bugün

türk edebiyatının ilk köy romanı
yazarı nabizade nazım'dır.
nabizade nazım'ın yazdığı ilk köy romanımızdır. bir çiftçinin öküz sevdasından bahseder. dili çok ağırdır. ayrıca roman bugünkü antalya sınırları içinde geçmektedir.
kimi araştırmacıların "uzun öykü" olarak nitelendirdikleri "kısa roman"dır.
1891 yılında kaleme alınmıştır.
Olay Antalya ili Kaş ilçesinin Beymelik köyünde geçer. Babasından kalan tarlanın dört dönümünü komşusuna satmış olan Karabibik kalan sekiz dönümlük kısmı Yosturoğlu'na kaptırmamak için direnmektedir. Komşu Terme köyündeki rum bakkal Yani den borç alarak bir öküz satın alır. Tarlasını sürer. Yosturoğlu da aralarındaki çekişmeyi unutup Karabibiğin kızı Huri yi yeğeyi Hüseyin e ister. Karabibik mutludur. Bir süre sonra hastalanır , ancak kızının mürüvetini gördüğü için huzurludur.
nabizade nazım'ın türü muallakta olan eseridir. öyleki kimilerine göre köy anlatısı(hikayesi); kimilerine göreyse halis mulis bir romandır.

--spoiler-- * esere de adını veren karabibik'in öküz istemesiyle başlar ve yaklaşık 40 küsür sayfa sonra öküzü almasıyla biter.
--spoiler--

(bkz: artık siz karar verin ne olduğuna).
bu romanda olaylar antalya'nın kaş ilçesinde gerçekleşir.
hikaye antalya'nın demre ilçesi yakınındaki beymelek beldesinde geçmektedir. hatta yörede, her yıl * bu roman münasebetiyle karabibik şenlikleri yapılmaktadır.
nabizade nazım a ait olan kitaptır.

olay antalya'nın kaş ilçesinde bir köyde geçmektedir. kara bibik babasından kalan tarlayı elinden almaya çalışan biriyle kavgalıdır. küçük tarlasını sürmek için öküz kiralamaktadır. en büyük hayali annesi küçükken ölmüş otuzunu geçkin kızı huriyi imamın kaynı ismaile vermek ve öküzlerini bedava kullanmaktır. ancak ismail'den umduğunu bulamaz. bunun üzerine rum tüccardan yüksek faizle borç alarak bir çift öküz edinir. bu arada kavgalı olduğu kişiyle yeğeni kızını ister, kızını evlendirince bozulan sağlığına rağmen mutlu olur.
roman diye nitelendirilen fakat uzun öykü türüne daha yakın olan eserdir. önsözü ise muhtevası açısından önemlidir. kitabın yazılış amacı, yazara göre köyden uzak aydınlara anadolunun köyleri ve insanlarından kesitler sunarak o alemler hakkında bir fikir vermiş olmaktır.
ahmet mithat'ın müşahedat adlı eserinin önsözündeki natüralizm ve zola'ya karşı bakış açısının(kısaca özetlersek; paris'i fuhşun ve pisliğin merkezi olarak gösteren zola ve takipçileri, bu alemlerde vuku bulan olayları olabildiğince iç karartıcı ve pesimistik bir yaklaşımla yazıya döken raportörler gibidir ve natüralizm de karamsar tabloların sıklıkla ele alındığı bir türdür) zıttı bir tutum içerisinde olduğunu belirten yazar, natüralizme kayan realizmini okuyucuya kanıtlamak adına olayları sadece ''zapt ve kayıt'' ettiğini belirtir. ek olarak eserin sonuna bir sözlük eklemiştir nabizade nazım. ona göre her bölgede halkın dili incelenmeli ve bir araya toplanmalıdır. dilin ancak bu şekilde düzelebileceğini savunan yazar, tanzimat edebiyatındaki ana tartışmalardan biri olan dil tartışmasına getirdiği sosyal yaklaşımla dikkat çekmiştir.
not: sanılanın aksine dili ağır değildir. yerel söyleyişlere hakim olmayanlar için haklı bir önerme olsa da, osmanlı türkçesinde verilmiş diğer eserlere nazaran dili kolay anlaşılabilirdir.
nabızade nazımın yazdığı köy hayatı konu alan ilk romanımızdır.