bugün
- sözlük yazarlarının abileri8
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması11
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin12
- sözlüğe yeni gelen masum erkek9
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi21
- zall beceremiyorsan bırak git21
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması13
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı21
- bugün hangi kadın yazara ne diksem12
- şort diken müzisyen motorcu uzun boylu yazar11
- icardi1905 ile jakuziye girmek10
- anın görüntüsü22
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak28
- ali koç12
- jose mourinho21
- günahların takımı galatasaray13
- her erkeğin unutamadığı bir kadın vardır9
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri9
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu21
- bir erkekle kız arkadaş olabilir mi sorunsalı8
- anneler günü18
- hayatınızda kaç kere reddedildiniz19
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz15
- bik bik için diktiğim şort21
- toplu taşımalardaki müzisyen sorunsalı8
- üstteki yazar gözünde nasıl canlanıyor14
- icardi19058
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri9
- piknikçi grubun varoş olduğunu anlama yolları15
- doğum gününde hatırlanmamak13
- kızların mesajlara geç cevap vermesi16
- icardi1905'in sözlüğü bozması8
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- en dindar özelliğiniz25
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- yorgun mermi10
- şizofreni11
- bacağa kramp girmesi10
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- erkeklerin sadakatsiz olması9
- türkiye den soğuma sebepleri11
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar15
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak8
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması11
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- uludağ sözlük kapatılacak11
geçmişe özlem gelecekten hiç bir beklentinin , umudun olmamasıdır.
--spoiler--
Her insan mutlu olamaz...Çünkü; Gereğinden fazla özler dünü, hakettiğinden fazla düşünür yarını ve hiç haketmediği kadar bilinçsizce yaşar bugünü...Her insan mutlu olamaz...Çünkü ; Gereğinden fazla özler hayatından çıkanları, hakettiğinden daha büyük umutla bekler hayatına girecekleri ve asla göremez yanıbaşındakileri...!
--spoiler--
Her insan mutlu olamaz...Çünkü; Gereğinden fazla özler dünü, hakettiğinden fazla düşünür yarını ve hiç haketmediği kadar bilinçsizce yaşar bugünü...Her insan mutlu olamaz...Çünkü ; Gereğinden fazla özler hayatından çıkanları, hakettiğinden daha büyük umutla bekler hayatına girecekleri ve asla göremez yanıbaşındakileri...!
--spoiler--
bir hayatı tek başına mahvetmeye yetecek yanlıştır.
karşı koltuk boşken, kalkıp oraya geçmek kişinin elinde olduğu halde otobüsün gidiş yönünün tersine oturmak gibidir. hep geçilen, geride bırakılan yerler görülür. çoğu zaman yanınızdan geçip gidenlerin metrelerce sonra farkına varırsınız. sırada ne var, bilmezsiniz, muğlaktır. baş çevirip bakmak zor gelir, kolay olan geride bırakılanlara göz dikip öylece beklemektir çünkü. karşıdaki boş koltuk ne kadar göz kırpsa da görmezden gelirsiniz, erkenken dönülecek sanılan yollarsa geçip gitmektedir altınızdan. garip bir mide bulantısı, hafiften vurmaya başlayan baş ağrısı, ha geçti ha geçecek sanılan baş dönmesi gibi durumlara ise gözleri kapamak çare değildir bir süre sonra. akıl başa gelip yer değiştirildiğinde bile etkisi sürer bazen bu fiziksel hırpalanmanın.
hayatı, otobüsle aynı yöne bakan koltukta geçirmek gerekir. giden gitmiştir, gittiği gün bitmiştir şeklinde klişelere girmek istemez yazar ama öyledir işin raconu. hayatın otobüsün katettiği yol kadarsa, karşı şeride geçip geri dönme lüksün yok demektir. varacağın yer önem arz etmelidir, arkada bırakılanlar değil. koltuğunda ağrısız sızısız yüzlerce metre ileriye bakmalısın, göremediğin kısımla ilgili iyi dileklerde bulunmalı, hayaller kurmalısın. olmaz yoksa. bir boka yaramaz o yolculuk. ne sana faydası dokunur, ne senin seyrin için dünyaya gelmiş güzelliklere öylesinin.
uzatmıyorum.
dön bak dünyaya.
