bugün
- karınıza range rover alır mısınız16
- ekşi sözlük9
- sözlük kızlarının ayakkabıları13
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- icardi190510
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı9
- ali erbaş11
- online olup entry girmeyen yazarlar8
- anın görüntüsü17
- bülent uygun15
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır10
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler11
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu21
- sözlük yazarlarının pankekleri14
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
- ismail kartal12
- akp seçmeni14
- sivasspor'a verilen penaltı27
- sinemaların batma aşamasına gelmesi22
- patiswiss17
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı14
- bebek kokusu9
- şu anda çalan şarkı9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi19
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı31
- trollerin karışması8
- fenerbahçe12
- yoga eğitmeni uzun boylu motorcu şamatacı erkek9
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı8
- profesyonel fotoğraf makinası tavsiyeleri10
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi13
- inmesi binmesinden daha zor olan şeyler14
- stanleywhite10
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı9
- junkman8
- siklememenin getirdiği huzur9
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması8
- galatasaray9
- bakire misin diye soran erkek12
- xdearm8
- johnny bellington13
- icardi1905'in adam gibi adam olması15
- binali yıldırım'ın servet15
- mersinden kıbrısa yüzmek12
- sözlükte fake alacak kadar ezik olmak8
- güzel kızların size abi demeye başlaması11
- arda güler9
ingilizce'de yeraltı anlamına gelen sözcük.
Metruk Moda iskelesi ve Jurnal Sokak gibi mekanlarda ehl-i keyif dakikalar geçiren eleman.
bazı Balkan yapımı filmlerdeki gibi derinliği olmayan eğlence odaklı bir film sanıyorsanız yanılıyorunuz. çokça şaşırtan, gerçeküstü izlenimler uyandıran, güldüren ve daha da fazlası hüzünlendiren bir film. izledikten sonra araştırdığımda ise anladığımdan daha derin olduğunun farkına vardım.
kesinlikle tekdüze bir anlatım yok bu filmde. metoforik, simgesel anlatım ne derseniz deyin nihayetinde bir sanat var. anladığım kadarıyla aktarmaya çalışayım*. mesela ilk kısmı Yugoslavya'nın en iyi olduğunu dönemi sembolize etmiş gibidir. Karakterlerin durumu ise en önemli kısım. ve sembolize ettikleri şeyleri bölgenin siyasal tarihinden haberdar olanlar zaten tahmin edeceklerdir.
Yeraltı aslında soğuk savaş döneminde* halka set çekilen ideolojik duvarlardır. Bu duvarla birlikte dünyadan izole bir toplum yaratılmış ve propogandalarla savaşın üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen savaş psikolojisiyle yaşayan yığınlar yaratılmıştır. Toplum korkuyla bir arada tutulmuş ve istenilen istikamete yönlendirilmiş. Bunun için sinema, gazete gibi her türlü yayın organları kullanılmış, tiyatro ve sinema vb. sanatlara müdahale edilmiştir.
Zamanla Ülkedeki hakim komünist rejim eleştirdiği faşist yönetime dönüşmüş; Bu da sosyalist faşizmle olmuştur. (Yugoslavya'daki iç savaşın yanında Bulgaristan'daki asimilasyon politikaları da örnek olarak gösterilebilir)
Anlatılan, Yugoslavya'nın yani kardeşlerin birlikte yaşadığı bahçenin nasıl bir süreçle parçalandığı ve emperyalist güçlerin oyuncağı haline gelip siyaset sahnesinden silinmesinin acıklı hikayesidir aslında. ''Kardeş kardeşi öldürmedikçe savaş savaş olmuyor'' sözü filmi özetlemekte. Şu anda ülkemizin içinde olduğu çözü(lü)m süreci bu minvalde dikkate değer.
Filmin parlamasında önemli etkenlerden biri belki de en önemlisi müzikleri. Balkan müziklerinin en güzel örneklerini bir araya toparlamış ve bize sunmuş Goran Bregoviç. Dobruca ve Rodop yöresel müziğindeki koro ve ezgilerle ayrıca üflemeli çalgılarla duygusallığı damardan zerk ederek izleyenleri mest etmekte. Ve bu müziklerin filme yedirilme şekline ise söyleyecek söz bulamıyorum. *
sürekli bir curcuna hali, bir devinim var filmde. bir çok karakter layıkıyla canlandırılmış olsa da üç ana karakteri canlandıran oyuncuların performansına diyecek yok doğrusu. özellikle Predrag Manojlovic'in oynadığı -marko- tam anlamıyla kaçık bir karakter. şekilden şekile girebilen tam bir siyasetçi...
