bugün

(bkz: allah cezamı verecek)
ahh bir kız bana aşık olsa bende ona aşık olsam mutlu mesut yaşasak istiyorum. ama hukuk fakültesinde olmam (güzel kızların olmaması) nedeniyle aşık olabileceğim bir kız yok çevremde sözlük. çok üzülüyorum çok
sırf internet keyfi için saat gece 2-3 e kadar yatmıyorum.
tek eğlencem sensin sözlük. gün boyu beni ayakta tutan tek şey; akşam olup eve gidince sözlüğe girebileceğimi bilmek, hayattan beklentim bununla sınırlı.
2 haftadır yakınlaşmak için 1001 şaklabanlıklara başvurduğum bir kız vardı. baktım olacak gibi değil 2 gün efendi gibi takıldım. yine yok yine yok. bu akşam herzamanki gibi 10 civarı geldim eve.
kapının önünde 1 şişe votka ve yanında katlanmış bir kağıt. kağıdı yarı zom bir kafayla açtım.
aynen şu yazıyordu. " aradım ulaşamadım sana, çok şey kaçırdın * ".
dumura uğratan ise " kağıdın içine 1 adet te prezervatif koymuş "
sağlığınıza içiyorum sözlük.
bazen mutlu olmadığım halde gülüyorum, bunu okadar çok yaptımki alışkanlık oldu ve sahte gülüyormuşum hissi canımı daha da çok sıkıyor.
bugün itibariyle hayatımdaki 5 kişiyi sevdiğim kızın arkasından orospu dediler diye sattım. Sevdiğim insanı kazandım an itibariyle mutluluktan uçmaktayım. Ortalık karıştı. amcamın bile ne mal olduğunu gördüm iyiki satmışım pişman değilim. Götlük yaptım ama hakettiler. ben göt olduğumu götlük yaptığımı yüz yüze konuşarak kabul ettim ama onlar kendi götlüklerinden bir haberlerdi. Kimse kabul etmedi götlüğünü. Ben birkez daha anladım ki iyiki satmışım.
sözlük ders seçtim ortalamam sallantıda,
6 tane seçtim bir de
*
matlab nasıl bir ders öğrenmem lazım
en fazla artı oyu buraya yazınca alıyorum buna ben de şaşırmıyor değilim aslında.hani yazdıklarım da uyduruk şeyler lan *
üç şeyden yoruldum; ağlamak, affetmek, hayal kurmak.
bomboşum sözlük, uzay bile benden daha dolu. jileti alıp kendimi doğrayasım var, sonra pişman olmak istemiyorum.
şehirlerarası otobüslerde yolculuk yaparken yanımda oturan tanımadığım insanlarla muhabbete başlarsam onlara bazen öğrenciyim, bazen doktorum, bazen inşaat işçisiyim, bazen öğretmenim, bazen işsizim diyorum...insanların yaptığınız işe göre davranışlar sergilemeleri tuhaf, tavsiye ederim, mesleğinize göre bir yere koyuyorlar... artık sıkıldım, işsizim diyorum, müzik dinliyorum...
sözlüğün artık götü başı oynuyor hangi birini gammazlıyım n'payım n'edeyim hiç bilemedim.artık çükümde değilsin sözlük afedersin yeter amk.
sıkılmaktan sıkıldığımı farkmekten sıkıldım. sıkıldım yani.
az önce bi kıza edilmeyecek kadar büyük kabalık ettim sözlük. durumu toparlayamadım. peçete ver de terimi sileyim.
bu başlığı her gördüğümde sözlük yazarların iftiraları diye okuyorum.
sözlük, arkadaşlar bizde, onlar mutfağın a. koyuyo bende sözlükte takılıyorum. hiç karışmıyorum bakalım; bugün daha yeni temizlediğim mutfağı, aynı bulabilecek miyim...
karadeniz sarkilarindan hoslanmaya basladim ala ala o.o