(bkz: hayat ileriye doğru yaşanır geriye doğru anlaşılır)
karşı koltuk boşken, kalkıp oraya geçmek kişinin elinde olduğu halde otobüsün gidiş yönünün tersine oturmak gibidir. hep geçilen, geride bırakılan yerler görülür. çoğu zaman yanınızdan geçip gidenlerin metrelerce sonra farkına varırsınız. sırada ne var, bilmezsiniz, muğlaktır. baş çevirip bakmak zor gelir, kolay olan geride bırakılanlara göz dikip öylece beklemektir çünkü. karşıdaki boş koltuk ne kadar göz kırpsa da görmezden gelirsiniz, erkenken dönülecek sanılan yollarsa geçip gitmektedir altınızdan. garip bir mide bulantısı, hafiften vurmaya başlayan baş ağrısı, ha geçti ha geçecek sanılan baş dönmesi gibi durumlara ise gözleri kapamak çare değildir bir süre sonra. akıl başa gelip yer değiştirildiğinde bile etkisi sürer bazen bu fiziksel hırpalanmanın.
hayatı, otobüsle aynı yöne bakan koltukta geçirmek gerekir. giden gitmiştir, gittiği gün bitmiştir şeklinde klişelere girmek istemez yazar ama öyledir işin raconu. hayatın otobüsün katettiği yol kadarsa, karşı şeride geçip geri dönme lüksün yok demektir. varacağın yer önem arz etmelidir, arkada bırakılanlar değil. koltuğunda ağrısız sızısız yüzlerce metre ileriye bakmalısın, göremediğin kısımla ilgili iyi dileklerde bulunmalı, hayaller kurmalısın. olmaz yoksa. bir boka yaramaz o yolculuk. ne sana faydası dokunur, ne senin seyrin için dünyaya gelmiş güzelliklere öylesinin.
uzatmıyorum.
dön bak dünyaya.
(bkz: hayat ileriye doğru yaşanır geriye doğru anlaşılır)
hayatın her devresinde mutlaka olur, en kötü geçen günlerimizi özler, o günler güzeldi be deriz.
öğrencilik yıllarına duyulan özlemdir.
daha az bildiğin halde daha mutlu olduğun halini özlemektir.
çocukluk zamanında her güzelliğe ilk varıldığı zamanlardır. e tabi tadı baskadır.
kendinizi daha mutlu olamayacağınızı hissetmenizden dolayı yapılan bir harekettir. gayet normal olduğu gibi aşırısı da iyiye işaret değildir. *
her insanın ruhunun bir köşesinde taşıdığı ve asla geçmeyecek duygu.
tokat yemek isteyenler için ; (bkz: midnight in paris) (#13574463)
tokat yemek isteyenler için ; (bkz: midnight in paris) (#13574463)
Pişmanlıkların anlaşılıp değerinin günden güne bastırılması ve bu baskının yaşatmış olduğu sıkışma hissinin akılda ve zihinde devamlı canlanmasıdır.
Affan dedeye para saysak verirmi ki çocukluğumuzu bize..
Affan dedeye para saysak verirmi ki çocukluğumuzu bize..
Bugününü, yarınını yaşayamayan insanların özlem duygusudur. Dolayısı ile, geçmişe duyduğu özlem, geçmişte yaşama isteği duyurur. Birey, ruhen geçmişte yaşamını sürdürür, ancak temel ihtiyaçlarını karşılamak için şimdi ki zamana gerek duyar.
Dolayısı ile yarını olmayan kişilerdir. Bugünde dahi yaşayamayan bir kişinin yarınlarının daha güzel olması da söz konusu olamaz. Bu nedenle her geçen gün geçmişe daha fazla saplanır.
Dolayısı ile yarını olmayan kişilerdir. Bugünde dahi yaşayamayan bir kişinin yarınlarının daha güzel olması da söz konusu olamaz. Bu nedenle her geçen gün geçmişe daha fazla saplanır.
yedi kule oynamayı çok özledim...
silmek istediğim duygulardan.
belki üstesinden gelmek eldedir. bir anlık ruhsuzlaşma çabalarıyla , kendini tanıyamaz hale gelip insan silebilir o günleri, anıları.. ama mutlu olmak varken, *, odun ve demirden kalbe sahip olma isteği neden?
hep bir şekilde geçmişi özleme hali, insanı yer bitirir..
hep o eski günleri arama, o geçen zamanların varlığını tekrar görme ve bir şekilde dönme hali.
o günlerin hatırlattıkları.. hissettirdiklerini tekrar yaşama isteği, o günlerin ağızda bırakan hoş tadını özlemek.
en fenası da o işte.
özlemek.
özlem.
ağır olan duygu !
"keşke"'lerle başlayıp, "belki ama, tekrar"'larla devam eden ruh halleri..
insanın kalbinin üstüne bir şey oturmuş gibi.
günlerin
ağırlığı
oturmuş
işte.
(bkz: sözlük yazarlarının ruh halleri)
not: aman sözlük ya.. ne itiraflara girerim buradan sonra, ne de "ben bu yazıyı kendime/sana/ona/şuna/buna" diye sürüp giden yazılara..
belki üstesinden gelmek eldedir. bir anlık ruhsuzlaşma çabalarıyla , kendini tanıyamaz hale gelip insan silebilir o günleri, anıları.. ama mutlu olmak varken, *, odun ve demirden kalbe sahip olma isteği neden?
hep bir şekilde geçmişi özleme hali, insanı yer bitirir..
hep o eski günleri arama, o geçen zamanların varlığını tekrar görme ve bir şekilde dönme hali.
o günlerin hatırlattıkları.. hissettirdiklerini tekrar yaşama isteği, o günlerin ağızda bırakan hoş tadını özlemek.
en fenası da o işte.
