bugün

almoranın shehrazad albumunde yer alan, 2 temmuz 1993 tarihindeki sivas olayları* adına yazılmıs nefis parca.
"37 gunesim var ısıldar durur yuregimde" sozu 37 aydının yakılmasını anlatıyormus...

sozleri:

sen güneşin ozanlarını
durdurabilir misin sandın?
rüzgarın şarkısını
susturabilir misin sandın?

korkmuyorum şiddetinden
ateş tutan ellerinden
ürkmüyorum nefretinden
ve karanlık nefesinden

boyun eğmem asla sana
yaksan bile bedenimi
ben doğarım küllerimden
gücün varsa durdur beni!

kayaların ruhundamın ben,
yüzyılların öyküsü bende
otuzyedi güneşim var
ışıldar durur yüreğimde

tutamassın zincirlerinle
yıldızların ışığını
susturamassın nefretinle
güneşin ozanlarını

boyun eğmem asla sana
yaksan bile bedenimi
ben doğarım küllerimden
gücün varsa durdur beni!
savunulan düşüncelerin öldürülemeyeceğini anlatan, "siz takılın, çünkü biz sizi takmıyoruz.." mesajını melodiye dökerek ilgili kesime en iyi ayarı vermiş parça.
(bkz: güneşin oğlu sebastian)
"susturamassın nefretinle
güneşin ozanlarını"

bir ölür , bin doğarız diyen almora şarkısı...
sözlerinin aslında çok şey anlattığı şarkıdan öte farklı bir şey.
goministimsi bir şarkı. 80 zamanında yapılsaydı o zaman çok hit

olabilecek bir şarkıdır. şimdilerde ise sadece insanları

uzaklara götüren ve tatlı düşlere daldıran bir şarkıdır. ayrıca

solo kısmı da gerçekten sağlam bir müzisyeninkinden daha sağlam

atılmıştır. ve bir almora klasigi.
gotik metal tarzda olan bu şarkıya pek de bu tarz şarkılarda görmediğimiz bir solo atışmıştır. Yazanı burdan tebrik ediyorum.

anlam olarak da benzeri için (bkz: ıssızlığın ortasında)
almora'ya aşık olma sebebi. sözleri inanılmaz derin, melodisi susturulmaya çalışılmaya karşı inanılmaz neşeli, umut verici. her eve lazım.
her yıl 2 temmuz'da tarikatçıların bolca bulunduğu mekanlarda bangır bangır dsinlenmesi gereken almora şarkısı.
şu an türkiyedeki müzisyenlerin ve sözde edebiyatçıların edebiyatı ve müziği aşk, aşk acısı ayrılık gibi arabesk ve insanı mutsuzluğa götüren konulardan ibaret olarak gördükleri düşünülürse, insanı sözleriyle ve bestesiyle böyle gaza getirebilen şarkıların yapıldığını bilmek çok güzel.

unutulmasın ki, milli mücadele döneminde edebiyat ve sanat, insanlarımızın içinde var olan umudu körüklemiştir. bu zamanda da hem milli anlamda hem de yaşamın her alanında bu tür, insanları şahlandıracak biçimde sanatsal çalışmalarda bulunulması türkiyenin daha iyi bir ülke haline gelmesinde dolaylı değil doğrudan etki yapacaktır.
günün* anlam ve önemine uygun şarkılardan biridir.
sivas katliamını ele alan ender şarkılardan biri olması sebebiyle, almora'nın değerine değer katan şarkı.
derin togar'ın sesi ve prag flarmoni orkestrası'nın müthiş eşliğiyle yeniden hayat bulmuş, tabiri cayizse küllerinden doğmuş soner canözer bestesi. anlamını bilerek dinlemek unutmaya mahkum olan insan hafızasıını diri tutuyor..
dinledikçe duygulandıran, duygulandıkça coşturan, coşturdukça yeniden dinlenilen şarkıdır. gerek vokalin gerekse melodilerin etkileyiciliği anlamlı sözlerle harika bir bütün oluşturmuştur. boyun eğmem asla sana yaksan bile bedenimi diyerek sivas katliamına gönderme yapılmıştır.
https://www.youtube.com/watch?v=evra8ghWMWI

Bugüne özel bu katliamı anmak isteyen tüm yazar arkadaşlarımın bir kere olsun dinlemesini istiyorum.
Efsane grup Almora'nın efsane şarkısı. Bugün daha da anlamlı.
Tüğleri diken diken eden şarkı. iron Maiden'ın The Evil That Men Do şarkısına çok benziyor yalnız. 2. dakikalarda başlayan enstrümantal kısmı.
Sivas madımak otel yangınına ithafen almora'nın çıkardığı muhteşem parçadır. Almora'nın her parçası gibi bu da çok iyidir.