bugün

''mutluluk ele geçirilecek bir şey değil.ya elde edilmeden önce düşünülen bir amaç ya da elden kaçırıldıktan sonra anlatılan bir hikayedir.'' * *
son. her kitapta bulunur ve her kitap iz bırakır.
insan kendi eksikliğine katlanmak zorundadır, her an için; oysa iki kişilik eksikliğe katlanmak zorunda değildir.
''sen uzaklaşmıştın. ben ise senden arta kalan hayallere bakıyordum halen.. ''
Yusuf ile Züleyha-Nazan Bekiroğlu

Hz. Yusuf'un duası

''RABBiM BANA iSTEMEMEYi iSTEYEBiLMEYi NASiP ET''
gerçek olamayacak kadar güzeldi, rüya olduğunu farkedemeyecek kadar dalmışım.
"yorgun ve halsiz görünmek zengin kadınlara özgüdür. fakir insanların yatakta geçirecek zamanları yoktur."

(bkz: gervaise)
(bkz: l assommoir)
dünya binbir çeşidiyle dolu olsa da, insan dediğin her yerde ayıydı.
herkesin yaşamaya hakkı olduğuna dair en ufak şüphesi yoktu ama herkes ölümden döndürülmeyi hak ediyor muydu acaba?
türkçe giderse türkiye gider. yabancı dilde eğitim ile türkiye gider. oktay sinanoğlu
ne zaman seni özlesem, yaşamak güzel...
Sen beni öpersen belki de aşkımız pratik karşılık bulur
Ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek.
Zira aşk iktidarı sever. Bu sebeptendir ki başkalarına ölümüne aşık olabiliriz ama bize ölümüne aşık olanları içten içe küçümser, öteleriz. (Elif Şafak, Baba ve Piç)
--spoiler--
iki insan ayrılırken, şefkatli konuşan taraf aşık olmayan taraftır.
--spoiler--
*
kulaklarında çınlayan sözü tekrar etti 'birini elde etmek istiyorsan onu ''büyü''lemelisin!'
marla meimaridi - izmir büyücüleri.
çünkü...
sırtını bir ağaca dayayıp yüzünü güneşe çevirmek kapitalizme baş kaldırmaktır. uzanıp çimenlere bulutları seyretmek, kurulu düzene karşı en tehlikeli isyandır. herkes böyle beleşe kafa dinlerse kapitalizm çöker. otel sahiplerinin, tur operatörlerinin, garsonların, komilerin velhasıl bütün sadık ve çalışkan kölelerin üretme ve tüketme haklarının kimseye bedavaya yedirmez kapitalizm.
ve işte bu yüzden keser,
mülkiyetini birilerine devredip
gölgesini satamayacağı her ağacı.
Geriye dönüp bakmak istediğim ve bulmak istediğim tek şeyler onlar. Özenle üzerlerini renklendirdiğim, zaman içinde, tekrar tekrar okuyup, düşündüğüm... Birilerini de heyecanlandırır mı, düşündürür mü acaba umuduyla paylaşmak istediğim canlılar onlar. Evet canlılar. Her birinin bir nefesi var. Nefisliği var.
Ne yaparsan yap bir hikaye kalıyor geriye. Anlatılınca yalan gibi, hiç olmamış gibi gelen... Ece Temelkuran
"sadakat olgunluk yıllarının değeri değil"
margaret mazzantini .
Ceviz çalışma masasının karşı tarafına oturup Tanrı'yla bir görüşme yaptım. Arkasındaki duvarda diplomaları asılıydı. Tanrı bana dedi ki: Neden?

Neden bu kadar acıya sebep oldun?
Her birinizin kutsal, eşsiz bir kar tanesi olduğunu anlayamadın mı? Eşi bulunmaz eşsizlikte, eşsizin eşsizi bir kar tanesi olduğunu göremedin mi?
Hepinizin sevginin tezahürleri olduğunu anlamıyor musun?
Karşımda oturmuş, bir not defterine bir şeyler karalayan Tanrı'ya baktım. Ama Tanrı bu meselede tamamen yanılmaktaydı.
Bizler eşsiz değiliz.
Süprüntü ya da pislik de değiliz.
Biz sadece biziz.
Biz sadece biziz ve başımıza gelenlerin bir nedeni yok.

fight club - chuck palahniuk
"bilgi insanı şüpheden,iyilik acı çekmeden,kararlı olmak korkudan kurtarır."
"bu arada, yuva yapma içgüdülerine tutsak düşen bir tek ben değildim. eskiden tuvalete porno dergileriyle giren tanıdıklarım, şimdi ikea mobilya kataloğuyla giriyorlar."

fight club - chuck palahniuk.
''umut; benim beslediğim, beni besliyor sandığım.''
"gerçekten adaletli insanlar devleti yönetmek istemezler. bunun için, eğer bu görev onlara verilir de yapmak istemezlerse onlara ceza verilerek devleti yönetmeleri istenmelidir."

platon-devlet
bana işkence edenler olanca kinleriyle bana acı çektirmek için başka başka tertipler düşünürken; durmadan yeni darbeler indirip işkencelerinin etkisini sürekli taze tutarken bir şeyi unuttular.

bana biraz umut ışığı bırakacak kadar becerikli olsalardı, hala ellerinde olacaktım. fakat kaynaklarının hepsini onceden tükettiler. bana hiç bir şey bırakmamakla, kendilerini de her şeyden yoksun bıraktılar.

beni boğdukları iftira, alay, rezalet ve kotülük ne artabilir ne de azalabilir.
perişanlığımı en son haddine vardırmakta o kadar acele ettiler ki bütün insan kudreti, bütün hilelerin yardımıyla bile ona bir şey katamaz artık.

bedenimin parçalanması, yüreğimin parçalanmasını erteleyebilir.

(bkz: jean jasques rousseau)
(bkz: yalnız gezenin düşleri)