özlemek.
özlem.
ağır olan duygu !
"keşke"'lerle başlayıp, "belki ama, tekrar"'larla devam eden ruh halleri..
insanın kalbinin üstüne bir şey oturmuş gibi.
günlerin
ağırlığı
oturmuş
işte.
(bkz: sözlük yazarlarının ruh halleri)
not: aman sözlük ya.. ne itiraflara girerim buradan sonra, ne de "ben bu yazıyı kendime/sana/ona/şuna/buna" diye sürüp giden yazılara..
çocukluk yıllarına duyulan özlemdir.
insanın olmazsa olmazıdır. lise 3'e giden lise 2'yi, ortaokula giden ilkokulu, ilkokula giden okuldan önceki hayatını, daha da küçüğü sünnetten önceki halini özler.
bu hissi çok sık tatmayan hayırsız, düzenli aralıkla tadan vefalı, sık sık tadan melankolik, abartansa depresif olur genelde.
1 saniye öncesini özleyen çok depresif arkaşlarım var..
unutmadan kürt arkadaşlarımda var benim zaten...
bu hissi çok sık tatmayan hayırsız, düzenli aralıkla tadan vefalı, sık sık tadan melankolik, abartansa depresif olur genelde.
1 saniye öncesini özleyen çok depresif arkaşlarım var..
unutmadan kürt arkadaşlarımda var benim zaten...
Geçmişe nazaran şimdiki zamanın kötü olmasıdır.
"...
hani şarkilar bizi bu kadar incitmezken,
hani körkütük sarhoşken gençligimizden,
daha biz kimseye küsmemiş,
daha kimse ölmemişken,
eskidendi, çok eskiden.
şimdi ay usul, yildizlar eski
hatiralar gökyüzü gibi gitmiyor üstümüzden
geçen geçti,
geceyi söndür kalbim
geceler de gençlik gibi eskidendi
şimdi uykusuzluk vakti."
eskidendi çok eskiden
murathan mungan
hani şarkilar bizi bu kadar incitmezken,
hani körkütük sarhoşken gençligimizden,
daha biz kimseye küsmemiş,
daha kimse ölmemişken,
eskidendi, çok eskiden.
şimdi ay usul, yildizlar eski
hatiralar gökyüzü gibi gitmiyor üstümüzden
geçen geçti,
geceyi söndür kalbim
geceler de gençlik gibi eskidendi
şimdi uykusuzluk vakti."
eskidendi çok eskiden
murathan mungan
bugünün gelecekte özlem duyulan zaman olmasıdır.
" bana mutluluğunu sat çocuk ! sana ne kadar meşe istersen veririm"
" bana mutluluğunu sat çocuk ! sana ne kadar meşe istersen veririm"
taso oynamayi ozledim, miskette olabilir.
uludag sozluk kaflik zirvesi olabilir mesela.
uludag sozluk kaflik zirvesi olabilir mesela.
''her oyun ölümsüzlüğe özlemdir,
her ölüm ise özlemsiz bir oyun''
her ölüm ise özlemsiz bir oyun''
çoğu zaman geçmişe bakarak acı duymaktır.
geçmişte yaşanan güzel şeyleri gülümseyerek hatırlarken, mutluluklarımızı bir anda yok eden sabit noktaları hatırlayıp; bunlara dair pişmanlık duymaktır. geçmiş tamamen unutulamayacağı gibi, geçmişe bağlı yaşamak da insanı engeller ve yorar.
oscar wilde'ın ''kimse geçmişi geri satın alabilecek kadar zengin değildir.'' sözüne karşılık, barbara stanwick'in ''hep geçmişi yaşayan kişi yavaş yavaş çöker.'' önermesi unutulmamalıdır.
geçmişte yaşanan güzel şeyleri gülümseyerek hatırlarken, mutluluklarımızı bir anda yok eden sabit noktaları hatırlayıp; bunlara dair pişmanlık duymaktır. geçmiş tamamen unutulamayacağı gibi, geçmişe bağlı yaşamak da insanı engeller ve yorar.
oscar wilde'ın ''kimse geçmişi geri satın alabilecek kadar zengin değildir.'' sözüne karşılık, barbara stanwick'in ''hep geçmişi yaşayan kişi yavaş yavaş çöker.'' önermesi unutulmamalıdır.
geleceğe lanet etme sebebidir.
2006'yı özlüyorum, 2007'yi de, 2010, hele ki 2009. yıl olacak 2015 2013'ü de özleyeceğim.
hepsi bitti.
2006'yı özlüyorum, 2007'yi de, 2010, hele ki 2009. yıl olacak 2015 2013'ü de özleyeceğim.
hepsi bitti.
geçmiş geçmiştir, gelecek zaten gelecek yorma kendini...
Bir çok kişide olan ruhsal bir hastalık. Evet.
geleceğe nefret.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar