bugün

douglas hofstadter'a 1979 yılında pulitzer odulunu aldıran kitabı..anla$ılması oldukca guc,turkce okunmasından ziyade ingilizce okunması gereken bir kitap..
yapay zekaya değinen kalın bir kitaptır. ama kitabı ilginç kılan şey, konuya, insan bilincinin zihin dışında matematiksel bir varlığının olup olamayacağını, müzik, resim ve matematik açılarından bakarak yapay zekayı sorgulaması ve her bölüm sonunda sürreel karakterleriyle* karışık meseleleri fabl şeklinde somutlaştırmasıdır. matematik temeli olmadan * kitabı okumak bir işkencedir. fakat kitapta insana hadi be dedirtecek bir çok escher çizimi yer almaktadır. yani sadece resimlerine de bakılabilir.
(bkz: geb)
lost'â dakikalar sayan , numaraların gizemini çözmeye çalışan , bu beyin mıncıklanmasından zevk alan herkesin okuması lazım gelen kitap. genetikten , inlere cinlere , müzik matematik ilişkisinden , manyetik alanlara ne ararsanız var..okuyun okutun , gerçi çok ikna edici olmadı ama kitabın verdiği bi sarhoşluk kendini 4. 5. düzlemlerde hissetme halinden ötürü böyle yazdım..
yıllar yıllar önce, çok beğendiğim bir gitar pedalı için biriktirdiğim para cebimde, dost kitapevi'nin önünde arkadaşımı beklerken, arkadaşımın gecikmesi üzerine içeri girip, yabancı kitaplar reyonunda gördüğüm, aşık olduğum ve cebimde ki pedal parasıyla (o zamanlar hem kitabın türkçe baskısı çıkmamış hem de internet olmadığından yurtdışından kitap sipariş etmek diye birşey bilmiyoruz, doğal olarak orjinal kitaplar inanılmaz pahalı) aldığım tuğla gibi kitap.

temel olarak yapay zekanın gerçekleştirilebilme olasılığı üzerine yazılmış, fakat bu bağlamda godel paradokslarına, bach fuglarına, escher'in sonsuzluk ve imkansızlık çizimlerine, zen koanları şeklinde gelişen diyaloglar ile bakan bir şaheserdir.

Belirtildiği gibi okunması, hele ingilizce okunması ömürden ömür götürür, fakat her okuma seansı sonrası başınızı yastığa koyduğunuzda aslında o yastığa her seferinde başka bir baş koyduğunuzu hissettirir.
bir zamanlar bu kitabı okuyanların veya okumaya çalışanların olduğu bir sözlükte bulunmak duygusudur. modern zamanlarda zannetmiyorum olsun ama...

en azından (bkz: zen mizahı) denilen anlayış için, önemli bir başvuru kaynağıdır. kitapta zen koanlarıyla ilgili birbirinden ilginç onlarca örnek var; en azından bu kısımlar kolay anlaşılabiliyor.

diğer alanlarda çok zor bir kitap. kabalcı'nın mütercimi de daha da anlaşılmasın diye epey bi uğraşmış... "gökçe belik" ne lan?
sadece önsözü bile okunmaya değer sıradışı kitap. mühendislik eğitimi almış olmama rağmen, bir çok bölümünü ne yazık ki anlayamadım..
uzun ismi "gödel Escher Bach: Bir Ebedi Gökçe Belik Lewis Carroll'ın izinde Zihinlere ve Makinelere Dair Metaforik bir Füg" olan kutsal kitap. bunun kitaplığımda yer alabilmesi için dört-beş roman feda edilmiştir. feda olsundur. ayrıca bach'tan air on the g string dinlerken okunması gereken bir kitaptır.
güncel Önemli Başlıklar