bugün

cahil milliyetçiliğin meydan verdiği bir karşılaştırmadır. ilk aklıma gelen örneği, vatan savunmasını görev bilmiş fatih terim hocamızın, yunanistan-türkiye milli maçından önce, istanbul kelimesini "constantinople" olarak "çeviren" çevirmene "sen istanbul diyemiyor musun" diye çıkışmasıdır.

ayrıca; (bkz: istanbul not constantinople)

halbuki istanbul kelimesi, zamanında evliya çelebinin salladığı gibi "islam bol" dan türememiştir. Yunanca "the polis" yani "şehir" kelimesinden türemiştirve bizans zamanından beri zaten istanbulu nitelemek için kullanılır. Tıpkı londraya, "the city" diyen ingilizler gibi, doğru romada ve osmanlıda da konstantinople'e stinpoli denebiliyordu. Zaten osmanlı devrinde, başkapek çok hitap şeklinin ynaında constantinople de, istanbul da kullanılıyordu.

bu neyi gösteriyor? milliyetçi olacağız diye zaman zaman gerçekle, tarihi doğrularla ilişkimizi nasıl koparttığımızı, ne gibi yalanlarla yaşadığımızı gösteriyor. Konstantinople yunancaymış da istanbul islam-bol demekmiş, peh!

ha bu gerçeği bildikten sonra, stinpoli olsa nolur, istanbul olsa nolur, constantinople olsa n'olur...