bugün
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- arda güler13
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır10
- karınıza range rover alır mısınız21
- anın görüntüsü15
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı18
- icardi190516
- ruh okuzu9
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu34
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği14
- xdearm9
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı8
- boşuna yaşıyorum hissi16
- patiswiss24
- evlilik9
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı15
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi28
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- akrep burcu8
- siklememenin getirdiği huzur12
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler16
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi20
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi9
- futbolcu ismiyle nick almak11
- escort fiyatlarının güncellenmesi8
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı11
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
- akp seçmeni16
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması23
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- ali erbaş11
- bülent uygun15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
- ismail kartal12
Serdar Turgut'un ortaya attıgı kavram.
Önceleri serdar Turgut dalgasını geçiyor sansak da gördük ki gayet ciddiymiş. Mustafa Sarıgül'ün Papermoon'da Bülent tanla ile oturup deniz Baykal'ı nasıl devireceklerini konuşması, ne alacaklarını tartışırken ara sıcaklar eşliğinde darbe planları yapmaları serdar Turgut'un çok hoşuna gitmiş.
hemen benimsediği ve "Papermoon solu" adını verdiği bu kavramı eleştirenleri de anlayamadığını söylemiş (Aslında bal gibi anlıyor da işine gelmiyor.)
kendi kaleminden aktaracak olursak:
"'Papermoon solu' kavramı bir oximoron olarak algılanıyor. Gerçi ben bunun neden böyle olması gerektiğini pek anlamıyorum ama böyle bir algılama da var ortada. Bu ülkede sol sadece yoksulun ideolojisi olmadığını anlamazsa iktidar olması da pek mümkün gözükmüyor."
Evet, pesto soslu bu saçma sapan kavram tam bir oksimorondur.
Sol'un ne olduğunu unutanlar en baştan okuma yapmaya başlamalıdır.
Bin bir çeşit sol akımın belkide tek ortak noktası sınıfsal hareketler olmasıdır. Sol: işçilerin, çalışanların, fakirlerin, yoksulların ezilenlerin... ideolojisidir ve bu tesadüfi bir olay değildir.
"Sol kendine taban arıyordu bunları buldu(tutundu) şimdi bu tabanı genişletmeli ve toplumun her kesimini kucaklamalıdır" gibi bir yaklaşım zırvalıktır.
çünkü Soyut(tinsel) Siyasal görüşlerin somut(maddi) nedenleri vardır.
insanlar eşitliği çok yüksek ahlaki değerlere sahip oldukları için değil kendi çıkarlarına olduğu için savunur. Gündemlerinde eşitlik olmayanlar ise kan emici adiler değil bundan rant sağlayamayacağını bilen kişilerdir.
Bu açıdan bakılırsa da zengin birinin solcu olması kadar salakça bir durum yoktur.
Bulunduğunuz konum ile alakası olmayan, kendinize tamamen yabancı bir ideolojiyi savunarak solcu değil olsa olsa mizah malzemesi olursunuz.
Sol'un kapsamı bellidir. Çağdaş, medeni, modern gibi içi boş, nereye çeksen gelecek kavramlar ile tanımladığınız sözde ideolojinizin ise sol ile yakından uzaktan alakası yoktur. Çünkü sizin konumunuzun solun beslendiği sınıfsal köken ile alakası yoktur.
Ama bu durum serdar Turgut ve onun jenerasyonunun ciddi bir bölümü için hiçte yeni değil. Gençliklerinde de tabansızca sol ideolojileri savunmaktaydılar bu gün de durum pek farklı görünmüyor.
Sadece eskiden ön planda değillerdi, bu kadar belli olmuyorlardı, bugün herkesin gözü önündeler. ama hala kendilerine(fikriyatlarına) bir çekidüzen veremiyorlar.
Çünkü hata yaptık, ortama uyduk, saçmaladık diyip geçmişleri ile hesaplaşamıyorlar. Bu yüzden yaptıkları her şey oksimoronsal oluyor ama kendileri bunun farkında bile değiller.
