kralın soytarısı. bir yerde de karşıma çıkmayıver allah'ın belası...

en çok gülenlerin en mutsuz olduğu söylenir hep. doğru mudur? çok gülen biriyle oturup rakı için de görün. rakı iyidir. her zararlı şey gibi iyidir. çok gülen insan iyi değildir. çünkü zararsızdır...

kime ne sizin aşk acılarınızdan? kime ne sizin annenizle dün gece ettiğiniz kavgadan? kime ne sizin savaşlarda ölen çocuklar için üzüldüğünüzden? kime lan sizden? siz kimsiniz?! evrene bir damla daha negatiflik saçmaya hakkınız yok! bu yüzden alın mutsuzluklarınızı, beyninizde oluşturduğunuz o ütopik ülkede yaşayın. reel hayatta? gülün.

düşüncelerinizde oluşan kara deliklerde kendiniz kaybolmalısınız. kendi başınıza, kendi benliğinizle. yandaş mı arıyorsunuz? içinizdeki çocuğu alın. içinizde bir çok var mı? hala elma şekerini bulaştıra bulaştıra yemek hoşunuza gidiyorsa evet.

yorgan altında ağlayın. hatta koşarak atlayın yatağa. eski türk filmleri ne güzeldi değil mi...

bol bol sikişin. sevişmeyin. sikişin. sevişirseniz elleriniz titrer dokunurken. elleriniz titrememeli. ruhunuzun yaşlılığı ortaya çıkar. ruhunuzun varlığından haberiniz varsa tabi...

kralın soytarısı. bir yerde de karşıma çıkmayıver allah'ın belası....
insanın zamanla alıştığı bir durumdur.
pollyannacılık oynamaktır.

(bkz: pollyanna)
içten içe fırtınaları koparmaktır, an geldiğinde saçmalamaktır.
--spoiler--
dışarıdan güçlü görünüyor olabilirsin ama savaşlar içeride kazanılır..
--spoiler--
zordur pirim, zor. hele de içinizde fırtınalar kopuyorsa ve siz de "kol kırılır yen içinde" felsefesini benimsemişseniz...
türk insanının anketlerde "mutlu musunuz?" sorusuyla karşılaştığında verdiği tepkidir.
manimelankolipsikoz.
Çoğu zaman yaptığım bir şey bu. Okuduğum dönemde, arkadaşlarımın yanında hep espriler yapardım. Ne kadar mutsuz dahi olsam belli etmezdim sadece bir defa çok üzgün olduğuma şahit oldular, onda da artık dibe vurmuştum daha fazla gizleyemedim. Mutsuz da olunsa mutluymuş gibi yapmak lazım. Sonuçta kimsenin kimseyi umursamadığı bir dünyada yaşıyoruz.
niye bu maskeyi takıyoruz ki, neysen o, antik yunan'da tiatoro oynamıyoruz.
ne diyor bukovski amcamız,

"Mutluymuş gibi yapan çok insan var. Çünkü utanıyorlar, korkuyorlar, itiraf edecek cesaretleri yok."