bugün

akil odalarini boşaltmak.
Zordur.
zira insanın kendi kendine başarabileceği bir şey değildir bu.hani kek yapmak için nasıl yumurta ve şekere gerek duyuyorsak; unutmak için de zamana ihtiyaç vardır.
herkesin hayattan bi kere yapması gereken bi eylem.
(bkz: vazgeçmek)
başarılması en zor eylemlerden. çoğu insanın yaşamında sanrı ya da yanılsamadan ibaret aslında. en olmadık anlarda hatırlanır en çok unutulduğu sanılan. yaşamak "şimdi"dir. "şimdi"yi yaşayamadıkça gerisi gelecek ya da geçmiş hayalinden başka nedir? şimdi yaşanabiliyorsa yoğunlukla geçmiş ve geleceğin etkileri asgariye indiğinden hiçbir şey unutulmaya değer olamaz. değer verilmesi gereken asla kaçınılamayan nefes alınan andır. kızmamak gerek kimseye unutulduğumuz için. herkesin anı yaşama hakkına saygı gösterilmeli. e tabii becerilebilirse boş vermek.
bilinçli yapılması en zor eylemlerdendir.
alışmaktan daha zordur.
(bkz: inci aral)in mart 2008 cikmis olan son kitabinin adi.
--spoiler--
çaresizlerin, fırtınalar arasında, bir gün oraya ulaşmanın düşünü kurdukları o acılı sığınak.

hayatımıza girenleri ya da girmek için kapılarımızı zorlayanları silmek aklımızdan, onlar yokmuş gibi davranıp onlar yokmuş gibi yaşamak.

geçmişi, o geçmişi yaşayan parçamızla birlikte çıkartıp atmak içimizden, atılan her parçayla birlikte içimizde bir boşluk kalacağını bilerek yapmak bunu.

ya da yaşanacak bir şeyler vaat edenleri, bir gün onları da unutmak zorunda kalacağımızı düşünerek, daha baştan unutmaya çalışmak, geçmiş gibi gelecekten de parçalar ayıklamak.

geçmişimiz ve geleceğimizle bir kazı yerine çevirmek hayatımızı.
--spoiler--
"insanlar söylediklerinizi ya da yaptıklarınızı unutur, ama onlara neler hissettirdiğinizi asla unutmaz..."
-maya angelou-
(bkz: adam fawer)*
bazen çok büyük nimettir, iyi ki vardır.
unutmak yoktur.
unutmak olsaydı unutmak diye bir kelime türetmezdik. hiçbi' dilde.
ne tuhaf paradoks ki, belki gerçekten unuttuklarımız unuttuğumuzu bile bilmediklerimizdir.
unutamadıklarımız da, "çoktan unuttum" dediklerimiz.
ne söylersem tersi. yalancı bilinçler, mızıkçı sanrılar.
yorumsuz kalabilmektir.
Şimdi Bana Kalan Ardından
Bomboş Bir Hayat.Ve Bir O kadarda Dolu Kalbimin Yamaları..
Bir Avuç Göz Yaşı Ve Bir dünya Kadar Sevdan..
Gittin işte..
Bitti Bu sefer Dönüşü Yok...
Kalbim Alıştı Belki de Bu sefer ama Telafisi Yok..
Olmayacakta...
Unut Deme Sakın..
Unutmak için Sevmedim seni..
Kolay mı ki Unutmak o kadar Savaşın O kadar Acının O kadar Sevdanın Ardından Seni...
Hadi Sen Unutursun da belki beni,
Ben Es geçtim Unutulması Gereken Her şeyi...

Hoşçakal...."Hoşça" kal....Aşkların En Güzeli
bazı durumlarda cezalandırmak, bazı durumlarda ise bagıslamaktır.
Anımsamak bir tür buluşmadır
Unutmak ise bir tür özgürlük. *
gibi yapmaktır.

"unutmak diye bir şey yok.
unutmak sadece hatırlamaktan korkmaktır.
pişman değilim, hatırlıyorum.
ve korkmuyorum şerefsizlik bende değil...