http://www.youtube.com/watch?v=RLMo5J84i_c&feature=related
ben böyle şansa tüküreyim. evden çıkıyorum arabaya biniyorum. park ettiğim yerden çıkarken dalgınlıkla tekeri kaldırıma vuruyorum. jant kapağı kırılıyor.eski sevgilim 1 hafta önce msj atıyor. daha önce beni terslediği için ben onu tersliyorum. ben üzüntüden ne yapacağımı bilemeden evinin önünden geçiyorum istemsizce. ki bunu nerdeyse 7 aydır biçok kez yapmışımdır. tam da msj attıktan sonra geçiyorum. bil bakalım sözlük ne oluyor.
boşver ben söyliyim: bizimki camdan dışarı bakıyor ben tam sokağa döndüğümde ve nerdeyse gözgöze geliyoruz.
elim ayağıma dolaşıyor. midem bulanıyor. ellerim titriyor. gaza basıyorum sonra bi sokaktan diğerine geçmişim araba 3. vitese çıkmış. ben o arayı hatırlamıyorum.
napmalıyım lan?
(bkz: tamam sakinim)
Bir zamanlar; kendi kendime çişimi en uzun süre tutmak üzerine rekor denemeleri yapardım.. Birgün, istemeden tutmak zorunda olduğum çişimi yaparken, her sayış bir saniyeye denk gelecek şekilde saymıştım. Ve böylece, ampirik bir o kadar da deneysel bazlı bilimsel bir ölçüme dayalı bir deney başladı kendim için. Bir şekilde çişimi yapamadığım zamanlarda, 'dişimi sıkıp rekor kırayım' tribine girmiştim....Rekorum 153 saniyedir. Prostat olmadan bıraktım bu işleri çoktan.
çöp kutunda bile olmaması gereken yazarlar var sözlük.
bugün hastanede yatan ananemi ziyarete gittim. odada yatan hastalara geçmiş olsun dileklerimden sonra muhabbet etmeye başladık. ameliyattan çıkan kızın ki 23 yaşındaymış, yanında refakatçi olarak kalan yine aynı yaştaki kuzenini annesi sandım. sıçtım toparlayım derken sıvadım tabi. allahtan kızlar gülüp geçti ama eminim çok küfür yedim. sonra yandaki teyzeyle konuşmaya başladık. o da ameliyat olan kız kardeşinin yanında kalıyomuş. geçmiş olsun falan dedikten sonra ameliyat olan teyzeye 'bakın ne güzel kızınız burda' dedim. meğer teyze 6 yaş küçükmüş ablasından ve bana 'o benim ablam kızım' dedi. magmanın derinliklerine indiğimi hissettim ama bir şey de yapamadım. kesin beni gerizekalı sandılar sözlük çok mutsuzum.
en kısa zamanda ki muhtemelen çarşamba günü deli gibi içicem. ne yaptığımı nerde uyandığımı umursamadan! buna ihtiyacım var.
* sözlük behzat ç.'nin bir bölümünde güvenlik görevlileriyle ilgili bir söz vardı hatta güvenlikçiler ayaklanmıştı falan heh işte ben geçen onu yaşadım. şöyleki: hacetepeye gidiyorum 230 numaralı otobüs nizamiyede durdu güvenlik görevlisi kimliklere bakıyor benim kimliğim yok, yüksek lisans öğrencisiyim dedim, suratıma baktı bölüm dedi "sayısal finansman" dedim yaklaşık 10 dakika falan bakıştık çünkü anlamadı böyle bir bölümün varlığından haberdar değil. baktım anlamıyor "işletme" dedim heeee dedi gitti.

* sadece uludağ sözlük yazarıyım. başka hiç bir sözlükte başka bir nickle bile hesabım yok.

* twitter ım yok, formspring hesabım yok, blogum yok, hatta fake bi facebookum bile yok o derece yani.

