bugün

tadkaçırtıcı.
kelimenin türkçesi'ni düşünmeden önce, spoilerın ingilizce'de ifade etmeye çalıştığı anlamı ne kadar karşıladığını görmek gerekir. "bir bedele katlanılmadan elde edilmiş, avantadan kazanılmış şey"dir spoil; yani bu durumda arkadaşınız gittiği filmi size özetlerse bu bilgi sizin için spoilerdır; arkadaşınız bir bedele katlanmış, en azından filmi izleyerek o bilgiyi edinmiştir. sonuç olarak türkçe'de "beleş" kelimesi bu anlamda kullanıldığında ne kadar yeterli olursa, spoiler da ingilizce'de anlamını o kadar karşılar.
--hilmi--

--hilmi--
kelime anlamı olarak direkt karşılamasa bile (bkz: katil uşak)
(bkz: kavun)
mantık olarak (bkz: okumayın zevki kaçar)
spoil = yağma, yağma malı, ganimet, çalıntı mal, avanta, kazanç, bozmak, kaçırmak, berbat etmek, tadını kaçırmak, şımartmak, çürümek, bozulmak.

spoiler da buna benzer bi şey heralde. yağmacı???

edit: sözlükte spoiler'in de karşılığı varmış, ben hıyarlık etmişim.

--spoiler--
spoiler= hava deflektörü, hız kesici kanat, uçak fren kanadı.
--spoiler--

ama bu spoiler başka spoiler. durun bide şurayı spoiler içine alayım, tam olsun.
(bkz: oyunbozan)
"alıntı" anlamına geldiğini düşünmüştüm.
heves kırıcı... ama oyunbozan güzel olmuş. *
(bkz: ispiyoncu)
(bkz: ispitçi)
yakın bir manası olarak, içerik hakkında bilgi demektir.
---spoiler---
okursan dizi zevkin pic olur ona gore
---spoiler---
sesli sozluk der ki:

--spoiler--**
1. yagmaci. spoyler. yağmacı. yağmacı. hava deflektörü, hız kesici kanat, uçak fren kanadı.
2. şımartıcı/bozucu.
3. spoyler.
4. yağmacı. uçaklarda hava kesici. araçlarda hız yaparken aracın yere temasını artıran levha. bozucu.
5. yağmacı.
--spoiler--