unumu eledim

eleğine asmayı unutmuş bir yazardır. hoş gelmiştir.

"eleğimi astım" diyerekten devam eden özlü söz.

nasrettin hocanın fıkralarından sadece biridir.

savaşçı ruhlu özel bir yazardır.

belki kalabalıklar içinde ama yanlız olduğunu hissettiğim yazardır. ilginç naif ve samimi bir elektriği vardır. varolsundur.

karın acıktıran bir sözdür. arkasından 'tandır ekmeğini de pişirdim soğutmadan yeyin emi' denilmesi beklenmektedir.

unusunu elemiş akabinde elek nesnesine bir dömi-vole vurmuş yazar. elek bir tarafa sözlük bir tarafa adeta.

severek okuyoruz.

şimdi sıradaki eyleme geçebilebilir öyleyse.

ortak noktalarımızın çok olduğu yazar kişidir. kader arkadaşı da sayılırız. * * bir dahaki* gelişimde. uğrayıp mutlaka bir kahvesini içeceğim yazardır. zaten çoktan hoşgelmiş sefalar getirmiştir.

çok kibar ve sevecen bir yazardır kendisi. *

an itibariyle 3 adet yazısı bulunan yazar.
sözlükte güzel yazılar değerli olduğundan az tutuyor yazılarını sanırım.

"benden geçti" anlamında da kullanılabilen cümle.

özel msj ile gelecek doğum günümü kutlayan yazar.*

aynı benzer acıyı dört sene önce yaşadığım yazar. başına gelmeyenin anlamayacağı, insanı darmadağan eden yoğunluktaki bu üzüntün için sabırlar diliyorum...

eleme işleminden sonra ne yapacağını hatırlayamayan bir kişinin dumur olmuş halidir.

bugünlerde bir yandan çok derin bir sıkıntı yaşayan, yaşadığı sıkıntıyı -acaba yanlış anlaşılır mıyım- çekincesiyle sözlükte paylaşan; hala çok çook iyi insanların yaşadığına dair umutları yeşeren ve acısı paylaştıkça sağalan yazardır.

aynı zamanda eski yazılarımı okuyup artılayan bir de melek kondu omzuma... iyi hissettirmek için yapıyor muhakkak bu melek, ona da teşekkür ederim *

sıkıntısına sonuna kadar katıldığımız ve acısına merhem olmak için yanında olduğumuz yazar...

(#7479726) saçma sapan bir şekilde kendisine kanım ısındı, halbuki tanımam etmem; ama iyi biri olduğundan eminim. yazar silikmiş, fark etmez belki açıp bakar yine de kendisi hakkında yeni yazılan şeylere.

senin yüzünden gözlerim doldu, ey silüetini dahi görmediğim geçmiş zaman arkadaşı.

bugün okudum da tekrardan sana attığım ve senden gelen mesajların bir kısmını, bir sebepten ötürü, duygulandım. diyordum ki ben sana yazmış olduğum o yazılardan birinde,
" boş ver sen interneti. gökyüzünü seyretmek daha zevkli bence."

bunu diyen bendim. buradayım halen ve daha da ama sen yoksun.

aradan ne kadar aylar geçti ve ben halen bu ışıklı yazılara bakıyorum.

sen ise...
sen ise, ununu elemiş, eleğini duvara asmış, çekmiş gitmişsin. bir veda dahi etmeden...

bu bir sitemdir ve silüetsiz bir dosttur bekleyen.