artık kalabalıktan, insanlardan, günlük gürültüden patırtıdan bunalan ve uzaklaşmak isteyen, sevgilisi olmayan, ufacık bir yerde öğrenciliğin alasını yapan, uzun saçlı olduğu için kalabalık evin banyosunda saçlarının ceremesini çekemeyen, tek başına çıkacağı evin kirasının yurda filan vereceği paranın yarısı olmasını fırsat bilen,evde bir televizyon, bir de internet isteyen,uludağ sözlüğü seven ve sürekli entry giren, haftada 2-3 gün cafede canlı müzik programında davul çalan, elleri nasırlı, ingilizceyi iyi bilen intro öğrencisi, uzatılan her kazığın dostluk adına atıldığını sanan, hayrettin adında bir çim kafası olan, tahtadan gemi yontan, yaşadığı bağnaz düşünceli insanların acizliğini ve içindeki büyük boşluğu aşkla bütünleştirip şarkı sözleri yazan, flüt ve mızıka çalarken dünyayı unutan, gecelere küsen, yaşanmamış bir yığın şeyi olan, sahne aldığı akşamlar bira içen, ama ortam olunca rakıyı seven,memleketi aklına geldikçe ağlayabilen, duygu yüklü, ama yine de geleceğin mutluluk getirmeyeceğini düşünsede öyle değilmiş gibi gösteren bir öğrencidir bu eve tek başına çıkan öğrenci.kimdir acaba bu?bilinmez, çünkü gören yoktur kendisini pek fazla bu hayatın içinde.
ev 1+1 ise hic sorun degildir. mis gibin gul gibin yasanir. dertten, tasadan uzak kendi hayatini yasarsin, yonlendirmelerden ırak bir sekilde. yanlizligi seven insanlar icin cok guzeldir.
(bkz: tek başına eve çıkan öğrenci)
(bkz: evde tek başına)
tek basına esyaları tasıyıp, yerleştirmek, tek basına içki içmek, tek basına gezmek, alısveriş yapmak, yemek yapıp yiyememek, tek basına televizyon izlemek durumudur. bazen güzel yanları olsa da zor yanları daha ağır basmaktadır. kitaplar, internet dünyası, alkol, sigara tek dostunuz olmustur. sosyal hayattan asosyal hayata yönelirsiniz. dısarı cıktğınız da arkadaslarıyla gezen kimseleri gördüğünüz de eski dostluklarınız anılarınızda canlanır hüzünlenirsiniz. sabah olmasını iple çekersiniz, ki bakkala, markete gideyim de konusucak biri olsun diye... duvarlar üstünüze gelir. sevgiliniz olsa bile belli bir süre beraber yaşamaktan bıkar tek yasamak ister, akabinde yine berabar yasamak istersiniz. yani insan fıtratı bu, konuşmak, dertleşmek, gülmek, güldürmek ister. ama siz bunları hiç bir zaman bir arada yaşayamazsınız. kendinizden baska iç dünyanız ile arkadaş olursunuz.
hee hiç mi iyi yanı yok, tabiki var. istediğin zaman eve gir, karısan eden yok, yemeği istediğin yerde istediğin zaman da ye, istersen evi temizleme, yine istediğin gibi odanı, salonu dağıt,eve yetmiş iki milletten kız getir at, sabahlara kadar seviş, içki iç kus, evin içinde donsuz dolaş, gibi gibi... ama gelin görün ki hiç bir şey bir dost meclisinde, bir helva gecelerinde ki arkadaslarla muhabbetten daha zevkli değildir.
ilk bir kaç ay insana çok iyi gelen durumdur, sonrasında sıkmaya daha sonra acıtmaya başlar, en nihayetinde yara nasırlaşır ve tek başına yaşamak kişinin tarzı ve karakteri haline gelir.
yaşamın en rahat anlarını oluşturan olay olur kendisi. çık duştan aman gördü mü görülür mü diye korkmak yok, canın ne istiyorsa onu pişir sever mi sevmez mi derdi yok, istediğin gibi dağıt ortalığı istediğin gibi topla temizle... rahattır rahat... ha kira günü, doğalgaz faturası gelir öder misin bilmem , o kadarını da ben düşünmeyeyim sen bul.
-arkadaşlarınız çarşamba,cuma,cumartesi günleri eve geç gelme imkanlarını kullanır ne yapıcağını nereye gidiceğini şaşırır, siz zaten ne vakit ne istiyorsanız onu yapabiliyorsunuzdur hesap vericek biri yoktur.

-insanlar odalarında yaşar,salona ailerinin yanına gider.siz salonda yaşarsınız,odanıza uyumaya gidersiniz.yada salonda uyursunuz.

-heres size yatıya gelmek ister çünkü kimse eve sarhoş gitmekle uğraşamaz.

-sevgiliniz varsa ne güzeldir hayat.evci olursunuz iyice.sonra sevgiliniz sizin evden çıkmaz.kavga çıkar.

-yanlızlığın tadına doyarsınız.insanın evi olmasının ne güzel birşey olduğunu düşünürsünüz.Sonra kışın boku çıkar yanlızlığın.

