bugün

Çok mantıklı davranıştır.

asdasdasd.
(bkz: yetmez ama evet) *
balık mı kaldı. zavallılar istanbul'un çöpleri ile yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyor. bu nedenle, simit atana sevinç çığlıkları ile teşekkür ederler.
Ekmeksiz gitmez.
Tabiat kanunlarını yok saymaktır.
onların ben amk. tertemiz yüzlerinin tüylerinin altında bir canavar yatıyor nasıl bir leşçidir bunlar bilmiyorum.

geçen işe giderken kaldırımda bişey yemeye çalışıyordu ben gelince uçtu bi baktım yemeye çalıştığı ne diye daha tüylenmemiş güvercin yavrusuydu. içim cız etti öylece devam ettim.

birilerinin yaşaması için birilerinin ölmesi ne kadar acı.
Denizde "Mustafa şu karidesi uzatır mısın" şeklinde takılan beyaz yakalı martılara, biz fakfakirler 5 liralık simit atınca, "bu insanlara yazık yav" diyip yönetici gülüşü atıyorlar.

Martı sesi, üst düzey sivilceli götlü yönetici kahkahası ile aynıdır.
o zaman balık tutarken misina yemi olarak çengele simit takalım.
martıya çorumlu muamelesi yapmaktır.
Asıl ilginç olan, martının simidi nasıl yediği hatta ısrarla istemesidir. Güvercin ve kumruları vahşice öldürüp, yediğine değinmiyorum. ne ara bu kadar psikopatlaştin olum sen.
o kadar çiğ balık, rüzgar altında fır fır uçuyorsun, hava her daim nemli; muhtemelen simit atılmayan tüm martılar cırcırdır ve simit iyi geliyor olabilir. bence aspirin ve kola da atılmalı..
Martının derdini bile dert edinen naif yurdum insanının sorunsalıdır.
o bitmek tükenmeyen kurumuş simiti, bari şu hayvan nasiplensin diye atılarak keşfedilmiş etçil hayvanı simitçil yapan türk aktivitesi.