Papermoon'da sol parti kurmak da Reklam sektörünün önde gelenlerinin sosyalistiz geyiğine yatmaları da garip gelmiyor bunlara.
Serdar Turgut kısa zaman önce köşesinden devrimci günlerini anmış deniz gezmiş'ten girip yurtdışındaki günlerinden çıkmış, "bu gün olsa yine aynı şekilde davranırım" Mealinde bir şeyler söyleyip Engin ardıç'tan ayarı yemişti.
O yazdıkları ile bugünkü durumu hiçte birbirinden bağımsız değil. Hala gençliğini muhakeme edemiyor, hala geçmişi ile hesaplaşamıyor. Bu yüzden de saçmalamaya devam ediyor.
Çıkıp, o zamanlar gençtik; devrim şarkıları söylemek yüreğimizi kabartıyordu, yüce bir ideal için çalıştığımızı düşünmek bize onur veriyordu, delikanlıydık isyankarlık hoşumuza gidiyordu, derslere girmek yerine boykota katılmak daha zevkliydi, yurtdışında solcu gruplar yabancıları daha kolay aralarına alıyordu, romantik tiplerdik gerilla hikayeleri güzel geliyordu, o mavi gözlü irlandalı dilber fkp'liydi, o zamanlar eli kalem tutan herkes solcu idi, biz sadece ortama uyduk... gibi bir şey söyleseniz; geçmiş defterleri kapatıp daha rasyonel laflar edebileceksiniz ama anıları hala belinizdeki bir kambur gibi taşıyorsunuz.
geçmişteki seçimlerinizden dönemediğiniz için şuan ki konumunuza uygun bir ideoloji oluşturamıyorsunuz, böyle olunca da Mehmet ağar bile durumunuzu sizden daha iyi tahlil ediyor.
Neyse, madem ki böyle bir hareket oluşuyor bizde kendi çapımızda katkımızı yapalım:
Bir kere papermoon'un modası geçti yeni bir sol çıkacaksa ya tuus'tan ya da mikla'dan çıkar. Sonra gidip ulus 29'dan eski tüfeklerin desteğini alırsınız birde mezzaluna'da gençleri kafaladım mı tamadır bu iş.
yok illa papermoon'da ısrarcıysanız paraya kıyıp adam gibi bir şeyler için, Chianti söylemeyin bi boka benzemiyor. Risottonuza da parmesan rendeletin, güzel olur...
Önceleri serdar Turgut dalgasını geçiyor sansak da gördük ki gayet ciddiymiş. Mustafa Sarıgül'ün Papermoon'da Bülent tanla ile oturup deniz Baykal'ı nasıl devireceklerini konuşması, ne alacaklarını tartışırken ara sıcaklar eşliğinde darbe planları yapmaları serdar Turgut'un çok hoşuna gitmiş.
hemen benimsediği ve "Papermoon solu" adını verdiği bu kavramı eleştirenleri de anlayamadığını söylemiş (Aslında bal gibi anlıyor da işine gelmiyor.)
kendi kaleminden aktaracak olursak:
"'Papermoon solu' kavramı bir oximoron olarak algılanıyor. Gerçi ben bunun neden böyle olması gerektiğini pek anlamıyorum ama böyle bir algılama da var ortada. Bu ülkede sol sadece yoksulun ideolojisi olmadığını anlamazsa iktidar olması da pek mümkün gözükmüyor."
Evet, pesto soslu bu saçma sapan kavram tam bir oksimorondur.
Sol'un ne olduğunu unutanlar en baştan okuma yapmaya başlamalıdır.
Bin bir çeşit sol akımın belkide tek ortak noktası sınıfsal hareketler olmasıdır. Sol: işçilerin, çalışanların, fakirlerin, yoksulların ezilenlerin... ideolojisidir ve bu tesadüfi bir olay değildir.
"Sol kendine taban arıyordu bunları buldu(tutundu) şimdi bu tabanı genişletmeli ve toplumun her kesimini kucaklamalıdır" gibi bir yaklaşım zırvalıktır.