-cefası falan yoktur, birçok şeyin çözümünü zamansız ve pahalıdan başlayarak öğrenmeye başlarsınız, sorumluluktur, becerebilmek güzel bir histir.

-evimi özledim be...
en yakın zamanda eve karşı cinslerin sık sık girip tek başına sıfatının yenileceğini düşündüğüm psikolojik buhran.
Her an içiçe olunan insanlardan durumlardan ve bunların sonucunda ortaya çıkan karmaşık ilişkilerden kaçmanın bir yoludur.
işin içine başka insanlar girmeye görsün zaten bir anda her şey değişiyor.
Bi kere evet üzerindeki sorumluluğu bir nebzede olsun azaltıyorsun.Sonucuna katlanmak istemediğin için yapmamayı tercih ettiğin isteklere artık son! Son son ama bu seferde o isteklerin artık hayatının bir parçası haline geliyor bundan sonrada başkalarıyla birlikte yaşamaya dayanamaz hale geliyorsun.Sonradan bunu dayanabilinir hale getirmeye çalışmaksa apayrı bir mesele..insanın kendini daha iyi tanımasına sağladığı yarar çok büyük ama sorumluluktan kaçmaya çalışırken aslında daha büyük bir sorumluluk üstlendiğinin farkında olmayabiliyorsun ilk zamanlarda.insanların müdahale edemeyeceği özel alanın bir odadan taşıp bir ev haline dönüşüyor.Kendinsin işte özgürleşiyorsun git gide ama bu toplumsal özgürlük haklar vs değil.Başka bir bilinç bu kendi içindeki özgürleşme bilinci..Sonrası bir kısır döngü ki sorma.Bir gün en huzurlu anlarını yaşarken ertesi gün dünyanın en yalnızı en karamsar insanı olabiliyorsun.işte o zaman o koca duvarlar üstüne yıkılıyormuş gibi oluyor.eh tek başına yaşamak gibisi yok orası kesin ama ..sonuç? Bilmem.
3 harflilerin ve koltuğun altından uzanıp ayaklarınızı çekecek yaratıkların fikrini akla getirebilecek ibne arkadaşları gece aramamayı gerektirir.
zengin bebesi atraksiyonudur. görüldüğü yerde vurulmalıdır.
yalnız kalmak istemiyorsan tek başına eve çık baba, asla yalnız kalmıyorsun. her gün başka bi arkadaşın gelir eve yalnız kalmayı özlersin.
Tek basina eve cikmak, tek basina yemek pisirmemek, yiyememek demektir.
bütün yükü taşımanın ne demek olduğunu bilmeden pembe gözlüklerle atlanan olaydır.

eğer kadınsanız ve aileniz "madem istedin her şeyi hallet" tavrına büründüyse;

öncelikle bir ev bulmalısın. bunu yapmak sayfalarca yazılacak maceraya atılmak demek aslında. doğru emlakçıya giden tiplerden değilseniz ve inadına sahibinden arıyorsanız tabii.
neyse yine de bulamayacaksınız muhtemelen. çünkü artık öyle bir kavram yok olmuş durumda. bunun istisnası da yaşlı ev sahiplerinin aynı apartmanda oturuyor olması olacak.

evi bulduk, emlakçıda kıran kırana pazarlık dakikaları geçirdik ve tuttuk. temizliğe girişeceğiz şimdi. can ciğer kuzu sarması arkadaşlarınız yardım edecek tabii acil ve önemli işleri çıkana dek.
bu da demek oluyor ki en fazla bir gün geçirirler. bok çukuru gibi yerde yaşarım demiyorsanız daha her şeyin yerleşmesi ve düzene girmesi için 2 gün en az canınız çıkacak.

bu zor aşamalardan sonra mı?
gel keyfim gel... hayır gelmez o keyif. spotçusundan tut halı yıkamacısına, tüpçüsüne kadar birileri çıkacak. sizinle eve çıkacak demiyorum, telefon sapıklığına aday olarak ayyuka çıkacaklar.
evet sinir bozucu bir haftayı da atlattık, düzenimiz şöyle böyle oturdu.

o ilk keyif günü. o gün geldi. tercihen yalnız veya arkadaşlarla içmek ilk plan olacak. zaten ev aramaktı bulmaktı yerleşmekti derken haftalardır içemedin. iyi bir haşatın çıksın.
ben yalnız içmiştim. şarabımı aldım kendimi romantik komedilerden fırlamışçasına yalnızlığımdan keyif almaya bıraktım.
ee ne oldu? hiç işte ertesi gün kalktım evi topladım gidilecek yere gittim geri döndüm. bir heves yemek yaptım.

benzerlerini herkes yapar. çünkü yalnız eve çıkmış özgür bir bireysin. sevgilin varsa bu balayı dönemi uzar da gider.
biraz ipin ucunu kaçırırsan arkadaşlardan kurtulamazsın.
bu resmi bir uyarı! çok ayağını alıştırma milletin tepene binerler. sevgilisini alan "canım ya evde kimse yoktur senin diye düşündük gelebilir miyiz " der.

ev arkadaşım istemiyor yalanının ne kadar geçerli olduğunu farkedersin. artık yalan safhasında hastalık, ani gelişen memlekete gitmeler boy gösterir. yakalanırsanız da yeni geldim yalanına baş vurun.

