bugün

bir ülkü tamer şiiri.

Kararmaya durdu mu ortalıklar
Büyük mor bir ışık yalın kat yüreğinde
Oysa birçokları yalnız gecede
Yaşar en ışıksız yerini bölünerek
Unuttuğu bir şey vardır başkalarının
Oysa bir yerlerde hepsini duyar
Üşür gecelerden bir ince yürek

Ama dağ başında bir yalnız diken
Ama tepelerde iri bir rüzgar
Yaşamazlar birçokları gecede
Karanlık gölgeler düşer yollara
Sonra geçip bütün korkulardan, karanlıklardan
Yiğitçe karşı koyar da bir ince yürek
Yansıyan duru ışıklar gibi iyimserliği
Geçer uzak güneşlerden, sulardan.
gecede

kefensiz giderken bu dünyadan, sakalıma dolanan:
gece
seslerle suda seken bir anka yüreğin
açlıktan öç alan
ellerim el kapılarında birer tokmak
penceremde binlerce ay doğar gündüzleri
karanlık:
hasretine yarıklar zinciri
kahır hitabesine gözlerin
kaç gurbetin gecesi
tarlada sürülen:
yalnızlık
kuşlar pır pır
fabrika çıkışı trenler dolusu
bıyıksı ve kasket
döneceğim sulara sulardan döneceğim sana
yine de dolanırım kendimi
yastığım kan işlemeli, düşlerim
dağların ardı
pirsultan'la şah'a giden günlerim
kırmızıyı gömerim yağmura
yar yar göğü ki al sevdamı geri
yollarına su dolan kenti
ahşapla kapatan yangın dolu doğa
doğumun kendisi
firari bir kalp sabaha konan güvercin
direksiz gemilere emanet denizler kadar
pusulasız sözlerin
güz gelende yıldızlar soluk olsun ezgime
şiir sığmaz evrene
geceler
geceler
gecelerde.

kaan ince
leyla erbil'in kısa hikayelerden oluşan kitabı. özellikle vapur hikayesi üzerinde durulası, adam gibi incelenesi bir hikayedir.

http://oznurdogan.com/201...ur-ve-dahasi-leyla-erbil/
Leyla Erbil'in, '68 senesinde ilk basımı yapılan hikaye kitabı.

Aynı adı taşıyan hikayesi şöyle başlar:

"Benimle yatmalıydın, çoktan yatmalıydık, ilk tanıştığımızda o gece, Nil’de tanışmıştık hani/ yatmak ne sağlardı, mutluluk mu?.."
Leyla Erbil’in bilinç akışı tekniğiyle yazdığı yedi farklı öyküsünden oluşan bu eser, her türlü otoriteye karşı başkaldırması bakımından tema bütünlüğü sunuyor. Kitap içerisinde yer alan; ‘’Vapur’’, ‘’Ayna’’, ‘’Çekmece’’, ‘’Hokkabazın Çağrısı’’, ‘’Ölü’’, ‘’Tanrı’’ ve ‘’Gecede’’ gibi öykülerden oluşan eserde Erbil, kimi zaman toplum baskısını kimi zaman ise sevgili baskısını işliyor. ilk baskısı 1968 yılında yapılmış eserin dili okurlara karmaşık gelebilse de eseri anlamakta zorlanmayan kişiler için oldukça etkileyici olduğunu söyleyebiliriz.