çünkü Soyut(tinsel) Siyasal görüşlerin somut(maddi) nedenleri vardır.
insanlar eşitliği çok yüksek ahlaki değerlere sahip oldukları için değil kendi çıkarlarına olduğu için savunur. Gündemlerinde eşitlik olmayanlar ise kan emici adiler değil bundan rant sağlayamayacağını bilen kişilerdir.
Bu açıdan bakılırsa da zengin birinin solcu olması kadar salakça bir durum yoktur.
Bulunduğunuz konum ile alakası olmayan, kendinize tamamen yabancı bir ideolojiyi savunarak solcu değil olsa olsa mizah malzemesi olursunuz.
Sol'un kapsamı bellidir. Çağdaş, medeni, modern gibi içi boş, nereye çeksen gelecek kavramlar ile tanımladığınız sözde ideolojinizin ise sol ile yakından uzaktan alakası yoktur. Çünkü sizin konumunuzun solun beslendiği sınıfsal köken ile alakası yoktur.
Ama bu durum serdar Turgut ve onun jenerasyonunun ciddi bir bölümü için hiçte yeni değil. Gençliklerinde de tabansızca sol ideolojileri savunmaktaydılar bu gün de durum pek farklı görünmüyor.
Sadece eskiden ön planda değillerdi, bu kadar belli olmuyorlardı, bugün herkesin gözü önündeler. ama hala kendilerine(fikriyatlarına) bir çekidüzen veremiyorlar.
Çünkü hata yaptık, ortama uyduk, saçmaladık diyip geçmişleri ile hesaplaşamıyorlar. Bu yüzden yaptıkları her şey oksimoronsal oluyor ama kendileri bunun farkında bile değiller.
Papermoon'da sol parti kurmak da Reklam sektörünün önde gelenlerinin sosyalistiz geyiğine yatmaları da garip gelmiyor bunlara.
Serdar Turgut kısa zaman önce köşesinden devrimci günlerini anmış deniz gezmiş'ten girip yurtdışındaki günlerinden çıkmış, "bu gün olsa yine aynı şekilde davranırım" Mealinde bir şeyler söyleyip Engin ardıç'tan ayarı yemişti.
O yazdıkları ile bugünkü durumu hiçte birbirinden bağımsız değil. Hala gençliğini muhakeme edemiyor, hala geçmişi ile hesaplaşamıyor. Bu yüzden de saçmalamaya devam ediyor.
Çıkıp, o zamanlar gençtik; devrim şarkıları söylemek yüreğimizi kabartıyordu, yüce bir ideal için çalıştığımızı düşünmek bize onur veriyordu, delikanlıydık isyankarlık hoşumuza gidiyordu, derslere girmek yerine boykota katılmak daha zevkliydi, yurtdışında solcu gruplar yabancıları daha kolay aralarına alıyordu, romantik tiplerdik gerilla hikayeleri güzel geliyordu, o mavi gözlü irlandalı dilber fkp'liydi, o zamanlar eli kalem tutan herkes solcu idi, biz sadece ortama uyduk... gibi bir şey söyleseniz; geçmiş defterleri kapatıp daha rasyonel laflar edebileceksiniz ama anıları hala belinizdeki bir kambur gibi taşıyorsunuz.
geçmişteki seçimlerinizden dönemediğiniz için şuan ki konumunuza uygun bir ideoloji oluşturamıyorsunuz, böyle olunca da Mehmet ağar bile durumunuzu sizden daha iyi tahlil ediyor.
Neyse, madem ki böyle bir hareket oluşuyor bizde kendi çapımızda katkımızı yapalım:
Bir kere papermoon'un modası geçti yeni bir sol çıkacaksa ya tuus'tan ya da mikla'dan çıkar. Sonra gidip ulus 29'dan eski tüfeklerin desteğini alırsınız birde mezzaluna'da gençleri kafaladım mı tamadır bu iş.
yok illa papermoon'da ısrarcıysanız paraya kıyıp adam gibi bir şeyler için, Chianti söylemeyin bi boka benzemiyor. Risottonuza da parmesan rendeletin, güzel olur...
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar