Bir sual.
Çünkü bu duyguları tek başımıza taşıyor oluşumuz çocuk kalbimize ağır geliyor.
Omuzlarimizda tasidigimiz, büyük olduguna kendimizi inandirdigimiz ama cogu gereksiz sorumluklar. Ve bunlari yerine getirememe korkusu.
Yarinin ne getirecegini bilememek, belirsizlik. ve bunun dogurdugu endiseler.
Işle ilgili konulari eve tasimak. Ve aile ile yeterince ilgilenememek.
Ölmek, uyumak sadece!
Düşünün ki uyumakla yalnız
Bitebilir bütün acıları yüreğin,
Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun.
Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü.
Çünkü, o ölüm uykularında
Sıyrıldığımız zaman yaşamak kaygısından
Ne düşler görebilir insan, düşünmeli bunu.
Bu düşüncedir felaketleri yaşanır yapan
Din yok, iman yok ondan. Abdest alıp 2 rekat namaz kılsanız geçecek. Evet.
Bir adet sorgu cümlesi, insanın kendini anlaması adına...

Cevabıysa ,

Kalbimizde bir alev var,
Uyuyan bir köşede...

Gözlerinin önünde dünya renklerini kaybederken,
Bu alev uyanıyor sessizce...

Ve tutuşuyor içinde,
Yandığını farkedene kadar da bir sıkıntı olarak adlandırılıyor...
canımız dayak istediği için olabilir.
Yakın zamanda Üniversiteyi bitirmemden mütevellit hep vize finallere son güne kadar çalışmadığım da son gün böyle içim sıkılırdı. Hayatta genel olarak bir sınav ve heran sınavın son günü olabilir ve çalışmadan bu son güne gelmiş olabilirsin diye düşündüğün için sıkılıyordur. Aksi takdirde bir kardiyolaga görün ritim bozukluğu olabilir.
Ohho 22 yıl oldu ben alıştım.
Dile getirmediğimiz her duygu ve düşünce, zihinde güdülenerek ileride daha büyük yıkımlara sebep oluyor.

Bu yüzden ağlamayı da, gülmeyi de ertelememeli insan. Anında yaşamalı.
Çünkü enerji gecisken biseydir. Özellikle büyük sehirlerde yaşıyorsanız taksicinin günlüğünü çıkarma ugrasida size sirayet ediyor otobuscunun durağa yetişme derdi de . Trafikte sıkılanlarin sikintisina da ortaksiniz hakkı yenen iscininkine de onun için buyuk şehirlerde beklenen mutluluk zor bir mesele, içimizde tanımadığımız milyonlarin sıkıntısı var.
Bazen kendime soruyorum ama hala çözümü bulamadım. Ben öyle sıkılıyorum geçiyor gibi de yaşamıyorum bu olayı böyle durduk yere sıkıntı basıyor,yutkunamıyorum,kendimi dışarı atasım geliyor ama öyle böyle değil.
Dert giren yere et girmez diyorlar, iyi birşey bence. En azından dert var, et yok.
ben de bilmiyorum hep içimde bir sıkıntı hissi, hiç bir şey mutlu etmiyor. etrafımdaki insanlar şımarık ve ayran gönüllü olduğumu sanıyorlar. ama aradığım farklı birşeyler insanlar anlamıyor.
Yaz geldi ya...
Vücut daha fazla suya ihtiyaç duyuyor. Tabi ki kabızlık su dengesini sağlayamadığınız için kaçınılmaz ve düzenli sıçamadığınız için içinizde hep bir sıkıntı oluyor.

Sıçınız efendim, hem de çatır çutur bakın nasıl rahatlayacaksınız.
insanların enerjilerini sömüren itici tiplerin pozitif enerjilerimizi sömürüp bizi negatifler içinde bırakmalarındandır.
çözüm bir musluk, çeşme, pınar gibi akan sulara ellerimizi bir- iki dakika kadar tutarak tüm negatif artıkların akıp gideceğini ve o sıkıntılardan kurtulacağımızı düşünmektir.
evrende olumlu enerjilerin artık bize doğru akacağını düşünmek de son yapılacak iş.
Anneme göre gusül abdestini yanlış almış olabiliriz. psikologlara göre ise anksiyete, obsesif haller vs.
Kaygı bozukluğu