bugün

divan edebiyatında atasözleri, deyimler kullanarak şiir söyleme sanatı.*
herhangi bir mesele konuşulurken, o meseleyi en iyi anlatacak bir beyit, bir mısra ya da bir fıkrayla konuşmaya edebi ya da entelektüel bir hava verebilme sanatıdır.
taşı gediğine koymak, lafı yerinde söylemektir.
halk arasında bilinen çeşitli yöntemler, uygulamalar, inançlarla da yapılabilir. örneğin, fuzuli su kasidesi'nde yaralıların çok su içmeyeceğinden bahsetmiş. bu halk arasında bilinen bir şeydir çünkü yaralı çok su içerse kanı sıvılaşır ve kan kaybından ölebilir.
bir düşünceyi açıklarken, konuya uygun düşen atasözü veya deyimlere yer verme sanatıdır.
darb ı mesel kullanılarak yapılan yazı ya da söz sanatı.

''...bu işin eğitim ve öğrenimle de bir alakası yok azizim, tamamı ile aile terbiyesi meselesi. tek başına yürüyen bir kadın görseler, adeta 'öküzün trene baktığı gibi' bakarlar.''
anlamı güçlü kılmak için söz içerisinde herkesçe bilinen atasözü veya özdeyişi kullanmaktır.

örnek; insana sadakat yaraşır görse de ikrab,
yardımcısıdır doğruların hz. allah.
edebiyat sınavında ismini hatırlamadığım onun yerine irsal ı muhadis diye bir şey sıktığım söz sanatıdır. herkesçe bilinen özdeyiş, deyim ya da atasözünü kullanmaktır.