bugün

Alman "Hangover" ı...

Bizim bi arkadaş 3 gündür kayıptı. Eşi çarşamba sabahı bana da beti benzi atmış bi şekilde sormuştu "kocamı gördün mü? " diye. Ben de "görmedim " demiştim... Bugün herif gene ortaya çıktı ... Anlattığı olayı sizinle paylaşmazsam kudururum , biraz önce eve girdim, ve hemen olayı yaziim ...

Şöyle düşünün; bi erkeksiniz, evde salonda tv seyrediyosunuz, eşiniz geliyo, "ben yatıyorum hayatım" diyo, size bi öpücük konduruyo, gidiyo, yatıyo...Siz de pijamalarınızı giymişsiniz, oturma odasında bira eşliğinde tv seyretmeye devam ediyorsunuz, sonra salonda uyuyakalıyorsunuz, tv zaten bir süre sonra kendiliğinden kapanıyor, sabah kanepede gene uyanıyorsunuz, bu şimdiye kadar hep böyle oluyo.

Ta ki geçen salı gecesine kadar ...

Yukarıda anlattığım herşey salı gecesine kadar aynen böyle oluyo. Adamın yeminler ederek anlattığı da aynen böyle ... "Karım geldi, öpüştük, gitti yattı, ben de mutfağa gidip dolaptan kendime bi bira daha aldım, sonra salondaki kanepeye uzun oturup tv seyretmeye devam ettim, benim bilgim bu bağlamda ..."

Çarşamba sabahı, saatı tam bilmiyo, bir polis nezarahathanesinde, demir parmaklıklı, ince şilteli bir yatakta uyanıyo. Üstünde hükümlülerin giydiği haki renkli kılık var !!

Panikliyo.

Bağırmaya başlıyo, bi polis memuru geliyo...Memur, "Uyandığınıza sevindim, birazdan sizi yukarıya alıcam, anlatacaklarıma inanamıyacaksınız" diyo...

Birazdan memur geliyo, bu arkadaşı yukarı çıkartıyo. Rutin işlemleri yapıyolar, yalnız oradaki kağıtların üstünde Kassel şehrinin damga ve amblemleri var. Bizimki buna bir anlam veremiyo... Rütbeli bi polis telefonu uzatıyo "derhal eşinizi arayın ona Kassel de olduğunuzu ve iyi olduğunuzu söyleyin " diyo ...Adam karısını arıyo, ve aynen böyle söylüyo, kadın tabii "senin Kassel de ne işin var? " diye soruyo. Cevap ... yok !!

Polisler diyolar ki pijamalarınız sırılsıklamdı, üstünüze bu kıyafeti biz giydirdik ...

Çok ayrıntıya girdim. Ama önemliydi.

Gerçek hikaye - tahmin edilen - şu şekilde:

Bu herif salondaki kanepede tv seyretmeye devam ediyo. Arada bir balkona çıkıp sigara içiyor, bir süre sonra sigarası bitiyo- bunların hepsi tahmini bilgi, kimse olayın nasıl olduğunu bilmiyo - yanına 7-8 Euro para alıyo, ve evin de anahtarını alıp pijamalarla sigara otomatının olduğu caddeye yürüyo... (çünkü adamın pijama cebinde bi anahtarlık ,bi de içinden bi tane içilmiş bi sigara paketi buluyolar, kimlik falan yok !!)

Sigara otomatının olduğu cadde trenyoluna paralel bir cadde... Kaderin bir cilvesi olarak o anda trenyolunda bir uzun yük treni, kırmızı yandığı için, duruyo ...

Bu salak, sigarayı aldıktan sonra, bilinmeyen bir sebepten dolayı, hatta duran yük treninin vagonlarından birine biniyo !!...

Ve tren yeşil yanınca tekrar yola koyuluyo. Bu herif o vagonun bi yerinde çeliğin üzerinde uyuyo. Tren 4-5 saat seyrediyo - öyle olması lazım çünkü Kassel buradan arabayla bile 3-3.5 saat sürer- sonra Kassel 'in banliyolarından birinde gene kırmızı yandığı için duruyo. Artık sabah olmuş, işe gitmek için istasyonda bekleyen elemanlar, görüyo bizim salağı...Istasyon görevlisine haber veriyolar, o da polisi arıyo, ve polis gelene kadar tren istasyonda duruyo, bizim gerizekalı yüzünden bi sürü tren rötar yapıyo ... polis gelince, bizimkini alıyorlar - yük treni yola devam ediyo , polis ambulansı arıyo, orada Corona da dahil envayi çeşit test yapıyolar bizim herife. Sonra tıpçılar bizimkinin sağlıklı olduğuna kanaat getiriyolar, " sadece sarhoş " diyolar, üstündeki herşey sırılsıklam olduğu için polis karakolunda o haki renkli kıyafeti giydiriyolar...

Yolda yağmur falan yemiş, gene de ayılmamış iyi mi ?!...

O gün akşam Corona testi negatif çıkıyor, diğer herşey de normal çıkıyo, eşi arabayla gidip, yanında kıyafet de götürüp, bizim herifi karakoldan alıyo.

Bizimkinin hafızasında, kanapede tv seyrettiği sahneyle, Kassel de nezarette uyandığı sahne arasındaki hiçbir şey, yok !!... Silinmiş !!..

Aslen çok da makul bir arkadaşımızdır.

Ne tuhaf şeyler oluyo bu dünyada ...
Adana'da güzel bi mekan.
Eskişehir barlar sokağında bulunan bar.

Her daim dolu olduğu gözlemlenmiştir.
eskişehir barlar sokağında bir mekan. ortam güzel, fiyatlar süper, müzikler güzel, çalışanların ilgi alakası,güler yüzlü olmaları da cabası. bağımlılık yaptı, düzenli olarak gitmekteyiz. bence benzer mekanlar arasındaki en iyi tercihtir an itibarı ile, denemekte fayda var.
eskişehir'de barlar sokağının girişinde bulunan pub. barlar sokağı'nın gözdesi.
Eskişehirde kahvaltı ettiğim çok hoş bir mekandır. Gerçekten çok doyurucu bir kahvaltısı vardı.
az once 10. kez izledim hala gülüyorum
" babamın öldüğüne hala inanamıyorum, ondan daha önce ölmesi gereken insanlar vardı annem gibi"
Çıldırıyorum.
fransız gençlerin de sirkte çalıştırılan 'Serge' adında bir lamayı çalmalarıyla

örneklenmiş bir olaydır.

görsel
yönetmeni todd phillips, imbd puanı 7,8 olan kaliteli komedi filmi.
defalarca izlenilebilen harika filmdir.
ing. akşamdan kalma
Bir nick olarak da,iyi,güzel,yakışıklı,yüce insan,sevecen,yardımsever**,sevilen insan,dost.sözlüğe neşe katmasını bekliyoruz

aylar sonra gelen edit: meğer entrylerini ek$i için saklıyormuş.ne diyelim...kolay gelsin(turşu kurmak baabında)
(bkz: orjinal dilinde güzeldir)
güzel bir film serisi. filmi izledikten sonra ciddi ciddi akşamdan kalmış kimse olmayı düşündüm yani. 4-5 kişi falan olacağız işte sabah biri kaybolacak ( boş hayaller). eğer öyle bir şey cidden olursa sabah ben kaybolmam söyleyeyim.
Cok ıyı fılmdı,gulmekten yerlere yattıgım yegane fılmlerden bırı.
güncel Önemli Başlıklar