pentagram'ın nisan ayı içerisinde çıkması beklenen yeni albümü.
Bugün itibariyle (27 nisan 2012) piyasa çıkmış olan pentagram albümü.
Albüm içeriği ise şöyledir:

1. sand (d.i.o.u.)
2. now and nevermore
3. geçmişin yükü
4. beyond insanity
5. doğmadan önce
6. wasteland
7. it's dawn again
8. disturbing the peace
9. uzakta
10. apokalips
bir kaç kez dinledikten sonra açıkçası ısınamadığım albüm. fazla yumuşak olduğunu gitarların çok geri planda kaldığını bütün işi gökalp ergen'in sesine bırakıldığını düşünüyorum. daha iyi olabilirdi. kendi adıma beğenmediğim albüm.
özlenen albümdür. oturması için, yer etmesi için yine zaman ve uzun yıllar geçmesi gerek.

dinledikçe daha bi alıştırıyor.
solisti yüzünden sevemediğim albüm. umarım murat ilkan iyileşir ve bir an önce geri döner.
pentagramın tazecik, körpecik albümü. eski doğu havasından uzaklaşıp bildiğiniz batımetal müziği olmuş ama harika olan albümdür. headbang yapmadan 5 dk dinleyebilen insanın felçli olması muhtemeldir.
murat ilkansız pentagram nasıl olur sorusunun cevabı. böylesine güçlü bir sesin yeri nasıl doldurulur,merakta bırakıyor. tez zamanda dinlenmeli.
01. Sand (D.I.O.U)
02. Now And Nevermore
03. Geçmişin Yükü
04. Beyond Insanity
05. Doğmadan Önce
06. Wasteland
07. It’s Dawn Again
08. Disturbing The Peace
09. Uzakta
10. Apokalips

adlı parçaların olduğu albümdür.
içinde pentagram a hiç yakışmayan boş parçaların dolu olduğu garip bir albüm. akılda kalıcı herhangi bir şarkı bile yok. 10 sene sonra pentagram'ın biriktirdikleri bu olmamalıydı.
pentagram'ın ilaç gibi gelen albümüdür. özlemiştik, çalma listelerimizin yenilenmeye ihtiyacı vardı. albümdeki en sağlam parçalar, 8-9 ay önce çıkan wasteland ve beyond insanity zannımca. tabi insan murat ilkan'ı arıyor. her ne kadar gökalp ergen de iyi bir sese sahip olsa da, onun yerini dolduramamış.
''cd kutusunu açtım gıcır gıcırdı ekstradan birkaç sikimsoniği vardı'', görgüsüzlüğünü yapmayacağım ve yapamayacağım daha öncekiler gibi bu albümü de internetten edindiğim için.

albüm hakkında iki satır yazıp bilmem kaçyüz kelime cd kutusunun orjinalliğini yaydıra yaydıra anlatan tipler var.

neyse öncelikle;

''gitarlar çok arka planda yea'' demek için hopörlerin açık olmaması veya önceden ekşi sözlükten albümün başlığını komple okumuş olmak gerek :*

özellikle türkçe sözlü üç parçanın kelimenin tam manasıyla harika olduğunu söylemem gerek.

--spoiler--
''bizler tanrı'nın kırık hayalleri''
--spoiler--

bu albumde birkaç albümden esintiler buluyorum kendi adıma;

beyond insanity - trail blazer (bazı geçişler)

it's down again - unspoken

now and nevermore - anatolia (özellikle intro)

genel olarak zevkli ve yenilikler içeren albüm zamanla severiz diye düşünüyorum. yeni vokalin sesi de gayet uyumlu olmuş.
10 yıllık bekleyişin sona erdiren süperötesi bir albüm olmuş.

pentagram bizi bırakma.
2012 anlamına gelmektedir.
Ayrıca Ogün Sanlısoy, Şebnem Ferah, Mor ve ötesi, Athena, Gözde Kansu, Janset, Küçük iskender, Mor ve Ötesi, Nejat işler, Memo Tembelcizer gibi ünlü simaları klibinde bulunduran Penragram albümüdür.
Aldığım albümün kapak ve içerik tasarımı çok orjinal.
Konsept fotoğrafları bir sonraki klibin tarzını da yansıttığını düşünmekteyim.
pentagram'ın yeni albümü olduğunu söylemeye luzum var mı!

şu sıralar yeni albümünden ötürü pentagram'a yeniden ağırlık vermeye başladım. eskiden unspoken albümündeki bazı parçalara laf atardık "bu ne biçim parça arkadaş" diye; ama yeni albümdeki parçaları görünce unspoken'ın kıymetini anlamış olduk.

gerek vokallerde, gerek davulda, gerekse külli grubun değişen soundunda oldukça fazla hatalar var; ama bütün bunlara rağmen kötü bir albüm demeyeceğim vefasızlık olmaması için. lakin pentagram'ın bu albümle heavy metal'den uzaklaşıp popçular içeri sendromuna girdiğini de inkar edemeyiz. yeni vokalist gökalp bey sanırım vokalleri yaparken grubun heavy metal tabanlı olduğunu biraz unutmuş. özellikle beyond insanity ve wasteland parçalarındaki thrash-heavy karışımı vokallere bakınca bunu anlıyoruz.

ama bu heavy metal'den uzaklaşma bunalımına nazaran albümde güzel parçalar yok da diyemez kimse. now and nevermore, it's dawn again, disturbing the peace ve uzakta; beğendiğim parçalardan... onun haricinde wasteland ve sand'i ittire ittire beğenebildim. ama apokalips ve geçmişin yükü hala yedekte bekliyorlar. onun dışında beyond insanity ve doğmadan önce hayatta beğenmeyeceğim parçalardır...

bu ve bu gibi bilgi kirliliğinin ardından pentagram'a yeni albümününden ötürü orta not veriyorum. açıkçası ilk single'ı dinlediğim zaman bu albümün 4-4'lük olamayacağını tahmin etmiştim, ama yine de bir ümidim vardı; ve istediğimi alamadım. neyse bunu bir toparlanma evresi olarak kabul edelim ve ilerki zamanlar için daha heavy metal bir albüm bekleyelim pentagram'ımızdan...
pentagram'ın bile yamulabileceğini, zevksizleşeceğini ve basit işler çıkarabileceğini gösteren bir albüm olmuştur.

yorumlamak bile gelmiyor içimden. pentagram değil bu. ne ise ne ama pentagram değil.
Pentagram'ın doğu motiflerinden çıkıp batı metali yaptığı albümdür. * Gökalp Ergen'in vokallerini Murat ilkan'a benzetmeye çalıştığını belirtmiştir.

GençTurkcell'in 4 bölümlük albüm kritiği videoları var onlar göz önüne alınarak dinlenmesi gerekiyor. Açıkcası eski Pentagram'ı tekrar bulamayacağımızın sert bir kanıtı gibi çıkıyor bu albüm. Pentagram'dan dinleyebileceğiniz en iyi albüm ilginçtir, 1987 live albümüdür. Abümden kaliteli çalınmıştır her parça.

Ancak albüm iyi bir albümdür, tabi sıradan bir grup için. Pentagram için kesinlikle kötüdür.
bir unspoken değil maalesef, ama yoklukta gider.

uzun zaman sonra gelen edit: hala bir unspoken olmayan ama çok iyi olan albüm.
pentagramın son albümüdür.*