şu üç günlük ömrüne beni sığdıramadın! "
istemekle gerçekleştirelemiycek olan eylem. Keşke kimse unutulmak zorunda kalmasa, bünye dayanabilse o zor durumlara, acılara fln...
bazen sadece artık 'hatırlamadığını' kendine fazlasıyla telkin etmekten ibarettir. unutman gerektiğini bildiğin için hatırlamama eylemini gerçekleştirir gibi yaparsın. umursamazlık cübbesini giyersin.

bazen de öylece unutur gidersin. beyinde kalan ayak izlerinin büyüklüğüyle doğru orantılıdır.
gün düşünme günü. Şapkayı öne alıp kafa yorma zamanı şimdi. Nasıl oldu bütün bunlar? Neden korktun benden? Hiçbirinin cevabını bilmiyorum. Defalarca yordum kendimi, ruhumu zorladım. Kalbimi sus diye azarladım çok kere. Seni sordum düşen her kar tanesine. imkansız dediler, affetmez. Ne hata yaptım dedim cevap vermediler. Üzüldün mü beni hayatından çıkarırken bilmiyorum ama ben üzüldüm sen içimden bağıra bağıra giderken. Seni tanıdığım ilk günden beri insandım tam anlamıyla. Gülen, oynayan, şarkı söyleyen, hayatla dalga geçen... Şimdi sensiz sadece gözyaşı döken koca bir et yığınıyım. Ruhumu bedenimden çekip almışlar gibi hissediyorum günlerdir. Sen asla inanmadın seni sevdiğime. ispatlamamı bile istemedin. Hayatı sorguladığım günlere sürgüne gönderdin beni. Haberin yok ölüyorum dedim defalarca. Ölmemeyi tercih ettim artık. Her saniye içimden bir şeyler kopsa da, yüreğim her an biraz daha parçalansa da yaşamaya karar verdim. Hatıralarım, mutluluklarım, acılarım, sevdalarım ve sevgiye hasret benliğim için yaşamaya. Varsın olsun kederler. Herkese nasip olmaz göğsünde demir yığını taşımak. Keyfini çıkarmaya bakıyorum bundan sonra yaşanmışlıkların. Gün gelecek unutacaksın dedin ama olmadı be canım. Unutamıyorum işte. Benim kara sevdam sendin belki de. Sen beni hiç hatırlamazken, ben seni asla unutmamış olarak göç edeceğim bu dünyadan. Belki yarın, belki şimdi, belki yıllar sonra... istemiyorsan sevme beni ama tek isteğim var senden. Unutma beni, seni sevdiğimi.
teorik olarak gerçekleştirilmesi imkansız eylemdir. en azından "unuttum" dediğiniz an için, unutmuş olduğunuz yalandır.

unutmuş olsan aklına gelmezdi, "unuttum" diyebilmen için geri hatırlaman gerekir. çok mu boş işlerle uğraşıyorum?
unuttum derken bile bir kez daha hatırlıyoruz aslında.bu durumda unutmak dediğin yalnızca kendini avutmaktır.
evet evet şimdi yapıyorum ıkınıyorum ve unutuyorum eylemi değildir öncelikle . çoğu şey *unutulur zaman ile ya da bulunulan zemin parelelinde. unutmaya meyilli olduğunu beyan edenler hafızası en güçlü insanlardır kanaatimce bir dolu detay vererek başkalarına ya da kendilerine unutuklarını haykırırlar .unutmam diyenler ise unutmak isteyenlere göre o denli vefasız günümüzde. ama unutmaya dair umut var her daim .oda olmadı mı ? türkünün de dediği gibi oğlun kızın olsun hele unutursun *.
ne oldum değil ne olacağım demek gerektiği gibi unuttum değil unutacağım denirse daha mantıklı ve inanılır olur ki unuttuğun zaman unuttum demezsin. *
kova burcunun karakteristik özelliğidir. ama bu unutkanlık tamamen kafanın dolu olmasından kaynaklanır. yoksa zeka geriliğinden değildir. kova her daim bir şeyler düşünen bir burçtur.
ayrılığın üstünden aylar geçer.
bir gece telefonunuz çalar.
ekran yanıp sönüyordur.
bir hatırlatmadır ekrandaki, tam iki yıl önce aynı saatte kaydettiğiniz.

'ben aslında seni seviyorum. hemde çok. evet böyle'

gece yarısı, bu kelimeleri duyduğunuz telefon görüşmesinden hemen sonra, kaydettiğiniz anlamsız bir hatırlatma...

iki yıl geçmiştir. telefonun ekranındaki o cümle hatırınızda ve kalbinizde hiçbir his uyandırmayıverir bu sefer.

işte unutmak budur.