki beni seviyor musun?
-bilmiyorum.
+öyleyse nasıl evleneceksin?
-bunun bi önemi yok, istersen evleniriz.
+evlilik ciddi bir iştir.
-değildir.
+bu teklifi başka bir kadın yapsa kabul eder miydin?
-ederdim herhalde.
+peki sence ben seni seviyor muyum?
-bunu hiç düşünmedim.
+seninle evlenmek istiyorum.
-ne zaman istersen.
--spoiler--

Beyler, boşvermişlikte ve gamsızlıkta Musa gibi olun. *
Albert camus izlese zeki demirkubuz'u tebrik edeceğini düşünüyorum.

Türk sinemasının kaliteliler kategorisinden bir film.
türkçe anlamı kader olan kelimedir. (bkz: kader)

cümle içinde kullanımı ise:
"insan kaderine boyun eğmeli"
Zeki Demirkubuz'un yaşamanın, ölmenin, ve yapılan tüm eylemlerin bir nedeni olmadığını anlatmaya çalıştığı filmidir.