örnek verelim. siz evde yalnız takılmak istediniz ve pizzanızı sipariş ettiniz biranızı koydunuz önünüze yine bir amerikan tarzı yarattınız kendinize.
zil çaldı ve kapıya koştunuz, pizzanıza!

ve gelen yalan söylediğiniz arkadaşınız çıktı. kıvırmaya uğraşmayın. kafamı toplamak için dedim sorunlarım var diyin. daha az kırılır.
ben yalanımı devam ettirmeyi tercih etmiştim. acil geldim dedim vs. tabi birkaç kez yakalanınca ki diğeri de markete giderkendi, daha kötü duruma düştüm.

tamam neyse evinizi aldınız tepenize çaldınız, keyifli günler ve özgürlük sizin hayatınız. hasta olacaksın arkadaşım.
illa bir insanın boğazı şişer ishal olur ne bileyim ağzı burnu tıkanır. hah işte o zaman öylecene kalırsınız. ne mızmızlanacak adam vardır etrafta ne ilgi gösterecek insan zerresi.

bu durumlar için ilaç olsun dolapta. bir de sakinleştirici. ama o sevgilinden ayrıldığında kriz gelecek gibi olursa diye güvence.
hapçı olup çıkma başımıza. ben bir ara biraz alışmıştım da.
neyse dediğim gibi illa ağrı kesici, yara bandı, iğne ve iplik olsun. dikmek için. şaka şaka o zaman doktora gidersin kendini sakın dikme.

arkadaşlarını çağıracaksan baştan uyar. ayıp olmaz kimseye öyle götlerini yayıp her seyi sana yıkmasınlar. gelirler on kişi yenilir içilir ertesi sabah farklı dillerde hoşçakal demiş olurlar.
de baştan " bebeğim\canım\lan ne yiyosanız götürün mutfağa tek başıma uğraştırmayın beni eliniz değmişken mümkünse yıkayın" diye.
rahat ve açık ol.
hem o zaman daha az çatkapı gelirler.

faturalar girecek zaten onu geçiyorum o konuda söz sahibi olmam için meslek değiştirip tedaştan falan bilgi sızdırmam gerekir.
ben elektrikleri kesen amcayla iyi bir diyalog kurdum mesela.
sorumsuz olma zamanında öde faizi var onun.

kötü olacak yanları söyleyeyim.
uzun süre evde yalnız kaldığında öncelikle kendi sesini duyman garip gelebilir. internet kuşu seni. ben geçen şarkı söyledim sesimi duymak için karşı komşum camı kapattı. o kadar alışırlar öyle sessizliğine. arada gürültü yap.

bak benim yan komşu allah bozmasın çatır çatır yani. örnek fazla oldu. olmamış da olabilir gerçekçi yani. milleti kıskanma onlar çok kişili yaşıyorlar.

eh sonracığıma film izlerken insan biraz kötü oluyor. yanındakini dürtüp salak salak gülmek yok. arada bir kahkaha atarsın tabi. ama kısa ve net olacak. üstüne yorum yapılmayınca uzamıyor çünkü.

bazı şeyler aynı kalacak. öğrenciysen yine ders çalışmayacaksın, yine ayın yedisini bekleyeceksin falan filan.

kendi ruhum sıkıldı yemin ederim bak anlatırken.
şimdilik bu kadar. unutmadan git kapıyı camı ocağı şofbeni kontrol et. benim sıralamam bu. abdest sırası gibi ellerağızburunyüzkollar..kapıyıcamıocağışofbeni...
en güzelidir. kimsenin ağız kokusunu çekmeden yaşamak kadar güzeli var mı ya?
Bu ara şiddetle yapmak istedigim şeydir. kendime ait, yalniz kalmak istedigimde kalabilecegim, yuzum asildiginda bile neyin var diye israrli boğan sorulara maruz kalmayacagim, kendi dunyam olan bir ev..
bir sure sonra cekilmez olur, sikinti yapar.
bir kaç kişiyle eve çıkmak gibi bir ''hatayı'' yapmış biri olarak diyebilirim ki eve çıkılacaksa kesinlikle tek başına çıkılmalıdır. tabi maddi imkanlar çerçevesinde.
seks olur, dikkat edilmelidir efendim.
(#16194236)

3 yılı aşkın bir süredir bekar evinde huzurun ve mutluluğun resmini çiziyorum efendim. Maddi imkanlarınız da el veriyorsa evde denemenizi şiddetle tavsiye ediyoruz.*

Hele bir de sevdiceğiniz varsa değmeyin keyfinize...
şu sıralar en büyük hayalim.
her zaman yapmak istediğim şey.
seneye gerçekleştireceğim eylem. o zaman görecekmişiz hanya yı konyayı du bakalım.
eger tırsak biriysen her sese dönüp bakarsın, uyuyamazsın.