bugün

Bazen tek istediğimiz yalnız kalmaktır. Bu anlara duyarlı olmak; ihtiyacı
olanlara yalnız kalma armağanını vermek gerek.
Yalnızlığı kokluyorum kurutulmuş yapraklarda,
Yağmur yemiş topraklarda.
(bkz: duman)
en güzel, en vefakar sevgilidir, yalnızlık.
insan canlıları ile ara sıra görüşmek kaydıyla yalnızlık fevkalede birşeydir üstadım. gözlerini gök yüzüne çevirirsin sigara elinde çay yanında ama şeker atmayı unutmuşsun çaya ,bir şeker versene be diyecek yaşam kalıntısını bulamamaktır yalnızlık. *
yalnızlık gerçek değildir, zaten herkesle beraber olduğunu, her an herkesi hissettiğini daha farkedememiş kişilerin acınası hallerine koydukları isimdir sadece. kendinizi acındırmayı bırakın.
aslında kimsenin sizinle olmadığını anladığınızda, kendinizi kandırmayı bıraktığınızda; bir daha gitmemek üzere gelir. sonra hep yalnız kalırsınız. sadece bazen, zannetmek istersiniz.
o'nsuzluk.
önce öyle bir durup seslenmektir.
ses gelmeyince kavramaktır.
hem korkmak, hem cesur olmaktır.
teslim olmaktır ve direnmektir.
kabullenmek ve yıkmaktır.
mümkün olandır.
mümkün olmayandır.
''kişi yalnızdır.''

franz kafka.
olması gereken bazen. yol verip devam etmek gerekir bazen. sorular bırakmaz yakayı, "doğru mu yaptın? onsuz nasıl olacak" diye ama aslında karar çoktan verilmişti. birisinin ipi çekmesi gerekiyordu. ne garip değil mi? bütün insanlar aynı şeyleri yaşıyorlar, ama bir o kadar da şahsa özel yaşanan bu yalnızlık.
yalnızlık...
sizi içine doğru çeken bir nevi bataklık. eğer birisi ellerinizden tutup çekmezse kaybolur gidersiniz...
kimi zaman insana gercekten mutlu oldugunu farkettiren durumdur.
kutuphanemde okumadigim kitaplarim bana dargin, onlari okumaya baslayacagim yine.
kitap okurken de mutluydum ben.
dvd cantamda izlemedigim kim bilir kac tane film var daha.
film izlerken de mutlu oluyorum.
belki sevimli kedimle daha fazla vakit gecirebilirim odamda.
ben kendime yetebilirim, evet.
yalnizken de mutluyum ben...
(bkz: soyadım)
siyah, sessiz ve yorgun gecelerin baş tacı his...
yalnızlık, kökü yalın olup -->yalnız-->yalnızlık olarak türemiştir.
bir yaşam biçimidir.

bu sözümü de sakın unutmayın.
etrafında onlarca kişi olmasına rağmen, kişinin kendisini hissettiği durumdur. ara ara güzeldir.
etrafında görmek istediklerinin eksikliğinden olsa gerek, arta kalanları fazla fazla alıp yine de çare bulunmayan illet.

sigaraya abanmak, alkolün dibine vurmak, göz pınarlarını kurutmak, bağıra çağıra ve hatta aynaya bakıp kendine ağız dolusu küfretmek, çaresiz bir uğraş.

daha normal olanlarıysa uymaz bünyeye, hiç mi hiç tat vermez. sinema / tiyatroya gitmek mi, arkadaş ortamında takılmak mı, çıkıp hava almaya çalışmak mı? yok be dostum, bunlar daha derbeder eder, daha dipsiz kuyuya çeker.

kısa ve öz; kendinle konuşmaya başladıysan ve artık bunun da farkına varamıyorsan işin çok zor be dostum.
Gunumuz insaninin mecburiyeti. teknoloji ve hayat zorluklari eski romantik yalnizliklari aldi goturdu. Ne uzerine yazilacak duygusallik kaldi insanda ne de o duyguyu anlayacak biri...
Yalniziz iste her an her duyguda.
bir dost bir yaren aramakliyiz ama yapisti yakamiza yalnizlik birakmiyor bizi
Yalnızlık

bu aralar
biraz yalnızım
yani
son 22 yıldır
ama
kendi içimde kalabalığım

kalabalıklar arasında en yalnız
yalnızlar arasında en kalabalığım

fahişeler arasında
yalnız bir bakire
şehvetliler arasında
yalnız bir aşığım

erkekler arasında
yalnız bir kadın
şeytanlar arasında
yalnız bir meleğim

maddeciler arasında
yalnız bir ruhçu
mühendisler arasında
yalnız bir şairim

rumlar arasında
yalnız bir türk
yahudiler arasında
yalnız bir müslümanım

paralar arasında
yalnız bir dilenci
karalar arasında
yalnız bir denizim

diriler arasında
yalnız bir ölü
kurtlar arasında
yalnız bir koyunum

yalnız yaşamışım,
ne önemi var ki
yalnızdım doğarken
ölürken...
Ve dirilirken...

(mehmet salih yarğı) *
insan tek başınayken değil, etrafında olan onca insana rağmen yalnız hissettiğinde gerçekten yalnız oluyor.
sessizlikten kendi sesini unutmaktır yalnızlık.
yalnız kalmak istediğin için, seni günlerdir arayıp soran kişilerin telefonlarını açmayıp, günler geçtikten sonra herkes beni unuttu tribine bağlamaktır, evin içinde deliler gibi, saçma sapan, kafan güzel dans ederken ''lan acaba evin bir yerlerinde gizli kamera var da beni izliyorlar'' diyerek oraya buraya garip ağız hareketleri el kol hareketleri ve nanikler yapmaktır. okuduğun her romanın karakterine bürünüp, kendini o zannetmektir ve günleri o olarak geçirmektir. kamerayı kayda alıp karşısında konuşmaktır. kavga etmektir onlarla. yoldan geçen insanları eve çaya davet etme isteğidir ama çok korkmaktır. yaz kış farketmez, bir üşüyüp bir terlemektir.
özgürlüğün bedelidir yalnızlık.
kalp yarasıdır. bir de allah'a mahsustur.
güncel Önemli Başlıklar