daha fazla uzatmayım. belli ki uzun bir sürecin, emek ve özenin ürünü bir film. ucuz dramalar gibi kolaycılığa kaçılmamış. Hüzün, trajedi ve eğlence girift bir şekilde hayatın doğal akışı içinde sunulmuş. Kusturica Balkanlara has bir mizah ile umulmadık bir anda güldürüp gerçeğin acısıyla gözleri dolduruyor.
http://www.imdb.com/title/tt0114787/?ref_=nv_sr_1
kesinlikle tekdüze bir anlatım yok bu filmde. metoforik, simgesel anlatım ne derseniz deyin nihayetinde bir sanat var. anladığım kadarıyla aktarmaya çalışayım*. mesela ilk kısmı Yugoslavya'nın en iyi olduğunu dönemi sembolize etmiş gibidir. Karakterlerin durumu ise en önemli kısım. ve sembolize ettikleri şeyleri bölgenin siyasal tarihinden haberdar olanlar zaten tahmin edeceklerdir.
Yeraltı aslında soğuk savaş döneminde* halka set çekilen ideolojik duvarlardır. Bu duvarla birlikte dünyadan izole bir toplum yaratılmış ve propogandalarla savaşın üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen savaş psikolojisiyle yaşayan yığınlar yaratılmıştır. Toplum korkuyla bir arada tutulmuş ve istenilen istikamete yönlendirilmiş. Bunun için sinema, gazete gibi her türlü yayın organları kullanılmış, tiyatro ve sinema vb. sanatlara müdahale edilmiştir.
Zamanla Ülkedeki hakim komünist rejim eleştirdiği faşist yönetime dönüşmüş; Bu da sosyalist faşizmle olmuştur. (Yugoslavya'daki iç savaşın yanında Bulgaristan'daki asimilasyon politikaları da örnek olarak gösterilebilir)
Anlatılan, Yugoslavya'nın yani kardeşlerin birlikte yaşadığı bahçenin nasıl bir süreçle parçalandığı ve emperyalist güçlerin oyuncağı haline gelip siyaset sahnesinden silinmesinin acıklı hikayesidir aslında. ''Kardeş kardeşi öldürmedikçe savaş savaş olmuyor'' sözü filmi özetlemekte. Şu anda ülkemizin içinde olduğu çözü(lü)m süreci bu minvalde dikkate değer.
Filmin parlamasında önemli etkenlerden biri belki de en önemlisi müzikleri. Balkan müziklerinin en güzel örneklerini bir araya toparlamış ve bize sunmuş Goran Bregoviç. Dobruca ve Rodop yöresel müziğindeki koro ve ezgilerle ayrıca üflemeli çalgılarla duygusallığı damardan zerk ederek izleyenleri mest etmekte. Ve bu müziklerin filme yedirilme şekline ise söyleyecek söz bulamıyorum. *
sürekli bir curcuna hali, bir devinim var filmde. bir çok karakter layıkıyla canlandırılmış olsa da üç ana karakteri canlandıran oyuncuların performansına diyecek yok doğrusu. özellikle Predrag Manojlovic'in oynadığı -marko- tam anlamıyla kaçık bir karakter. şekilden şekile girebilen tam bir siyasetçi...
daha fazla uzatmayım. belli ki uzun bir sürecin, emek ve özenin ürünü bir film. ucuz dramalar gibi kolaycılığa kaçılmamış. Hüzün, trajedi ve eğlence girift bir şekilde hayatın doğal akışı içinde sunulmuş. Kusturica Balkanlara has bir mizah ile umulmadık bir anda güldürüp gerçeğin acısıyla gözleri dolduruyor.
http://www.imdb.com/title/tt0114787/?ref_=nv_sr_1
Emır kustarıca'nın muhteşem filmi. kült filmler kategorisindedir kesinlikle.
cok eski bir oyundur. Keyifli oldugu kadar da kolaydir.
an itibariyle cnbc e de yayınlanan kimbilir kaçıncıya seyrettiğim emir kusturica filmi. müzikler tabi ki de goran bregoviç. en son sahnesini çok severim.
