bugün

Yönetmenliğini Alejandro Amenábar'ın yaptığı 1996 yapımı gerilim filmi. izlenmesi gereken filmlerden. Angela için üniversitenin film arşivini tararken, öğrenci danışmanın eline bir kaset geçer. Kasetin içindekilere göz atmak isteyen adam, gördüklerinin korkunçluğu karşısında kalp krizi geçirir ve ölür. Can alıcı olaylar başlar. Filmin kötü olan tek şeyi benim için oyuncular. Atmosferi, yarattığı gerilimi, müzikleri harika. Son filmi Regression kötü olsa da amenabar korku ve gerilimi çok iyi yansıtan bir yönetmen.
güzel fakat biraz durgun bir film. karanlık bir ortamı var. gerilim-korku tarzında. görsel efekt kullanılmadan saf görüntüler kullanılarak çekilmiş. bu film neden göklere çıkarılmış anlayamadım fakat saygı duyuyorum.
ayni filmi hollywood tarafindan yeniden cekilse kimin sinema icin ugrastigini kimin para icin ugrastigini daha neslestirecek olan filmdir.korku filmleri nin sadece buyuk goguslu basrol oyuncularindan,kopan kafalardan,yaratiklardan ibaret olmadigini gosteren usta isi bir korku filmi.
tesis ve öldürme üzerine bir tez başlığıyla filmin sine-kritiği:
http://www.sinemaestro.co...urme-uzerine-bir-tez.html
yönetmenliğini alejandro amenabar'ın yaptığı 1996 yapımı gerilim filmi. rejisör koltuğundaki isim yabancı değil. the others filminden de tanıdığımız işinin ehli denebilecek bir yönetmenin genç yaşta çektiği ilk uzun metrajlı filmidir tesıs. her anı her dakikası gerilim doludur ve kesinlikle izlemeye değer bir yapımdır. diğer filmlerin aksine bu gerilim filminde basit kan oyunları ile seyirci gerilimi sağlanmaz. bu noktada elbette yönetmenin başarısı yatmakta. bunun dışında filmin en büyük başarısı belki de gayet gerçekçi ögeler ile dolu olmasıdır. örneğin filmde metafizik kavramlar yoktur. her ne varsa yaşamdan, gayet tanıdık unsurlardır. bunun dışında bol kan sahneleri görmeden, farklı açı ve kamera teknikleriyle başarılı bir gerilim filmi olarak kabul edilebilir tesıs. oyunculuklar hakkında çok fazla beğeni dolu cümleler sarf edemesemde yinede bir bütün olarak bakıldığında iyi bir film olduğu ortadadır.
şimdi bundan sonra yazacaklarım fena halde spoiler içermektedir. ondan sonra vay efendim ben görmedim, vay efendim ben bilmiyordum demeyiniz çok rica ederim.

--spoiler--
bir kere film son dakikaya kadar izleyiciyi merak içinde bırakıyor. bu iyi bir şey elbette. son saniyelere kadar "hangisi katil bunların, şimdi delireceğim" nidalarıyla evde deyim yerindeyse cirit atmanız filmin başarısından ileri gelmektedir. ben her şeyden evvel katilin o güzelim bebek yüzlü tipten çıktığına şaşıyorum. dışarıdan baktığında süt dökmüş kedi misali lakin gel gör ki bildiğin psikopat bir katilmiş kendisi. pes dedim. hadi onu geçtim, ben bu gerilim filmlerinin ana karakterlerinin yaptıkları ahmaklıklara sinir oluyorum. belli ki katil sana kafayı takmış, niye tenha yerlerde dolanırsın? çık insan içine, ortalarda ol. yok, illa kaçacaklar ya bir depoya ya da tenha bir mekana... bana kalırsa bunların beyin hücreleri sabit. beyinlerinde inatla çoğalmayan hücrelerin ev sahibidir bunlar.
ayrıca buradan başroldeki hanım kızımıza da seslenmek istiyorum;
noldu, gittin inandın o baby face tipli adama. halbuki iyi adam o dört gözdü, bilemedin kıymetini.
--spoiler--

kısacası; eğer fırsatınız varsa, iyi bir film izlemek istiyorum diyorsanız bu film sizin için biçilmiş kaftan gibidir. izleyiniz, izlettiriniz.
düşük bütçeyle de çok iyi filmler yapılabileceğinin kanıtıdır.
konu ve kurgu gayet güzeldir.
hatta ilk seyrettiğinizde bir süre etkisinde kalırsınız.
gece gözünüzü açıp kırmızı kamera ışığı var mı diye kontrol edersiniz.

filmin en dikkat çeken karakteri şüphesiz bosco dur.
eduardo noriega bu tarz, tekin olmayan ama çekici adam rolleri için biçilmiş kaftandır.
snuff konusuna değinilmiş iyi bir gerilim filmi. aynı zamanda 90 lı yılların havasını yansıtmasından olsa gerek tekrar tekrar izlemeyi tetikleyen film. hele ki alejandro nun değişmez kadrosundan fele martinezin canlandırdığı chema karakteri genç kızların kalbini hoplatmıştır.
sonuna gelene kadar
en az 7 kez sonuyla ilgili yorumunuzu
değiştirecek kadar acayip bir film..
chema mı bosco mu..chema mı bosco mu..
chema..bosco..

6 goya ödüllü film..

lakin hemen ardından
yönetmenin mar adentro'sunu
izleyince olmuyormuş..
arka arkaya izlemeyin..
(bkz: mekan)
türkçesi tez olan Alejandro Amanebar'ın ilk uzun metrajlı 1996 yapımı filminin orijinal adı.
(bkz: snuff)
Kurum, kuruluş,