bugün

Hayat insanların ve canlıların ayrım yapılmadan karma amacı güdülmeden yaşadı yerdir.
hayat, doğru cevapları olmayan bir sınavdır.
orospu çocuğudur. <3
iki nefes arası,bazen ölüm yası,bazen çiçek nazı.
güçlüyüm diye gezinin geçinen adamım kadınım ne oldu artık ölüm vakti gelmiştir.
püü ananı sikim.
Din ve ideolojilerce mahvedilendir,

Doğa, bitkiler, hayvanlar, gök yüzü, uzay, rüzgar ve mevsimler, her şey çok iyi, bunların içinde çok mutlu olabilirdik,

Ta ki birkaç ahmak tanrıyı yaratıp, onunla görüştüklerini iddia edene kadar, artık bu ahmaklara itaat etmek ve ettirmek için dünyayı kaos alanına çeviriyorlar,

itaat ettirdiler, ne oldu şimdi ? Taptığınız tanrı sandıklarınız bizi tel örgü çemberi içerisine alıp sömürüyor,
Demek hayatımız karşılığında, ölüm sonrası hayat vaat ettiler he,
hayatımızı mahvettiniz dinciler ve milliyetçiler.
bizim oralardada kapı girişi, antre anlamina gelen sozcuk...
görsel
Kazandıklarının ve kaybettiklerinin tamamıdır.
necip fazıl kısakürek'in mükemmel bir şiiri:

rüzgardan açılsa kapım, bir anda,
kara haber gelmiş gibi ürkerim.
sanki gemilerim battı ummanda,
paramparça oldu gökte ülkerim.

ne acı, kaybetmek için sahiplik!
ölümlüyü sevmek, ne korkulu iş!..
hayat mı, püf desen kopacak iplik,
çıkmaz sokaklarda varılmaz gidiş.
Gereksizdir.
Hayat,daha kaç kere kırıp kaç kere savuracak.
Yasam, omur anlamlarina gelir.

Ayni zamanda bir su markasi.
anlamsız geliyordu düşünceleri sonlara doğru ..

yaşam gittikçe soluyordu sözlerinde ..
belki mutluydu belki de mutsuz bilinmez ama daha az gülüyor ve günden güne aksileşiyordu,

umursamıyordu hiçbir şeyi, tabi yatağının ucundaki defteri dışında ..

en değerli eşyasıydı biriktirdiği güzel anıları ..

ve hepsi bu defterdeydi..

her yeni güne yeni anılar taşıyan, tükenen sayfalara sahip o defterde ..

tanım : anılardan oluşan büyük bir defter ..
beni ölüm anlayacak ve ağlayacak.
Yaşam demektir.
Yaratıcının, insana verdiği yaşam kredisi.

Zaman, insanın birimidir.
Bir güldüyorsa iki ağlatıyor, iki güldürüyorsa beş ağlatıyor. Ondan hep mendilimle geziyorum.
Rolümü kavrayamadığım zamanlar bütünü. Bazen neyim ne değilim niçin varım hiç anlayamıyorum. Hayattan beklentilerim yok ama çok kolay demoralize olmaya başladım. insanlara güvenemiyorum, yeni insanlar tanıyamıyorum, sürükleniyorum. Hayatı anlasam bile, insanları anlayamıyorum.
son zamanlarda, zevksiz hazırlanmış sebze yemeği tadında idame ettirdiğim müessesedir.
suyun içine patlıcanı, domatesi, soğanı doğrayıp kaynatmışlar sanki; yağı yok, tadı- tuzu yok.
Su saatte zevk almadigim sey.

Iki dakikik nefrette kendisini anacagim.
bir nevi satranç gibidir, yeter ki farkı fark edebilmeli. farkı fark edebilecek kadar da kendini geliştirmeli, hülasa; gelişimin sınırı yok.

hayat ile satranç arasındaki benzerlikler nelerdir?

- ikisinde de strateji vardır. ve ikisinde de zamanla, stratejik ve uzun vadeli düşünebilme yetisinin anlık fayda sağlamaktan önemli olduğu söylenebilir.

- ikisinide de biriktirilmiş yüzbinlerce veriyi, bugünlere getiren yolu öğrenmek için en iyi yöntem baştan keşfetmeye kalkmaktansa bir yandan okumak bir yandan da öğrenilenleri pratiğe uygulamaya çalışarak kavrayış sağlamaktır.

- ikisi de bitirilmek üzere oynanır.

- ikisini de yüzde yüz çözmek pek mümkün değil; mümkün olsa bile bir ömür sürecektir.

- ikisinde de kayıplar kazançlardan daha çok şey öğretir...

- zeka ikisinde de önemli bir meziyettir lakin tek etmen değildir....
Hayat, denge sağlamak için seni sürekli uyarır.
Yanlış bir insanla, yanlış bir ortamda isen küçük sıkıntılarla mesaj verir ve kimi alır mesajı. Anlamayana ise uzun vadede büyük bir olay yaşatır.
Hem insan çıkar hayatından hem de olay biter.
Bu, hayatın sana dengede kal mesajıdır.
Neyi abartırsan oradan kırılırsın.
Süreçte sadece çatlaklar olur kırılana kadar.
Unutma bir şey parçalanmadan toparlanmaz.

http://www.sozkimin.com/b...-surekli-uyarir-yanl.html