bugün

Metal müzikin çıkış noktasından günümüze kadar attığı adımları, uğradığı değişimleri, yanlış bilinenleri anlatan iyi bir belgesel. Kimi müziği bırakmış kimi vefat etmiş efsane isimlerle yapılan röportajları da izlemek ayrı bir zevkti. Hep sanırdık ki bu müziğin ilk ismi Alice Cooper dır ama ondan bir kaç sene önce 3 kişilik bir grup varmış. En sert sözler hangi albümde araştırması ise iyiydi belgeseli izledikten sonra ben de Autopsy grubunun videolarını arar oldum.
yıllar önce oldukça keyif alarak izlenmiş belgeseldir. şöyleydi böyleydi diyerek fazla kurcalamaya gerek yok. metal müziğe ilginiz varsa keyif alarak izlersiniz. aynı kalitede iron maiden a özel çekilmiş bir benzeri için; (bkz: flight 666)
her ne kadar bende bu belgeselle büyümüş biri olsam da, fazla eksiği-hataları olan bir belgeseldi.

mesala :

slipknot gibi bu türle alakası olmayan bir grup mu desem
alice cooper gibi black metal karşıtı herif mi
norveç'in yozlaşmış, şovcu black metalcilerine ciddiye alması mı

yahu gaahl gibi şekilciyi ve gerçek gorgoroth'u yok eden adamın belgeseldeki şovu yüzünden tüm dünya black metali ne sandı.

sonra türk metalcisi niye sikko ? tabi sikko olur. benim nesil ve yeni nesil bu belgeselle büyüdü amk. neyse ki sonradan neyin ne olduğunu öğrendim ben.
belgesel çok beni duygulandıran sahne ile son bulur.

- metal size o herşeyi ele geçiren gücü vermiyorsa,

- tüylerinizi diken diken etmiyorsa siz bu müzigi asla anlamayabilirisiniz.

- anlamayında zaten,

- şuan 40.000 heavy metal hayranına bakıyorum da,

- sizsiz de idare ediyoruz.
kesinlikle rock ve metal müzik dinleyenlerin mutlaka izlemesi gereken bir belgesel.

akılda kalıcı bazı kısımları

-rahmetli dio nun gene simmons muhabbeti. (bkz: geneus)
-mayhem röpörtajı,
-gaahl ın ergen tripleri,
-alice cooper reyzin ergen satanik metalcilerle taşak geçmesi.*
-
slipknot'ın tam bir bebe grubu olduğunu gördüğümüz belgesel. konserde en ön sıranın yaş ortalaması 11 civarı.
kesinlikle eğlenceli bir belgesel. akılda kalan noktalara geçmek gerekirse;

-bruce dickinson evrenin en tutkulu vokalisti.
-mayhem bildiğin delilerden oluşan bir grup. röportaj denemesi sonrasındaki görüntüler yarıcı cinsten.
-dee snider'la oturup geyik çevirmek için sağ ya da sol kol kökten verilebilir.
-pislik lemmy'nin genlerinde var; yakışıyor amcaya.
-dio evrenin en aklı başında metal adamı; metal dedesi, babası.. sarılınası, kucaklanası. ("ama öldüü" diyenlerin ağzına fare giriyormuş)
-gaahl kesinlikle rol yapmıyor; söylediği her şeyde ciddi, gözlerinden okuyabiliyorsunuz. "tamam abi neyse, ben kaçayım hadi selametle" diye tüyesi geliyor insanın.
-angela gossow metalci hatun kitlesinin el üstünde tutması gereken bir varlık; aklı başında biri.
-metalden vazgeçmek imkansız.
metal müziğin çeşitli yönlerini(çevre, din, seks, alkol vs. ile bağlantısını) sorgulamaktadır. kendi içindeki hiyerarşik yapısını sunduğu gibi, birbirinden nasıl etkilendiğini, metal dinleyen insanları ve metal müzik yapan müzisyenleri dio'dan slayer'a, norveç black metal gruplarından glam rock yapan gruplara kadar açılan geniş yelpazesiyle röportajlarla da incelemektedir. gayet başarılıdır.
gorgoroth röportajıyla satanistlerin gerçektende gerizekalı olduklarını gösteren süper belgesel.
bugün 13.30 seansında sinepopta festival sayesinde izlediğim,çok eksikleri olmasına rağmen,eğlenceli,bilinmeyen bir kaç şeyi kapmak için seyredilmesi gereken güzel bir belgeseldi.sam dunn isimli antropologumuz,ki kendisi 12 yaşından beri metal dinlemektedir,bu müziğe karşı neden durulduğu,neden türlere bölünmek istendiği vs hakkında,metal duayenleriyle röportajlar yaparak bir yerlere varmaya çalışıyor.diodan,bruce dickinsona,tom arayadan arch enemye,dorodan alice coopera cannibal corpsedan motörhead in lemmysine bir ton röportaj var.
türkçe'ye bir metalcinin günlüğü diye çevrilen fakat sözlükçülerin, yolculuğu diye kendi kurallarına göre tanımladıkları belgesel. elbette journey'in anlamını biliyorum artistlik yapmayın.
(bkz: bir metalcinin yolculuğu)
metal tarihinin köklerini ayrıntılarıyla olmasa da anlatır, öğretir.
"ben altı yaşımdan beri metal dinliyorum hüleaaan!" diyerek nu metal ve dandik emotional havalara takılan gençlerin izlemesi ve ardından özetini çıkarması, müfredata konulması gereken belgeseldir.
özellikle black denen müziğin neden metal türleri arasında sayılmaması gerektiğini görmek için izlenmesi gereken, norveçli viking bebeler dışında diğer tüm röpörtaj yapılan müzisyenlerin sıcak kanlılıkları, neşeleri ve de güzel cevaplarıyla izlenir kıldığı, sonunda duygulandıran süpersonik belgesel. alice cooper'ın satanik tayfaya "anneleriyle alışveriş yaparken karşılaşıyoruz markette bazen, yanıma geliyolar falan" diyerek verdiği tarihi ayar önemlidir.
içinde emo dövmek fiilinin de gerçekleşmesi gereken yolculuk.
şöyle bir harita çıkan yolculuk:
http://upload.wikimedia.o.../b/b7/Metal_Genealogy.jpg
d&rdan 2.5 tl karşılığında edindiği film. metal müzik hakkında neredeyse 0 bilgisi olan beni Metal Müzik konusunda epeyi bir bilgilendirdi kesinlikle izlenesi.
devam filmi, (bkz: global metal)
(bkz: ucakta metal muzik dinleyen hoduk)
ilk başta insanı heycanlandıran bir belgeseldir. fakat izlendikçe düş kırıkları yaratmaktadır. metallica adının sadece bi yerde geçmesi, panteranın teleffuzu bile yapılmaması ve babaların psikopatı ozzy osbourne ile bir röportaj dahi görememek bu düş kırıklığının en baba sebepleridir.