* halil sezai varya hah işte ben onun soyadını bilmiyorum parçacıklıoğlu mu paracıklıoğlu mu, gerçi bilmemi gerektirecek bi durumda yok ortada radyoda bile çıktığı anda değiştiriyorum.

* bu aralar çok rahatım,öyle böyle değil. kafam rahat mail'im rahat. böyle birden kesileceğini bilseydim taaaaaa en başında şikayet ederdim.*
* dokunmatik ekran kullanamıyorum.

* hiç kimseye acımam. " yazık ya neler geldi başına" gibi sözler bana göre değil. iyi kötü herkesin bir beyni var ozaman kullacaksın onu, kim ne kadar acınacak durumda olsa bile biri acımam.

* annem duygusuz biri olduğumu söylüyor, merhametsizmişim. sanırım doğru acımasız biriyim.

* imkb' de stajda ikna tekniklerini falan gösteriyorlar, arkadaşım üzerimde uygulamalı olarak deniyordu eğitim sırasında. bana "x güzel bir kız" dedi. bende boş bulunmuşum, anlamadım abuk bi suratla "ne" dedim. arkadaşım "oha sen bile inandın, bu teknikler kesin ikna edici" gibisinden bişeyler söyledi o an aklıma geldikçe hala gülüyorum.

* yemek yapmayı bilmiyorum diyen insanlara inanamıyorum, yani bence bu tuvaletimi yapmayı bilmiyorum demek gibi bişey.

* aramızda çokça yaş farkı olan bir kız kardeşim var, 4-5 yıldır saz çalıyor. onun adına en büyük korkum birgün "ben oldum" demesi, bir insan özellikle de sanatla ilgilenen bir insan nasıl olurda "ben oldum" diyebilir. bu yaşına rağmen onur akın, yeni türkü, selda bağcan gibi sanatçılarla aynı sahneyi paylaştığı için bir ara ben sanatçıyım diye geziyordu, gerçi bende onun sayesinde (bkz: aşk/#9451891) bu entryden birkaç saat önce bu şarkıyı sahnede derya köroğluyla söyleme şansını yakalamıştım.

* hacettepe de seçmeli ders olarak "futbol, cinsel sağlık bilgisi, italyanca" gibi dersler varmış ve insanlar mezuniyet için grekli kredilerini bu derslerle dolduruyorlarmış. benim okulum 5 yıl sürmesine rağmen son 1 yıl çalıştığım için şunu söyleyebilirim ki, ben 1 yıl boyunca boşuna yırtmışım bi taraflarımı, 80 ortalamayla azkalsın bir seçmeli dersten kalıyordum cb ile zarzor geçtim, bide bu hacettepeliler 0,5 lik bi katısı olan notla ortalamları uygunsa yani 1,80in üzerindeyse geçebiliyorlar ben 1,5luk katkıyla ortalmamın 2,00 üzerinde olmasıyla ancak geçebildim. çok dertliyim bu konuda çok, heba etmişim yıllarımı.

* yüksek lisanas sınıfında en küçük öğrenci benim, hatta geçenlerde dişçimde "tayfun talipoğlu"yla karşılaştım biraz konuştuk öğrencisimin diye sordu evet yüksek lisans öğrencisiyim dedim verdiği cevap " hadi ya benim bildiğim yükseklisansı kelli felli adamlar yapar, sen okadar büyükmüsün" oldu işte sınıfta okadar küçüğüm, ama iyikide bukadar küçüğüm, 1996 da üniversiteden mezun olmuş kadınlar var zaten maliye okumuşlar lisansta ve üzerinden yıllar geçmiş, programlama, matematiksel model ve istatistik hakkında hiç birşey bilmiyorlar. onları görünce itiraf ediyorum ki çok mutlu oluyorum.
Sevişme esnasında odaya megan fox girmesi başlığını açıldığından beri anlamaya çalışıyorum.
Zira Megan fox'u araba markası sandım lan!
Sabahtan beri megane diye okumuşum başlığı.