bugün

Yakacak bulabildiğine göre yokluk değil tercihtir. Günümüz şartlarında yakması pahalı ve çevreci değildir.
Yoklukla övünen değişik bir tiptir. Evet.
Onun keyfini anlamamak eziklik aslında. Fırınli sobalar vardır. içine patatesini atarsın kendi kendine közlenir. Çizersin kestanelerini koyarsın sobanın üstüne. Mis gibi pişer. Mandalina portakal kabuğunu koyarsın odayı mis gibi koku sarar. Sonra ışıkları kapatirsin oturur sobanın önüne en sevdiğinle muhabbet edersin. Daha da olmadi müzik dinlersin. Hele onun sıcağında kucağında kedinle mayışmak...
Bunların tadını almayana eziklik görünür soba. Ayrıca herkes de keyfinden sobalı evde oturmuyor. Kimileri kendince daha şanslı.
17 sene sobalı evde kaldım yeri geldi sabahları biten sobaya karşı buz gibi uyandım yeri geldi tüten sobayı tutuşturmaya çalışırken yüzüm is oldu yeri geldi sobanın biten kovasını çöpe dökerken kız sınıf arkadaşlarımla karşılaştım ama şuan o zaman ki halimle gurur duyuyorum ne kadar güçlüymüşüm.
görsel

Selam ve foto ile.
Fakirdik sobali evde buyuduk bunun neyine sevineyim anasini satayim. Simdi mis gibi kalorifer var.
benim, gurur duyarım.

o sobanın harlandığı an üstüne tükürüp cıs etmesini izleme zevkim doğalgaza geçmekle bitmişti, yine olsa yine yaparım valla.
yok sobanin ustune mandalina kabugu koyardik, yok kestane pisirirdik diye anlatip duran embesildir.

ulan bize ne ? bize ne senin fakirliginden. fakirligini gogsunu gere gere anlatiyor keko ya.
Anlatsa övündü olur, anlatmasa geçmişinden utanıyor. Bence birgün insanları olduğu gibi, yaşam şartlarına aldanmadan sevmeyi öğreneceksiniz. Hâlâ umudum var.
Doğalgaz istanbul’a 1992 yılında geldiği için, ondan önce de eğer sürtünerek ısınmıyorsanız muhtemelen soba kullanıyorsunuzdur. Bu sebeple sobalı evde büyünmüş olunabilir mi?

Arkadaş çıtır heralde, bilmiyor o günleri...
bunu diyen sanırım mandalina kabuğu yakmak nedir bilmiyor.
niye ezik oluyormuş?
yaşadığı, özlediği günleri günleri anlatıyor belli.
şimdi kızdığın kendi sobayla ilgilenmediği için keyfini sürüyor oluşu ise haklısın.

sobalı evde doğmadım sobalı ev bile görmedim, yetişemedim o devirlere. anlatıldığında anlatanı dinlerim. nasıl anlattığını izlemek, mutluluğunu dinlemek hoş gelir.

soba bir devrin tarihi simgesi. dokunulmazlığı var adeta.

kendinden olmayanı eziklemek ise eziklerin işi zaten.
sobalı evde büyüdüm. şimdi doğalgazlı evdeyim. tamam kolaylık falan ama o sıcaklık yok. ne kadar yakarsan yak. evler de insanlar gibi ılık.
Kesinlikle o kestane zamanları anlatılmaz yaşanır kardeşim. Ufoda veya aygazda pişirmeye benzemez bu lezzet.
dikkat ette o ezik dediğin insana muhtaç olma gün gelir devran döner...
övündüğü bir odanın içinde beraber olabilen, şartlara rağmen mutlu olmaya çalışan insanların yaşadığı günlere şahitlik etmektir.

şimdi herkes bir odada, elde telefonlar...her şey var ama yalnızız.
Benim o kişi. Kestanemiz eksik olmazdı. Yatacağımız zaman bazlama ısıtırdık zaten sobanın üstünde kesin bi çayımız da olurdu..
sobalı evde büyümek her ne kadar nostalji olarak lanse edilse de. ülkece fakirliğin sembolüdür. kaldı ki daha doğalgaz altyapısı.olmayan iller olduğunu düşünürsek boşuna yaşıyoruz biz burada aq deyin geçin tatava yapmayın.
Sende haklısın o duyguyu yaşamadıgın ıcın bılemezsın. Ezık falan degıldır aksıne en sanslı kısıdır. Bilenler zaten bılır çok guzeldı be.
bu evin verdiği samimi, kendine has huzurlu ortamı hiçbir ev veremez. haldır haldır yanan soba üstünde kızartılan köy ekmeğinin kokusu bile yeter lan.
kalbiniz ve üslubunuz bozuk plak gibi .
yaşında küçük belli oluyor hemen .
Ne maldır ne de ezik . Zamanında bu duyguyu yaşayamayan yazara dert olup böyle bir başlık açmasına vesile olmuştur. Sobalı evin o güzelliğini hiç bilemiyeceksiniz bunu bilin.
agir maldir.

yok sobada kestane pisirirlermis yok sobanin ustune mandalina koyarlarmis. hayattaki tek basarisi budur bu eziklerin. o yuzden boyle kafanizi sisirip dururlar. azalarak bitin.
kömür kafa yapmış herhalde böyle bir şeyle övünülür mü lan açık ve net.
(bkz: Ayda 500 TL fatura ödeyip ısınamamak)