ama genel itibariyle baktığımızda film bittikten sonra bi an önce gitara sarılıp harika riffler yaratma, iç gıdıklayıcı sololar atma hevesi kabarmaktadır ki nah atarsınız sölim.

bilinmedik bi çok konuya parmak basılmasıda işin belgesel yanını bir hayli ortaya çıkarıtr ayrıca. her metalcinin yapmış olduğu hatta canı sıkılanın bile yaptığı şeytan boynuzu el hareketi ronny james dio abimizin tamamen ugur getirmesi için yapmış olduğu bir şeymiş* ki o artık biruğu değil bir camianın simgesi haline dönüşmüştür.

lemmy, tom araya, dio, bruce dickinson röportajları harbiden komik olmasına karşın norveçli black metalci abimizin - adını sen koy - korkutucu sözleri - for satan, freedom - bir an için ulan ben ne bok yemeye metal dinliyorum havası verir. ama en zevkli ve gülmekten altıma sıçtıran röportaj mayhem röportajıdır.

+black metalin bokunun çıktığı söyleniyor.
-(kafası 1500 olan abimiz) kim demiş onu. onu diyenin amına koim, seninde amına koim!

şeklinde hugo mağduru var'i konuşması 'yaşasın kafası güzel dünya' sloganalrı atmanıza sebebiyet verebilir.

son olarak slayer'da gözümden resmen düşmüştür. god hates us all albümünün adının tamamen reklam ve ilgi çekmek amaçlı olduğunu tom araya söylemiştir. mayhem'in dediği gibi sizinde amınıza koim lan! demek geldi bir an içimden.

(bkz: yalanmış meğer)
(bkz: nereye)
sabahın erken saatlerinde Anadol marka arabasına biner. sokak sokak gezer ve toplar. akşam hava kararmadan sanayiye götürür. hepsi bu.
blue jean dergisi ile dvd'si verilen film. harika, daha once izlemedigime yanıyorum. metal muzık severler için inanılmaz bi belgesel.
sürekli bahsedilen master of puppets solosu eşliğindeki konuşmalardan iki cümle beni en çok etkilemişti..

"its a pipeline to god.."
"it doesnt judge me, it doesnt critisize me, its always there for me, always.."
blue jean/headbang dergisinin aralık 2008'de dvdsini verdiği belgesel. tavsiyem alın. hehehe blue jean alıyor diyenlere, kapaktaki bill kaulitz e birsürü gubik insanın fotoğrafına aldırmadan alın. blue jean'in içindeki a nightmare before christmas yazısını okuyun ve dergiyi kapatın. headbang dergisi okunmaya değer yalnız. sonra da dvd yi takıp filmi izleyin.
yapımcıları global metal adında ikinci bir belgeseli yayınlamak üzereler. bir metalcinin yolculugu adlı bu belgesel çok ses getirmiştir. şimdi "global metal" adıyla ikinci bir belgesel ortaya çıkıyor.

edit: piyasaya sürülmüş bile.