Emir Kusturica nın fonundan müziği eksik olmayan, komedi-dram olarak nitelenecek ilginç yapıtı. ikinci Dünya savaşı ile başlar film, kosova savaşı ile biter. Dünya da her şey değişir ancak savaş her zaman devam eder.
yer6 şeklinde yazanlar bulunmaktadır. kimlikleri tespit edildiğinde ilgili kurum yada kuruluşlara haber verilmeli ve bu kişilerden en az elli metre uzak durulmalıdır.
swordfishtrombones albümünü açan ve içinde çok tatlı melodiler barındıran tom waits şarkısı.
sözlükte doğru düzgün görselliği ve renkleri olan sanatsal tek tema.
ayrıca niyeyse soul kitchen filminden fırlamış gibi, güzel.
ayrıca niyeyse soul kitchen filminden fırlamış gibi, güzel.
harikulade bir the tea party parçası.gitarıyla konuşan jeff martin birde sesiyle olaya dahil olunca boş olan kadeh doldurulur.
sözleride şöyledir;
i don't need your redemption
i don't need you to deceive me
and I don't need your forgiveness
i only want you to believe me
do you see me here
i'm standing naked
do you see me here on my knees
now all my life i've been wandering
looking for teachers with the keys
nothing found still searching
for sound...
underground
now let me tell you about a story
it's about a man consumed with vice
theosophical in nature
and hedonistic in disguise
and all his life he's been wandering
searching for teachers with the keys
nothing found still searching for sound
underground...
sözleride şöyledir;
i don't need your redemption
i don't need you to deceive me
and I don't need your forgiveness
i only want you to believe me
do you see me here
i'm standing naked
do you see me here on my knees
now all my life i've been wandering
looking for teachers with the keys
nothing found still searching
for sound...
underground
now let me tell you about a story
it's about a man consumed with vice
theosophical in nature
and hedonistic in disguise
and all his life he's been wandering
searching for teachers with the keys
nothing found still searching for sound
underground...
dusan kovacevic tarafından yazılıp emir kusturica tarafından yönetilmiş ve müzikleri goran bregovic'e ait olan bir şaheser. filmdeki başlıca karakterler marko, petar, ivan, natalija ve franz olarak sıralanabilir. olay yugoslav'yada geçmekte ve film bir zamanlar bir arada yaşayan halkları anlatmaktadır. filmin sonuna doğru başlayan dağılma süreci son sahnedeki kır düğünü ile tekrar betimlenmiştir. film sadece yugoslavya'yı değil, insanların birbirleri ile olan ilişkilerini genelde mizahi bir havada sunmaktadır. altın palmiye ödülünü de alan film müzikleri ile de halen unutulmaz filmler listesindeki yerini korumaktadır.
yeraltında... gizli olarak.... Türkçede "geleneklerden ve çağdaş cereyanlardan uzaklaşan sanat" karşılığı uygun görülmüştür...
şu sözlükte müthiş komik bir film ifadesini görmeme ve şaşırmama vesile olmuş kusturica eseridir. mizahidir ama müthiş komik, hacı ne gırgır ne şamataydı tarzı bir kemal sunal filmi değildir.
(bkz: yeraltı)
emir kusturica nın enlerinden. sinema tarihinin önemli eserlerinden birisi. izlenesi film yeraltı.
(bkz: yahoo underground)
ing. metro demektir.
(bkz: london underground)
(bkz: london underground)
savaşta akan kanların, savaşın bulunduğu zaman diliminden taşması ve günümüze kadar gelmesi sahnesiyle şok edici bir film.goran brekoviç'in kalasnjikov şarkısı ne kadar dinlersen dinle bıkılmayacak şarkılardan olmuş.
''aslında savaş yoktu; ta ki kardeş kardeşi öldürene kadar.''
(bkz: işte sinema bu dur)
''aslında savaş yoktu; ta ki kardeş kardeşi öldürene kadar.''
(bkz: işte sinema bu dur)
emir kusturica'nın müthiş komik bir filmidir. 1995 yılında altın palmiye ödülünü kazanan filmin müziklerini goran bregoviç yapmıştır. filmde, 2.dünya savaşı sırasında yeraltına yerleştirilerek silah imalatı yapan direnişçilerin, savaşın bitmesinden bihaber şekilde yeraltındaki yaşamlarına devam etmeleri traji-komik bir şekilde anlatılmaktadır.
yaptığının çok fazla bilinmesini istemeyen kişi veya toplulukların işlerini çevirdiği ortam.sadece bu konuyla alakalı kişiler bilirler bu ortamı.genele yayılmaya başladığı zaman undergroundluktan çıkar yapılan iş.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar