sınıfta hep saatin sorulduğu çocuk

evet o benim. hatta dakika başı saat soran öğrencilerden dolayı saati çantaya koymuş, okul saatleri boyunca saatsiz dolaşmak zorunda kalmışımdır aylarca.

saatini zile göre ayarlayan çocuk.

artık herkes, saatin kaç olduğuna cep telefonundan baktığından, tarihe karışmış çocuktur. * *

dersle ilgisi olmayan kişilerdir genelde. bunun birde saniyesi saniyesine hesaplayan modeli vardır. zille doğru orantılı çalışırlar.

genel itibariyle saati okulun zil saatine ayarlı olan çocuktur. ilk okuldaysanız ve saatiniz zile kaç dakika kaldığını saniyesine saniyesine gösteriyorsa siz bir sihirbazsınızdır! *

Sınıfın duvarına saat alınacağında gönüllü olacak kişidir. Çünkü durmadan rahatsız edilmekten bıkmıştır. Hatta biraz daha üstüne gidilirse her sabah saatin camını silebilir, pili bittiğinde pil alabilir.

genelde dersle pek ilgilenmeyen gözü sürekli saatte olan bir kişiliktir. bazıları da sen sormadan 5 dk kaldı cinsinden bütün sınıfa duyurur.

ders başladıktan 1 dakika bile geçmeden 'kaç dakika kaldı?' sorusunu soran arkadaşlara sahip olduğu için artık onlar sormadan saati söyler.

seslendiğiniz an " efendim , ne , ne var, noldu " demeyip direk kaç dakika kaldığını söyleyen çocuktur.

spiderman in spiderman olmadan önceki hali gibi bir şeydir tahminen..

çocuğun kendisine devamlı saat sorularak diğerlerinin saat okumayı bilmediklerini farkeden kişidir.

sınıfın en pahalı saatini kullanan çocuktur.

her sorulduğunda ayrı bir gururla,bir taraflarını kaldırıp,gözlerindeki azimle 10dk var diyebilen,jeneriklik mahlukatlardır.

saatini saniyesi saniyesine zile ayarlanımş olan çocuktur. en arka sırada oturur bu tip, dersin son on saniyesinde yanındaki arkadaşlarıyla ondan geriye sayar.

ilerde randevularına ya hiç geç kalmayacak ya da hep geç kalacak insandır.

sınıfın en çalışkanı olan gözlüklü mehmettir. en önde oturur, sınıfın serseri tarafından ara sıra uğraşılır.

(bkz: adnan polat)
(bkz: 20 45)

en son sorduğumda saati yakmış olan çocuktu.

saati olmayanlar çocuklar için cep telefonusuz yılların vazgeçilmez karakteri.

bu ben oluyordum evet. böyle kutsal bir vazifeyi üstlendiğim için kendimle ne kadar gurur duysam azdır.

hatta dersin bitmesine 10 saniye kala bütün sınıfı ayaklandırıyordum ve hep birlikte 10 dan geriye doğru sayıyorduk. *

bir süre sonra kendisine şşşt denilince bile saati söyleyen çocuk.

bu çocuk aslında kaç dakika kaldığını hesaplayarak matematiğini geliştirmiştir ve başarılı olmuştur.

bir de bu fatih arkadaşı deli etmek vardır ki;

n(ben),s(suat),g(gökcem),a(ahmet),k.e(küçük emre),f(esas çocuk fatih).

n - fatih kaç dakka var lan?
f - daa var da. 20 dakka en az. evet doğru tahmin 20 dakka.
a - fatih kaç dakka la?
f - 20 dakka var.
s - fatih?
f - he.
s - kaç dakka var.
f - 20.
ke- fatiiiih!! ( uzaklardan kısık sesle).
f - ne aq ne lan.
ke- kaç dakka var?
f - yok aq dakka makka. kalmadı!(kayış atıyo yavaştan)
ke- lan söyle.
f - 19.
ke - niye söylemiyosun lan en başta.
f - yeter lan para birleştirin bi saat alın.
g - fatih.
f -fatihin amına koyim yok lan saat maat bende. siktirin gidin lan.

böyle bir çocuk benim sınıfımda da var. kim sorarsa da anında saati şaşmadan doğru söyler ve mutlaka sonuna da "hafız, aga, hacım" kelimelerinden bir tanesini de yapıştırır.

genelde dersi dinleyen uslu çocuklardır.

her şeye geç kalmayı bir şekilde beceren çocuktur.
saat kaç diye sorarlar çünkü saatine ayak uyduranayan yanını gözüne gözüne sokmak isterler.
ben, saat kaç diye sorulmayan ama saatini kolundan ve aklından asla çıkarmayan çocuklardandım.
o anlamsız ıvır zıvır şeylerden hiçbirine geç kalmadım.
ama ne yaptım biliyor musunuz?
gönül saatime bakmayı, onu anlamayı, onu okumayı ve ona ayak uydurmayı başaramayarak, tüm saatlerimi kaçırdım.
artık bana sevdalı yüreğim saat kaç diye soruyor.
neden bu kadar geç kaldın, neden bu ilk ve son treni kaçırdın diye soruyor.
lanet olsun kolumdaki saate ki, bana gerçek saatlerimi kaçıran, korkak bir yan yamadı.
çıkarın o saatleri kollarınızdan.
asıl saatinizi kaçırmamak adına, çıkarın ve size saati soranlara, gülüp geçin.
o lanet olasıca tiktakların ağırlığı altında an ve an ezilmemek için saatsiz yaşamayı öğrenin.