bugün

Tarihte hep övündüğümüz bir takım özelliklerin kaybedildiğini destekleyen önermedir. Örneklemek gerekirse:

-Hoşgörü özelliğimizi kaybettik. Kürtleri o kadar aşağıladık ki adamlar artık bizden biri gibi hissetmiyor, türkiye devletini kabul etmiyor. Kısaca tc diyip geçiştiriyor ve kürdistanı kabul eder oldular.

-Namusumuzu kaybettik. Artık 12 yaşında çocuklarına topuklu ayakkabı, tanga alan analar var. Artık 15 yaşında oğlunun elinden tutup keraneye götüren babalar var. Artık yıl başında reşit olmayan çocuklarının alkol almasına izin veren aileler var. Ortalama ilk seks yaşı türkiyede 12 lere kadar geriledi. Evet, namusumuzu kaybettik.

-Özgürlüğümüzü kaybettik. Hakkını arayan, hakkı uğruna savaşlarda canını veren türk insanı kalmadı artık. seçtiğimiz yönetici anamıza sövse bile itiraz etmiyor, boynumuzdaki tasmaya saygı duyuyor, direniş göstermiyor, isyan etmiyoruz. Ancak açlıktan geberecek olan çiftçi kasa attığı zaman adam haklı demekle yetiniyoruz.

O eski türkiye değiliz artık. insanları korkutan, çocuklara anlatılan masallarda aslan yerine konulan türkiye değiliz. itilip kakılan, çalışanın kazanamadığı, yatanın zengin olduğu bir ülkeyiz artık. Hamili kart yakınları kazanırken, ülkemiz parça parça tükeniyor. Hayırlısı.
misafirperverlik bunlar arasında ön plana çıkmaktadır. eskişehir' e ya da görükle' ye yeni gelmiş bir öğrenciye, tekel büfede sigara isteyince, önüne sertçe fırlatılan sigaraları sorabilirsiniz.
türk milletinin kaybettiği hiç bir özellik yoktur.
namussuzluk, gayri meşru işler ve ahlaksızlık bu ülkede krolar ve hanzolar tarafından yapılmaktadır.
kaybettiklerimiz:

1- istiklal ruhu
2- milletini sevme ve ona bağlı olma duygusu
3- aydınlık ve erdem
4- kardeşlik hissiyatı

kazandıklarımız:

1- vicdani retçi poplüistler
2- bencil ve ben diyen bir toplum
3- şehide üzülmektense sivilcesine üzülen gençler
4- gazetede sadece magazin ve spor sayfası okuyan bir halk
5- televizyonla dünyadan haberdar olabileceğini zanneden muhteşem yüzyıl müptelası bir güruh
türk devleti olma özelliğini kaybetmemizden kaynaklanan özellikler. devlet kendi eliyle türklüğü aşağılıyorsa ve aşağılanmasına göz yumuyorsa halk ne yapsın.
batıya yürüyün batıya bok var.
düşünme ve sorgulama yetisi.
siyasetten tutun da, güncel konulara kadar her türlü konuda, önüne konulanı kabullenen, sorgulamak nedir bilmeyen bir toplum olma yolunda hızlı adımlarla ilerliyoruz ne yazık ki.
hoş, sorgulayanı da susturuyorlar.

malum;
(bkz: burası türkiye)
insanlık.
doğruya iyiye yönelim.

iyi/kötü ayırdına varabilme.
medeniyet.
hoşgörü.
(bkz: kutsal kitap)*
(bkz: vicdan)
(bkz: vefa)
(bkz: saygı)
(bkz: hoşgörü)*
birbirimize güven. eskiden atalarımız dükkanlarının kapılarını açık bırakıp namaza giderlermiş de dokunan olmazmış. şimdiyse ; ...
müslümanlık.
(bkz: cemaatçiler inlerinden çıkıyor)

iki gündür nerelerdeydiniz?

hadi şimdi huzur gülencilerde ve kürt meselesini sadece nurcular çözebilir başlıklarınızı da açın da tam olsun.
araplaşmakla beraber kaybolmaya başlayan türk kültürü.
hoşgörü denilen özellik, zulme eyvallah demek değildir. bu algıyı bir kere kazanmamız gerek.

en önemlisi onurumuzu kaybettik. türk dendiğinde kendimizden utanır hale geldik. çünkü aramızdan gibi gördüğümüz bazı çıfıtlar öyle bir algı yerleştirdi ki gençliğe, türk denince akla gelenler listesini tamamen dalgası geçilebilecek yoz, salaklaştırılmış davranışlardan ibaret kıldılar. ben de kendi kendimi kahrediyorum, çıldırıyorum, onlara karşı küfrün dibine vuruyorum. en son çevremizi iyice sardı bu dalga, sosyal paylaşım sitesinde yüz binlerin hayran olduğu sayfalar peydah oldu bu konuda. yok efendim türklere özgü davranışlar, türk kızına özgü davranışlar. be orospu çocuğu, yoz halimizdeki içimize karışmış medeniyet fukaralarından örnek verip de mizah için türklüğe hakaret ediyorsan, ananı bir gün bizzat kendi yarrağımla sikerim. bu ortamda da böyle çıfıtlar varsa eğer, bu küfürlerin tümünü bir deneme sürümü niteliğinde üzerine alınabilir, alınsın.

uyan kardeşim uyan, zamanında papaya diz çöktüren hükümdarla aynı kanı taşıyorsun. bu ülkeyi neredeyse yoktan var eden bir dehayla aynı kana sahipsin. istanbulu fethedip de peygamberin övgüsüne nail olan padişahın kanı da aynı kan, çağından çok öteye gitmiş bir haritanın çizeni de senden, asırlar önce tıp alanında neler neler yapmış insan da senden. doğru tarihin peşine düşenler bilir, avrupada insanlar hala mağara hayatı yaşarken senin altay ve çevresinde 5 tane şehir kuran ataların var, sonra avrupaya gidip de oraya ilk şehri kuranlar da onlar.

bütün bunlar dururken papağan gibi televizyondakini oturup da tekrarladığın için onur, şeref, dikduruş kalmadı.

show tv nin başına kurulup da acunun sik-sokscularını izleyeceğine, havaya bürün de gençliğe hitabenin en azından son paragrafını oku!
türklük'tür yitirdiklerimizin en büyüğü. benliğimizden olduk. birkaç yüzyıl sonra tarih kitaplarına geçeceğiz avarlar ve bulgarlar gibi "müslüman olup yerel halk içinde eridiler"

eklemeden geçemedim: bu a.q. memleketinde bir kırgız'a badem gözleri nedeniyle "böyle türk mü olur" deniyorsa o memleketin a.q. ben!
not: ben değilim, arkadaşım.
nerde o eski komşuluklar. Komşular eskiden dışarılara kadar uğurlanırdı şimdi kapının deliğinden bakılıp açılmıyor bile. *
(bkz: büyüklere saygı)
hoşgörü ve feraset.
Batıya iyice özenmekle birlikte kendi dini ve resmi bayramlarımızı kutlamaya üşenirken öte yandan bir noel için deli gibi eğlenen, noeli hristiyanlardan daha iyi kutlayacan bir millet olduk.
saygı göstermek. kendine dahil.
komşuluk hakları, hakkaniyet ve insaniyet duygularıdır. ben merkezcilik baş göstermeye başlamış, bananecilik ön plana çıkmıştır.
kültürü, kahraman atalarının mirası, şerefi ve namusu, ülkesi, misafirperverliği, yardımseverliği, kardeşlik olgusu, dili, dininin kapitalizme geçmesi ve şuan akla gelmeyen çok daha fazla niceleri.